•9•

7.3K 771 181
                                    

Babam ve Yooseul, alt katta aptal bir televizyon programını izlerken Jungkook ve ben yeniden odama gidip ödev yapmaya devam etme kararı aldık.

O masadaki yerini aldığında karşısında durup derin bir nefes aldım. Önündeki kitaplara bıkkınlıkla bakıyordu.

"Bak, bu iş böyle olmayacak." dediğimde kafasını kaldırıp yüzüme baktı.

"Aa, fark etmiş olmana sevindim!"

Ukala tavrını yok saydım.

"Her neyse. Araştıracağımız kişi için bilim adamı seçmemiz gerektiğinin ve bu ödevi yapmak zorunda olduğunun farkına varırsan her şey daha kolay olur. Sadece benim söylediğim şeylere ayak uydur."

Memnuniyetsiz tavrıyla kaşlarını çattı.

"Nasıl yani? Ödevi ortaklaşa yapacağız sanıyordum."

Bir ara onun beynini açmalı ve hücrelerini incelemeliydim. Çok büyük ihtimalle 40 tane falan beyin hücresi vardı. Yoksa beni bu kadar çok anlamaması mümkün değildi.

"Zaten beraber yapacağız. Ben ekibin beyni olacağım. Sen de gövdesi."

Beni şöyle bir süzdükten sonra güldü.

"Neden beyin sen oluyormuşsun?"

"Çünkü liseyi bitirmek için çırpınan ve dış görüşü haricinde hiçbir numarası bulunmayan aptal züppenin teki olan sensin."

Tamam. Belki biraz fazla kaba davranmıştım. Ama sinirlerimi bozan bir insan karşısında daha fazla sabretmem mümkün değildi. Bir de bu insan laftan anlamaz bir serseri olunca, işim daha da zorlaşıyordu ki yapabileceğimi sandığımdan daha fazla tahammül etmiştim ona.

Sinirlendiğini belli edercesine hızlı hızlı nefesler aldı ve odaya Yooseul girip "Hey! Ne yapıyorsunuz?" diye sormasa büyük ihtimalle o da bana en az benim söylediklerim kadar kırıcı şeyler söyleyecekti.

Yooseul bize uzunca bir süre bakınca Jungkook ayağa kalktı.

"Sunya'yı bilmiyorum ama benim sakinleşmek için yüzümü yıkamam gerekiyor."

O hızla odadan çıkıp sola dönerken Yooseul dönüp bana baktı.

"Sunya! Ona ne yaptın?"

Durumu basitçe açıkladım. Jungkook'un ciddi anlamda anlaşılması zor birisi olduğunu, ödevi yapmaya hiç yanaşmadığını ve işleri zorlaştırdığını söyledim.

"Anlaşması oldukça kolaydır aslında!" dedi Yooseul.

Jungkook'un masadaki yerine geçmiş, bilim adamlarının fotoğrafları üzerinde şöyle bir göz gezdiriyordu.

"Benim için değil ama." dedim.

Sağ omzumu yanımdaki duvara yavaşca yasladım.

"Tahammül sınırlarımı zorluyor. Ödev için G-Dragon'u araştırmak istediğini söyledi!"

"Çok klasik olmaz mı? Herkes onu seviyor." dedi Yooseul.

Kaşlarımı kaldırdım.

"Bunu ona birkaç kez açıkladım!"

O sırada adım sesleriyle geldiğini belli eden Jungkook belli ki konuştuklarımızın bir kısmını duymuştu.

Yooseul Jungkook'la benim aramda gezdirdiği gözlerini sonunda onun üzerinde durdurdu.

"Hey! Çocuklar! Bugün ikiniz de çok çalıştınız,değil mi? Üç gün sonrasına başka bir çalışma günü ayarlayalım, o zaman devam edersiniz!"

sunya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin