-54-

127K 5.6K 2.1K
                                    

Acı yoktu.

Fiziksel olarak bir acı zaten hissetmiyordum. Ama duygusal acı da yoktu. Neler oluyor anlayamıyordum. Hissedemiyordum.

Ne bir mutluluk, ne bir üzüntü, ne de bir heyecan.

Bütün hislerim kaybolmuş gibiydi.

Ne zamandır böyleydim bilemiyordum. Hâla hareketsiz bir biçimde yatıyordum.

Ama hâla komada mıydım?

Bilemiyordum.

Neredeydim?

Onu da bilemiyordum.

Aradan biraz zaman geçtikten sonra hafifçe parmaklarımı oynattım.

Tanrım.. Evet. Artık hissedebiliyordum. Şu anki mutluluğumu da, parmaklarımı hareket ettirebilmemi de.

Hissedebiliyordum.

Gözlerimi açmak için çabaladım. Ama yapamadım. Biraz daha uğraştım. Yine olmadı.

Son deneyişimde gözlerim yavaşça açıldı.

Görebiliyordum.

Odamın içine süzülen beyaz ışığı görebiliyordum.

Bir dakika..

Odam mı? Hastanede olmam gerekmiyor muydu?

Beyaz ışık.. Havanın karanlık olması gerekmiyor muydu?

Tüm bu gördüklerim yalnızca bir rüya mıydı diye düşündüm. Ama hayır. Olamazdı. Her şey o kadar gerçekçiydi ki..

Yatakta doğrularak oturdum. Yavaş yavaş kendime geliyordum.

Lavaboya giderek aynada kendime baktım.

Yüzümde en ufak bir çizik bile yoktu.

Neler oluyor anlayamıyordum. Şimdi her şeyi hatırlayamıyordum. Bazı anılar bulanıktı. Bana neler olmuştu?

Yüzümü soğuk suyla yıkadım ve kendime geldim. Aynada tekrar kendime baktım.

Evet. Her şey gerçekti. Gerçek olmalıydı. Rüya olamazdı.

Ama bu gerçek neydi?

Dişlerimi fırçalamak için diş fırçama uzandım. Diş fırçamın üstüne macunu sıkarak dişlerimi fırçalamaya başladım.

İşimi bitirince diş fırçasını geri koyacakken tüm diş fırçalarının bulunduğu kabı yere düşürmüştüm.

Aferin sakarlık yapmasan olmazdı diye geçirdim içimden.

Diş fırçalarını topladım ve her şeyi eski haline getirdim. Lavabodan çıkarak odamdaki aynadan bir kez daha kendime baktım.

Aynaya neden bu kadar sık baktığımı bilmiyordum. Çoğu şeyi hatırlayamıyordum. Gerçekleri bilmek istiyordum sadece.

Duşa girmem gerekiyormuş gibi hissediyordum. Kendimi daha iyi hissetmek ve ısınmak için. Nedenini bilmediğim bir şekilde ısınamıyordum.

Duşa girdim ve sıcak suyun beni rahatlatmasına izin verdim. Yeterince ısındığımı ve temizlendiğimi hissettiğimde duştan çıktım. Üzerime buz mavisi rengindeki gömleğimi, altıma da yine buz mavisi rengindeki pantolunumu giydim. Saçlarımı kurutup düzleştirdim. Eyeliner, maskara ve kırmızı bir parlatıcıyla makyajımı tamamlayarak parfümümü sıktım. Artık kendimi çok daha iyi hissediyordum.

Duşa girmeden çıkardığım kıyafetlerimi çamaşır makinesine koymak için elime aldığımda bir şey fark ettim. Deri ceketimin kolu..

Tanrım bu kan da nereden gelmişti?

Gizemli KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin