Bölüm 9

9.5K 455 9
                                    


MEDİA: Cemre Kutlu

Cemre taksiyle geldiği polikinliğin önünde öylece bekledi bugün herşey bitecekti. Hızla içeri doğru ilerledi eğer biraz daha düşünürse vicdanına kapılacağını biliyordu. Danışmana gidip kaçıncı kata gideceğini öğrendi , Cemre herşeyden habersiz ilerlerken arkadan takip edildiğinin farkında bile değildi.

Akın bütün gece düşünmüştü ya genç kız gerçekten ondan hamile kaldıysa... o gece genç kız ona yalan söylemişti bakire olmadığını söylediysede gündüz bütün gerçekler gün yüzüne çıkmıştı. Çalışanlar ona ait parayı verirken de oldukça şaşırmıştı. Kız diğer kadınlara göre çok farklıydı ama yine de onun masum olduğunu göstermezdi onun için. Kafasında dönen binbir türlü seneryoya dayanamıyordu , vicdanı git onunla konuş diyordu sürekli. Genç adam buna dayanamayıp hızla şirketten çıktı. Ama evini bilmiyordu nasıl bulacaktı ki ? Hızla aklına gelen polis arkadaşı ile yüzü gülmüştü. Hızla onu arayıp genç kızın adını verdi ve ikamet ettiği yerini söylemesini istedi. Polis acele etmeseydi belki de genç adam verdiği karardan dönebilirdi... verilen adrese doğru ilerledi ve sarı bir apartmanın önünde durmuştu , burası adreste verilen yerdi. Elini direksiyona iyice yerleştirip düşündü acaba doğru olanı mı yapıyorum? Bu soru yola çıktığından beri beyninde tilki gibi dönüp duruyordu. Hala da cevap bulmuş sayılmaz.
Arabadan çıkacağı sırada kapıda teleşla çıkan sarışını görmüştü , aslında kapıya kadar gelmesi adamın yararına olmuştu. Ama bu seferde kızın hızla taksiye binmesi planlarını alt üst etmişti. Akın farkına varmadan kaderinin peşine düşmüştü.
Takip ettiği taksi bir polikinliğin önünde durmuştu , kız zaten oldukça telaşlı ve düşünceliydi... hasta mı acaba? Diye düşündü sobra bu soruyu hemen yok etti onun için endişelenecek kadar değerli biri değil. Kız hızla içeri girereken Akın arabasını park edecek bir yer alıyordu ama bir türlü boş yer yoktu. Zaten Cemre çoktan gözden kaybolmuştu ama bugün onu kaybedemezdi yoksa başka birgün asla böyle bir şey yapmayacağını iyi biliyordu. O bunları düşünürken boş bir park alanı bulunca hızla arabasını park edip hastaneye koştu.

Cemre adı okununca içeri geçti. Soğukkanlı olmak istesede oda da bulunan sedye ve bazı gereçler genç kadını korkutuyordu. Beyaz önlüklü doktor içeri girmiş kadını sedyeye uzatmadan bir kaç soru sormalıydı sonuçta adalet ve kanun kurallarına uyan bir hastane."merhaba cemre hanım." Sesi oldukça neşeli olan kadın doktor, karşısında ki kadının endişeli halini görebiliyordu," korkmana gerek yok hiçbir şey anlamayacaksın." Daldığı hayalden doktorun sesiyle uyanan Cemre "Ha! Diyerek saçma bir karşılık vermişti. "Diyorum ki fazla düşüncelisin." Cemre mahçupça başını salladı. "Peki kaç günlük?"doktor eldivenlerini takarken öteki yandan da sorularını bir bir diziyordu"ne kaç günlük?" Cemre oldukça karmaşık bir haldeydi , ne kadar aldırmaya kararlıymış gibi görünse de pek öyle değildi."senin bebeğin" Bu cümle ile Cemre'nin dağılan dikkati tekrar toparlandı sahi ya onun bebeği. O hamileydi hemde hoşlandığı bir adamdan. Eli istemsizce karnına gitti belki de sana son kez dokunuyorum ama beni affet bunu yapmalıyım dedi bütün kalbiyle. Annelik zor bir görevdi bunu yapması için ruhen büyümesi gerekiyordu. "8 haftalık" dedi kısık bir tınıyla. Doktorun soruları bitmiş sayılmazdı "peki babası bunu biliyor mu?" İşte en acılı tarafta buydu ya bu yavrucağın bir babası yok, bu masum kadının bir eşi yok. Yalnızlardı ama bu çocuk gidince Cemre yoluna tek başına devam edecekti."babası yok doktor hanım. Hemen şu halledebilir miyiz?" Doktor iç çekip onu sedyeye geçirdi. Hemşireler koluna serum yolu açıp oradan da az miktar da narkoz vereceklerdi. Doktor bu süre içinde olacak operasyon hakkında bilgi veriyordu ama Cemre doktorun buğulanmış görüntüsünü tek görebiliyordu son yapabildiği tek şey "beni affet bebeğim" demek olmuştu.

Cemre yavaş yavaş gözlerini açtı ama yoğun ışık onu rahatsız ediyordu hızla gözlerini kapattı. Bilinci tam açıldığı için içinde bulunduğu durumu hissetmişti. Az önce bebeğini aldırtmıştı her ne kadar kurtuldum dese de sol yanı kan ağlıyordu o kısa sürede hiç görmediği bebeğine alışmıştı. Doktor uyanınca karnında hafif bir sızı hissedeceksin demişti ama Cemre sadece baş ağrısı hissetmişti buda onu kaygılandırmıştı. Sağ taraftan gelen homurdanma sesiyle gözlerini hızla açtı aslında kaygılanmakta haklıydı hasreti olduğu kara gözleri görünce olduğu yere mıhlanmıştı. Akın'ın Kara gözleri öfke saçıyordu içinde ki kor ateşini görebiliyordu Cemre. Akın'ı böyle görmesi bütün olayı unutturmuştu. "Se..senin ne işin var burada?" Kekelemesine karşı koyamamıştı ee kim karşısında öfkeyle kuduran birini görse böyle kekelerdi. Kısılan sesinden nefret ediyordu onu bir türlü güçlü gösteremiyordu. Genç adam Cemre'ye mümkünmüş gibi biraz daha yaklaştı ve yüzünü kızın yüzüyle hizalamıştı aralarında on santim ya var ya da yoktu. Cemre bu yakınlık karşısında oldukça kasılmıştı sanki kalbi elektrik akımına uğramış gibi kıpır kıpırdı. Nefes almayı unutmuştu Cemre. Akın nefes verdikçe nane kokulu nefesi genç kızın yüzünü okşuyordu eğer biraz daha bu durumda kalırlarsa Cemre daha fazla dayanamayabilirdi. "Benden habersiz çocuğumu nasıl aldırtırsın!" Akın resmen Cemre'ye kükremişti kız olabildiğince oturduğu yere biraz daha sindi. Oldukça şaşkındı bundan nasıl haberi olmuştu hadi bunu boşverelim de benim çocuğum demişti. Genç kız söylediği cümleyi bir kere daha anlamaya çalıştı hiç hakkı olmadan ona hesap soruyordu , Cemre şaşkınlıktan neredeyse küçük dilini yutacaktı , kalbi tekrar tekrar hızlanmıştı , dudaklarından tek bir sözcük dahi çıkmıyordu sadece aşığı olduğu gözlere bakıyordu. Akın bu saçmalıktan sıkılmıştı kızın ince kollarını sertçe kavrayıp hafifçe sarstı belki dağılan beyni toparlanırdı. Cemre hafifçe sarsılınca kendine gelmişti "senin için ne ifade ediyor ki hiç sorun çıkarmadan hallettim bana minnettar olmalısın." Bu saçma cümleler Akın'ı deli etmişti nefretle Cemre'nin kolunu ellerinden itip odada hızla volta atmaya başladı. Nasıl bu kadar rahat söylemişti aklı almıyordu Akın'ın, bu kız bu kadar vicdansız mıydı? Hiç düşünmeden hangi cesaretle kendine ait bir bebeği aldırmayı düşünmüştü, ruhu daralıyordu bu vicdansızlık karşısında bir kere daha bu sarışından nefret etmişti keşke karşıma hiç çıkmasaydın dedi büyük bir nefretle. Ama öte yandan da şükür ediyordu zamanı da çıkmasaydı belki bugün ona ait bir bebek olmayacaktı bu hayatta büyük bir hırsla Cemre'ye dönüp iğrenircesine "fazla sevinme o bebek hala karnında ve unutma ben oldukça bu bebeğin başına hiçbir şey olmayacak bunu ufak beynine yazsan iyi olacak. " diyerek cevap bile beklemeden hızla odadan çıktı arkasında bıraktığı enkazı düşünmeden.

boş yıldıza tıklayarak hikayemize destek verin. Yorum yaparsanız ayrı sevinirim her bölüm yazıyorum ama yine yazacağım See u ☆★♡♥

HATA #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin