Birinci Kısım | Beşinci Bölüm

36.5K 2.7K 5.8K
                                    

Tekin Komiser'in zihnin artık berraktı. Bu durumda, içtiği iki kadeh viskinin ve hâlâ aklından çıkaramadığı Asya'nın da etkisi fazlaydı. Ama bu berraklığın asıl sebebi, her şeyin kilit noktası olduğunu düşündüğü ismin ardında saklıydı. Revolte'ye gidene kadar geçtiği karlı sokakların hepsini hızlıca katederek Söğütlüçeşme Caddesi üzerindeki katlı otoparka bıraktığı aracına ulaştığında, havanın soğukluğunu unutmuştu. Alkol çoktan kanına karışmıştı. Bu sıcaklık hissi zihnindeki berraklıkla bir araya geldiğinde, heyecanı yüzünden suçluluk hissetti. Çünkü küçük Yağmur'un akıbeti hâlâ belli değildi. Ama olayın anahtarı olabileceğini düşündüğü kişiye ulaştığında, bu suçluluk duygusundan eser kalmayacaktı. Aracına bindiğinde hızlıca elindeki kâğıdı yan koltuğa koydu. Geçmişin incecik çizgisi gelecek zamanla birleştiğinde yanıtsız kalmayacaktı hiçbir soru. Aracı çalıştırdığında otoyola çıkabileceği kestirme yolları düşündü. Soğuğa ve kara hazırlıksız olan onlarca insan, kendi araçlarıyla çıkmıştı dışarıya. Telefonunu aracın ön kısmındaki tutucuya yerleştirdikten sonra aracına bağlı telsizini aktif hâle getirdi. Gözünü yoldan ayırmadan son aramalarında kayıtlı olan numaraya dokunup bir arama başlattı.

"Bir haber mi var Yağmur'dan?"

Arkadaşının endişeli sesindeki yorgunluğu hissetmişti.

"Tekin, konuşsana."

O an, gereksiz yere heyecanlandırmak istemedi onu. Çünkü elindekinin küçük Yağmur'u bulmakla hiçbir alakası yoktu.

"Nasıl olduğunuzu merak ettim."

Telefonun ucundan derin bir nefes duyuldu.

"Bana bak, Güven. Sakın kendini bırakma. Yağmur'u bulacağız, bundan şüphen olmasın. İpek nasıl? Bir şeye ihtiyacınız var mı?"

"Aynı. Hiç uyumadı. Nasıl uyusun?"

"Ona destek olmalısın. Durumu profesyonelce nasıl kontrol altına alacağını biliyorsun."

"Kriz yönetimi becerim, kız kardeşimin içinde olduğu davada hiçbir işe yaramayacaktır. Delirmemek için zor tutuyorum kendimi."

"Kontrolünü kaybetme. Uyudun mu hiç?"

"Hayır."

"Tüm kameralar kontrol edildi mi? Emin miyiz aynı araç olduğundan?"

Tekin Devir, telefonun diğer ucundaki sesi duyduğunda heyecanla arkadaşına sordu.

"Yeliz Komiser hâlâ orada mı? Ne oluyor?"

"Bilmiyorum, bir dakika."

Tekin, birkaç dakika bir şeyler duymak için bekledi. Tek duyduğu, aynı anda birden fazla polisin konuşmaya başladığıydı.

"Güven! Ne oluyor?"

"Kapatmam gerek, Tekin."

Güven Dağlı telefonu kapatmadan önce, Yeliz Komiser'in kurduğu cümle çok uzaktan duyuldu.

"Hemen tüm ekiplere anons geçilsin!"

Birkaç dakika sonra E5 Otoyolu'na çıktığında bahsi geçen anons, Tekin Devir'in aracının içinde de yankılandı.

"Tüm ekiplerin dikkatine! Dağlı olayına ilişkin şüpheli araç, 98 model siyah Tofaş. Plakası, 34 Trabzon, Ordu, Lüleburgaz 96. Tekrar ediyorum 34 TOL 69."

Birkaç saniye sonra başka bir anons duyuldu.

"3442 merkez. Şüpheli araç az önce E5 üzerinden Çekmeköy istikametine doğru giderken görüldü."

Tekin, aracını ani bir frenle yolun ortasında durdurup dörtlülerini yaktı. Arkasında durup korna çalan araçları umursamadan telsizi eline aldı.

Herkes Uykuya Daldığında | Yaşam Ağacı (KİTAP)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin