lover | jungkook

final

UYARI: BUNDAN SONRAKİ NOTU MUTLAKA OKUYUNUZ :') 

Böyle yazılan kısımlar geçmişi ifade ediyor. Düz yazılan kısımlar ise günümüz hayatını. Karışıklık olmasın, zaten flashback diye başına uyarı yazacağım. 

Birbirimize kavuşmamızın üzerinden çok geçmeden, kendimizi namjoon ve diğerlerinin önünde buluvermiştik. Hesaba çekilir gibi. 

Jungkook beni yanına çekerken, elini de belime atıp bana iyice yaklaştı. Namjoon' un tuhaf bakışlarını hissedebiliyordum.

'' Çocukların önünde yapmasan şöyle? '' diye fısıldadığımda pek oralı olmadı. '' Nedenmiş? '' 

'' Utanıyorum. '' diye konuştum dişlerimin arasından. 

'' Utanmana gerek yok, Haru. '' diye seslendi karşımdan Namjoon. O kadar kısık sesimi bile duymuş muydu yani? 

'' Utanmanı gerektirecek çok şeyini biliyorum, yani bu konuyu sıkıntı yapma. '' 

Daha fazla ses çıkartmayarak kafamı eğdiğimde namjoon da bir şey söylemedi. Bu konuların açılmasından hep utanırdım çünkü o benim abimdi.

Jungkook ile aramda ne geçtiyse her şeyi biliyordu. Bunun nasıl olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu ama oluyordu işte. 

Ve namjoon un bilmesi demek diğerlerinin de bildiğini gösteriyordu. Bu da utancımı iki katına çıkarıyordu. 

Git gide daha da sessizleşen ortamda Jungkook' un sesi yükseldi. '' Bizi buraya neden topladınız? '' 

'' Hah, o konuya gelelim. '' diye seslendi Namjoon, üzerimize diktiği gözleriyle. '' Bundan sonra en ufak bir tartışma, kavga veya gürültü duyarsam ikinize de fena ödetirim. '' 

'' Kız arkadaşımın yanında bu nasıl bir konuşma tarzı hyung? Karizmam çiziliyor. '' diye sızlanan Jungkook' un aldığı tepki tamamiyle '' kes sesini '' olmuştu. 

'' Evet, sizin yüzünüzden kafam şişti bu zamana kadar. Artık sakin bir hayat istiyorum. '' 

Bunu söyleyenin kim olduğu tabii ki çok belliydi.

Min Yoongi.

Konuşmanın ardından hepsi birer birer gittiğinde, salonda sadece jungkook ve ben kalmıştık. 

Belime sardığı elini daha da sıklaştırırken yüzümü ona çevirmemi sağladı. Yüzüne baktığımda dudaklarına sinen hafif gülümsemeyi gördüm. 

'' Ne düşünüyorum biliyor musun? '' diye sorduğunda, gözlerine bakarak '' hm? '' diye tepki verdim. 

'' Evlensek mi acaba? '' 

'' Yuh, o nasıl hız? '' diye kızmamla jungkook' un kahkahayı basması bir olmuştu. Komik miydi? 

'' Ben gülmüyorum. '' 

'' Ama ben gülüyorum, demek ki komik. '' 

'' Daha çocuğuz jungkook. Okul hayatımız bi sonlansın. Bu yaşta nasıl bir hayat sürdürmemizi beklersin? '' 

Cevap vermeden önce etrafını süzdü, birilerinin olup olmadığına emin olmak için. Daha sonra yüzünü yüzüme yaklaştırarak konuşmaya başladı. 

'' Ben artık gizli saklı sevgili olmaktan çok sıkıldım. '' diye konuştu. Ardından elleri saçlarımda gezinirken devam etti cümlesine. '' Seninle daha rahat olmak istiyorum. '' 

Ben cevap vermeden önce gözlerinin dudaklarıma kilitlendiğini gördüğümde ne demek istediğini daha iyi anlamıştım. 

Göğsünden onu itmeye çalışarak '' Sapık mısın? '' diye tepki verdim.