81. Bölüm Yangın

29.5K 1.8K 251
                                    

Geçen bölüm ESARET yazarak beğendikleri replikleri paylaşan paylaşan sevgili arkadaşlarım:

Kartalice77
Damlaaydin
NurArzu
Zeyneb999

Hepinize sonsuz teşekkürler. Ellerinize emeklerinize sağlık arkadaşlar... Seviyorum sizi 👩‍❤️‍💋‍👩💕❤️

Bu bölüm sevgili @zehra63 e gidiyor. Kış Masalı hikayemizden beri birlikte olduğumuz şu an kapak grubunda olan tatlı okurum. Unuttuğum için özür dilerim ama biliyorsun... Zehra ESARET 85 bölüme kadar gitsin dedi ama maalesef gidemedi. Neyse. Zehracığım umarım bölümü beğenirsin. Ben çok severek yazdım. ❤️💕👩‍❤️‍💋‍👩

Multimedyada Şebnem Ferah "Sil Baştan" var arkadaşlar. Müziğimizi açalım. E zaten kahveler hazır. Hadi o zaman Esaret'i okumaya. Buyrun efenim bölüm sizlerin ❤️☕️️👩‍❤️‍💋‍👩💕🎶

Hazır mısın?

Ve sevdiği kadının konuşması... Hazır mıydı?

Madem cesaret etmişti... etmişti de neden korkuyordu? Neden kalbi boğazından fırlayacak gibiydi? Neden bir şey duymak istemiyordu? Neden nefes almak istemiyordu? Kalbinin seğirdiğini hissederken, kurumuş dudaklarını ıslatıp, hayal kırıklığı dolan gözlerle baktı.

"Hazırım. Senden gelecek her şeye hazırım."

***

Kerem hızla sürdüğü arabanın gazına biraz daha yüklendi. Uzaktan gördüğü yer... sanki tüm duygularını kaybetmişti. Sanki hiçbir şey hissetmiyordu. Sanki her şey biraz sonra bitecekti...

Karahan Konağının önünde âni bir fren yaptı. Arabasından hızla çıkıp başını kaldırdı. Tüm ihtişamıyla duran, heybetli konağa baktı. Neler yaşamıştı ama...

Hızlı adımlarla bahçeye doğru yürüdü. İçeri girdiğinde gözüne çarpan çiçekler.

Akşam sefaları...

"Beyim hoş geldiniz."

Mahmut'a boş gözlerle bakıp yanına gitti. El kol hareketleriyle bir şeyler anlatıp, onun konuşmasını beklemeden dışarı çıktı. Ahıra geçip Şah'ın yanına gitti. Boynunu okşayıp öptü. Uzun zamandır görmediği için nasıl da özlemişti. Şah yerinde kıpırdanıyor, sahibine sevgi dolu sesler çıkarıp, yüzünü başına sürüyordu. Kerem sevgiyle bakarken yanına gelen kişiye döndü.

"İzzet şimdi dediklerimi iyi dinle..."

Konuşması bittikten sonra hızla dışarı çıkıp konağa yöneldi. Merdivenleri çıkarken boğulduğunu hissediyordu. Mutfağın kapısındaki kişilere baktı. Sevdiği kadının dostları kendine üzgün gözlerle bakıyordu. Bir an durup onlara baktıktan sonra direkt yukarı çıktı. Terasa geldiğinde her zaman durduğu yere gelip, ellerini göğsünün üzerinde bağladı. Bu kez boş bakmıyordu, kurak topraklara. Bu kez karar verip gelmişti. Başını yavaşça çevirip; Hande'nin ilk geldiği gece, atlamak için çıktığı yere baktı. Gözleri hüzünle dolarken, odalarının kapısına çevirdi, bakışlarını. Ağır adımlarla kapıya gelip açtı. İçeri girip odaya baktı. Odanın dili olsa da konuşsa neler anlatırdı? Odanın her köşesine baktı, film izler gibi. Şu an yanmayan şömine... Oraya gelinliği atıp yakmıştı. Sonra ayakkabılarını... Pencerenin yanındaki duvara döndü. Hande gelinliğiyle ayakta duruyordu.

"Bana dokunma, lütfen."

Şu an orada kimse yoktu ama Hande konuşuyordu. O gece içmişti. Sanki her şey içince bitecek gibi... sonrası...

ESARET  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin