1.Bölüm: BAŞLANGIÇ

366K 8.4K 15.5K
                                    




Medyada kitabın tanıtımı bulunmaktadır. İzlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. (Tanıtımdaki karakterler, kitap karakterleri değildir. Sadece fragmanda temsili olarak kullanılmıştır.)

Başlangıç tarihinizi bırakabilir misiniz?


1. Bölüm: BAŞLANGIÇ

Karanlık şahlandı, aydınlık yok oldu. Çıkış yolu yoktu, çıkmak isteyen de yoktu. Çıkmak istediğinde her şey için çok geç olacaktı. Gecenin peydahladığı acıların içinde oturdu, karanlığa gözlerini açtı. Hem yaşadı hem yok oldu. Sessizlik çınladı kulaklarında, asılsız bir hiçlikte kaybetmişti benliğini. Ruhunu ele geçirmiş kıvrak yılanı hissedebiliyordu ama bir şey yapamıyordu çünkü çoktan boynuna dolanmıştı zehirli yılan.

Bir kafesteydi sanki ve çıkışı yoktu. Daha önce hiç bu kafesten çıkmak istememişti ve çıkmak istediğinde kafesin onu boğacağından haberi yoktu.

Merakla ve bilinmezlikle harmanlanmış duygularıyla gözlerini kırpıştırdı genç adam. Çamurda oluşan ayak izlerine baktı, ardından karşısındaki eve. Bir şatoyu andırıyordu büyük ev, eski zamandan kalan kalelere benziyordu. Havada kara bulutlar toplanmıştı. Kasvetli ve soğuk hava çökmüştü karşısındaki ürkütücü kalenin üstüne. Neden burada olduğunu sorguladı bir kez daha. Adımlarını sıklaştırdı, çift taraflı eski kapının önünde durdu. Elini yumruk yaptı ve kapıya vurdu. O kapı açıldığında, içeri girdiğinde hayatının değişeceğini bilmiyordu, bilemezdi. O kaderin ona kurduğu dolambaçlı labirente adım atmıştı tam da kapının açıldığı an. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.

1 Hafta Önce

Genç adam yorgunlukla gözlerini yumdu. Ülkesine yeni dönmüştü ancak taşınma işleri onu gereğinden fazla uğraştırmıştı. Yeni evinin dar koridorlarında yürüdü, ayakları boş zeminde sert sesler çıkarıyordu. Rahatsız edici bir melodiyle çalan telefonunu eline aldı. Arayan kişiye baktı, sevgilisiydi. Telefonu açmadı, o an konuşamayacak kadar doluydu kafası.

Gür saçlarından geçirdi ellerini, kahve tonlarındaki masasına yürüdü. Bilgisayarını kapatacaktı ki bir e-posta dikkatini çekti. Bizzat Barbaros Özekli'den gelmiş bir maildi bu. Özekli'nin büyük bir iş adamı olduğunu biliyordu sadece, ancak bir iş adamının onunla ne işi olduğunu anlayamadı. Belki de seansa gelmek istiyordu.

E-postayı açtı ve bir süre okudu. Kısa yazıdan sadece Barbaros Özekli'nin kendisini holdingine davet ettiğini çıkarmıştı. Genç adamın kaşları çatıldı. Barbaros Özekli neden bir psikiyatrisi şirketine davet ediyordu ki? Gözleri saate kaydı, epey geç olmuştu. Bilgisayarını kapattı ve yeni evindeki odasına girdi. Yorgunlukla yatağına uzandı ve gözlerini yumdu. Ülkeye döner dönmez ünlü bir iş adamının psikolojik danışmanı olmak, ülkesinde de adını daha fazla duyurabilirdi.

***

Genç adam her sabah olduğu gibi erkenden uyandı. Sabah sporunu yaptı; spor onun için önemliydi. Kaslı ve heybetli bir vücudu vardı ancak o, sporu daha çok sağlık için yapıyordu. Yorucu bir antrenmanın ardından kendisine güzel bir kahvaltı hazırladı. Yıllardır yurt dışında tek yaşamak onu iyi bir aşçı yapmıştı. Protein ağırlıklı kahvaltısını yaparken telefonunu eline aldı, o an önceki akşam gelen e-postayı hatırladı. Gidip gitmemek arasında bir an kararsız kalsa da gitmeye karar verdi. Gözleri saate uğradı ve banyoya geçti. Kıyafetlerini seri hareketlerle çıkardı. Ilık duşun altına girdi. Su kaslı vücudundan yavaşça akıyordu.

Şüphesiz ki o fazlasıyla can yakıcı yakışıklılığı olan bir adamdı. O da bunun farkındaydı. Etrafında çok fazla kadın vardı ancak o sevgilisine sadık bir adamdı, sözlere değer veriyordu. Yıllardır süren uzun mesafe ilişkileri vardı.

KALINTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin