3x17- SONUN BAŞLANGICI

246 20 1
                                    

*SAVANNAH*
Ellerim titreyerek kapıyı tıklattım. Beklerken kalbimin atışıyla sarsılıyordum. Kapı açılınca Robert'i, küçük kardeşimin büyük bir heyecanla kucağıma atlaması... Sanki dünya yeniden benim olmuştu. Onu kucağıma alıp koşmaya başladım. Şu an yapmam gereken tek bir şey vardı; O da kardeşimi sağ salim Alan'ın evine yani buluşma noktasına götürmek...

*NATHAN*
Yolun ortasında dikiliyordum. Saat kaçtı şu an ve ben bu anda ne yapıyordum. Kız gerçekten başarmıştı sanırım. Saat 14:24'tü. O da neyin nesiydi öyle.
"Octavia'dan 2 Cevapsız mesaj"
Daha önce bu mesajı gördüğümü hiç sanmıyorum. Tabi görmesin o haberi aldıktan sonra telefonuma bakacak fırsatım bile olmamıştı.

"Neredesin Nathan ? Biliyorum bana kızgınsın ama seninle konuşmam gerek"
"Nathan ?"

Cevap yazmaya başlamıştım. Acaba acaba ???

"Abla orada mısın ?"
"Anlamadım... Okuldayım işte. Ethan'ın dolabındaki eşyalarını almaya geldim."

Telefon elimden kayar gibi olmuştu ama geri tutmayı başladım. Ablam yaşıyor, ablam yaşıyor... Tanrım!! Hızla koşmaya başladım ablama ulaşmalıydım. Ölmesine izin vermezdim. O caninin elinden kurtarmalıydım onu.

*JULIE*
Gözlerimi açtığımda yine hastaneye odasındaydım. Aynanın başında uzun süre kalıp kendimi zorladığım için bayılmıştım. Ama acele etmeliydim. Onlarla buluşmalıydım. Bana ihtiyaçları vardı.

*ALAN*
-Ashly sen evde kal. Burada güvende olursun. Ben birazdan dönerim. O küçük çocuğu kurtalmalıyım.

Birden odayı terkedip koşmaya başladım. Saniyeler içerisinde Savannah'ı kucağındaki Robert'le beraber koşarken yakalamıştım. Hangi güçle aldım bilmiyorum ama Savannah'ı kucağındaki Robert'le birlikte alıp koşmaya devam ettim. Yine saniyeler içerisinde evimin önündeydim.

Savannah'la Robert'i bırakıp hastaneye doğru koşmaya başladım. Yanlış hatırlamıyorsam Julie o sıralarda hastene de olmalıydı. Sorduğumda hastaneye küçük bir bayılmadan dolayı geldiğini söylemişti odaya girdiğimiz esnada konuşurken.

Evet, bir yandan koşup bir yandan bunları konuşurken Julie'yi de bulup bir anlık gaza gelmişlikle Julie'yi de kucağıma alıp eve götürecekken birden her şey çok hızlanmaya başladı. Yoksa ben mi yavaşlamıştım ?

Sersemleyip birden yere düştüm. O hızlarda koşan birisi için asvaltı yaracak kadar düştüm. Her yerim kanıyordu. Ellerim yüzüm kan içindeydi. Julie Alan diyerek koşarak yanıma geldi. Telaşlanmıştı. Aman Tanrım ne oldu ?

Ellerimdeki derin yaraya bakarken birden kaybolmaya başladı. Bir an için kendi vücudumdan korkmaya başlamıştım.

Julie: "Nasıl ama ?"
Alan: "Hiç bir fikrim yok."

Birkaç dakika içerisinde bütün yaralarım kapanmıştı. Sanki hiç düşmemişim gibi. Ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Tam koşmaya yeltenirken Julie kolumdan tuttu :"Bunu bir çeşit oyun mu sanıyorsun sen daha yeni düştün. Ama neden ? Bilmiyorum ama eve normal insanlar gibi taksiye binerek gidelim derim...

####

Eve varmıştık. Kapıyı çaldığımda kapıyı Savannah açmıştı. Ve bir de bizleri yabancıladığından ablasının kuyruğu gibi peşinde dolanan Robert.

Ashly- Nathan nerede ?
Alan- Bilmem o daha gelmedi mi ?

Julie içeri girip telefon kullanmak istediğini söyledi.

Alan- Ben olurum.
Ashly- "Alan" demeden gitmiştim.

Şehri hızla turlamaya başlamıştım. Onu nereden bulabileceğimi bilmiyordum.

DÖRT HAYAT Wattys2017Where stories live. Discover now