6.Bölüm

2.7K 172 32
                                    

Sıkıntıyla saçlarımı çekiştirerek olumsuz düşünceleri kafamdan atmaya çalıştım ama kafamın içindeki sesleri bir türlü susturamamıştım. Ulunun yanından ayrılmadan önce söylediğim kelimeler taş olup ağırılık yapıyordu bana. Resmen kalbimin tam ortasından bir yük asılmıştı.

İçimdeki ses hiç durmadan yaşadıklarımdan sonra hala akıllanmadığımı söylüyordu ama kalbim istemsizce mutlulukla çırpınmaya devam ediyordu.

Ulunun yanında olduğum zaman yaşadığım ikilem karar vermemi zorlaştırıyor ve beni çıkmaza sürüklüyordu. Etrafımda olduğu zamanlar kalbim yaşadığımı tüm vücuduma belirtecek bir şekilde hızlanıyor ve içimi bir sevinç kaplıyordu ama aynı zamanda huzursuzluk, sonradan üzüleceğim düşüncesi beni rahat bırakmıyordu.

Hızla yataktan kalkıp kendimi banyoya attım. Yüzüme bir kaç kez soğuk suyu çarptıktan sonra derin nefesler alarak kendimi rahatlatmaya çalıştım ama bana hiçbir yararı olmamıştı.

Göz göre göre kendimi derin bir kuyuya atmıştım ve şimdi oradan çıkmak için çaresizce çabalıyordum. Çıkmak gibi bir şansım olmadığını bildiğim halde denemeye devam ediyordum. Çabalamak beni yormaktan başka bir işe yaramasa bile hala çıkış yolu arıyordum bir umut. Kuyudan çıkmamın sadece bir yolu vardı ve o yol Ulundan geçiyordu. Ya elini uzatarak bana bu karanlık kuyudan çıkmam için yardım edecekdi, ya da elimden tutarak beni çektiği sırada yere daha sert çakılmamı sağlayacaktı ve o çakılmanın acısıyla güçlenerek kendi başıma zor bile olsa bir şekilde kurtaracaktım kendimi.

İçeriden gelen telefonumun sesiyle şaşırmıştım. Saat geç değildi ama beni işten başka kimse aramazdı ve şu an sesden anladığım kadarıyla bana mesaj gelmişti. Merak ettiğim için hemen banyodan çıkıp yatağımın üzerindeki telefonu aldım. Numarayı tanımamamla kaşlarımı çatarak mesajı okudum.

"Numaranı buldum."

Aklıma Ulunun gelmesiyle kendime güldüm. Benim numaramı öğrenmesi imkansızdı. Kesin yanlış kişiye atıldığını düşünerek elimi ekranda gezdirdim.

"Yanlış numara."

Telefonu tekrar yatağın üzerine fırlatacağım sırada bildirim sesi yeniden duyuldu.

"Yanlış olmasına imkan yok, emin ellerden aldım numaranı."

"Kime yazıyorsun?"

Cevap yine anında gelmişti.

"Enis:)"

Bu çocuk artık beni korkutmaya başlamıştı. Benim numaramı bulmak biraz fazlaydı. Üstelik numaramı kimse bilmezken.

"Ulun?"

Onun olduğuna emin olsam bile yine sorma gereği duymuştum nedense.

"Başka kim olabilir? Sanki benden başka biriyle konuşuyorsun asfshsj. Bugün rahatsız etmeye devam etmemi söylediğin için bende arkadaş olacağımıza göre numaranın bende olması gerektiğini düşündüm."

Yüzümdeki gülümsemeyi silme gereği duymadan hemen cevap yazdım.

"Peki. Numaramı nereden buldun?"

"Wow, sinirlenmedin lan."

"Nereden buldun numarayı? Soruyu tekrarlatmasana."

Nereden bulduğunu gerçekten fazla merak ediyordum. Bunun için baya uğraşması gerekiyordu açıkcası.

"Öğrenci işlerinden Sude halletti."

"Ulan senin ben... Tahmin etmeliydim bunu yapacağını."

"Mesajlaşırken daha iyiymiş be. Sanki gerçekten arkadaşmışız gibi konuşuyorsun."

Mesajı okumamla yüzümdeki gülümseme anında solmuştu ve yüzümü ifadesizlik ele geçirmişti yine.

"Neyse Ulun, ben uyuyorum."

"Yine söylenmemesi gerekeni söyledim ama sorun yok. İyi geceler."

Ulundan beklemediğim bir soğuklukla yazmıştı mesajı. Kalbini kırdığımı düşündüm ama her zaman ona davrandığım gibi davranmıştım. Sonuçta onunla konuşmaya devam edeceğimi söylemem arkadaş olacağımız anlamına gelmiyordu ve onu kırmamak için özen göstermek zorunda değildim.

Kendi düşüncelerime daldığım sırada telefonumdan yayılan sesle bir küfür savurdum. Bundan sonra Ulun bana hiç rahat vermeyecekti anlaşılan.

Oflayarak telefonu alıp mesaja girmemle Ulunun aptal bir fotoğrafı belirmişti ekranda.

Oflayarak telefonu alıp mesaja girmemle Ulunun aptal bir fotoğrafı belirmişti ekranda

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ben fotoğrafa bakarak gülümsediğim sırada yine mesaj gelmişti.

"Az önce soğuk yazdım mesajı. Sende kırıldığımı düşünürsün diye fotoğrafımı atayım dedim. Yani kırılmadım, sadece sana benzemişim bir anlık asfsjsk."

"Neden öyle düşüneyim? Ayrıca kırılırsan kırıl, zaten kırılmayacağını biliyorum."

Kabul, kırılacağını düşünmüştüm ama bunu ona söylemek zorunda değildim sonuçta.

"Tamam, sorun yok. Bu arada ben tüm arkadaşlarıma karşı böyleyim. Olayım bu diyelim. Yani fotoğraf atmama, saçmalamama aldırma. İyi geceler."

Cevap yazma gereği duymadan telefonun ekranını kapatıp yatacağım sırada içimde beni dürten bir şey yeniden fotoğrafına bakmam için beni zorlamıştı. İçimdeki olumsuz düşüncelere siktiri çekip kalbimin sesini dinledim ve aptal Ulunun fotoğrafına bakmak için yeniden telefonu elime aldım.

Evet, kısa ve işe yaramayan bir bölüm olduğunun farkındayım ama içimdeki bölüm yazma isteğini bastıramadım😐❤

Hayatımı Boya (BxB)Where stories live. Discover now