26 "Lunapark"

298K 10.9K 2K
                                    

BELİZ

Gözlerimi araladığımda acıyla inledim.

Kurt'a baktığımda gözlerini kısmış bana bakıyor olduğunu gördüm. Muhtemelen inlemem üzerine uyanmıştı çünkü uykusu çok hafifti.

"Ne oldu?" Diye sordu.

"Hiç." Utançla ona arkamı döndüm.

Ben şimdi onun yüzüne nasıl bakacaktım?

Kurt'un kalçamı sıkmasıyla birlikte yanaklarımın yandığını hissettim.

"Kurt elleme popomu!" Güldü.

"Ben hep bunu hayal etmiştim." Dudağımı ısırdım.

"Neyi?" Diye sordum.

"Şunu istediğim zaman avuçlayıp sıkmayı." Utançla inledim.

"Sen manyaksın!" Kurt birden belimden tuttu ve beni altına çekti.

"Öp haydi kocanı." Gözlerimiz buluştuğunda bakışlarımı kaçırdım.

Ne diyecektim?

"Çişim geldi!" Hızlıca onun altından kalkmaya çalıştığımda güldü.

O kadar mutluydu ki onu ilk kez böyle görüyordum.

"Bırak şimdi onu bunu!" Dudaklarını boynuma indirdiğinde hızla geri çekildim.

"Kurt çok çişim geldi!" Bana baktı ve gülümsedi.

"İki dakikan var." Dedi ve üzerimden kalktı.

Hızla örtünün hepsini üzerime sarmaya çalıştım ve ayağa kalktım.

Kurt yatakta çıplak kalmıştı.

"Beliz zaten her yerini gördüm!" Hızlı adımlarla yataktan kalktım ve banyomuza ilerlemeye başladım.

Birden örtünün ayağıma dolanmasıyla birlikte yere düştüm!

"Beliz?!" Kurt hızla yanıma geldi ve birden beni kucağına aldı.

"Ya bırak!" Dediğimde odamızdaki banyoya ilerledi.

Kurt ışığı açtı ve beni yavaşça yere bıraktı.

"Hemen işeyip yanıma geliyorsun." Dudağımı ısırdım.

Kurt bedenime bakmadan banyodan çıktığında rahat bir nefes verdim.

İşlerimi hallettiğimde kasıklarımdaki ağrıyla birlikte çığlık attım. Zorlukla musluğu açtım ve elimi yüzümü yıkadım.

"Beliz?" Kurt kapıyı açar açmaz yanıma geldi. "Ne oldu yine?" Diye sordu.

"Kasıklarım acıyor." Kurt havluyu aldığında yüzümü ve ellerimi kuruladı.

"Çok mu?" Diye sordu.

Başımı olumlu anlamda salladığımda alnımı öptü.

"Ben senin için jakuziyi hazırlayayım fıstığım olur mu? Sıcak su iyi gelir belki biraz gevşersin." Kaşlarımı kaldırdım.

"Sen?" Diye sorduğumda alayla güldü.

"Ben de yanına gelebilirim ama jakuzi maalesef ki küçük. İkimiz oraya çok zor sığarız." Saate baktığımda sekiz olduğunu gördüm.

"Kahvaltıya bir saat var." Kurt dolabı açtı ve bana günlük bir kıyafet verdi.

Tam altımı giyecektim ki acıyla bağırdım. İki büklüm olmuştum!

Kurt yavaşça üstümü giydirdi ve beni kucağına aldı. Başımı omzuna yasladım.

"Tamam güzelim dayan lütfen." Utançla başımı boynuna gömdüm.

Hapisteki Emanet (KARADENİZ SERİSİ-I)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin