35 • 'Tehdit'

103K 8K 3.7K
                                    

Multimedya: Karmate -Nayino

Keyifli Okumalar...

Esra Yağmurlu
🍀

Yatakta bir o yana bir bu yana dönerken ne yapacağımı düşünüyordum. Akın bana Deniz'in gideceğini söyleyip yarın geri gitmemizi istese de kabul etmemiştim çünkü korkum Deniz hala Ankara'dayken devam edecekti. O yüzden ondan üç gün istemiştim. Deniz'in gittiğine emin olunca elbette onunla geri dönecektim, daha şimdiden evimi, çatlak arkadaşlarımı, hatta okulumu bile özlemiştim ama o üç gün nasıl geçecek hiçbir fikrim yoktu. Ben bu işin içinden nasıl çıkacaktım mesela?

Gidip 'Nene ben bu herifle evli falan değilim. Ben aslında şu salak herifi seviyorum,' desem nenemin tansiyonu fırlar ama buna rağmen bizi vurmadan hakkın rahmetine ulaşmazdı. Onu üç gün daha oyalayıp sonra gidebilirdim, annemlere bir şeyler söylese de tüm bunları yaşlandığı için söylediğine onları inandırabilirdim ama sıkıntı bu kadarla da sınırlı değildi ki. O üç gün Azman'ın Gencer'i vurması için geçerli bir süreydi mesela.

Şerefsiz herif tam da gelecek zamanı bulmuştu. Üstüne üstlük bana aşk itirafı yapması yetmezmiş gibi bir de beni öpmeye çalışmıştı. Benim hışmıma uğramasına kalmadan nenemin ortaya damlaması da cabasıydı. Bulunduğumuz durum kesinlikle nenemin aklının alabileceğinin ötesindeydi. Bu herif beni öpmeye çalıştı falan desem nenem kesinlikle onu orada vururdu. Zaten ona bile fırsat vermeden Gencer evlendiğimizi söylemiş ve olay iyice işin içinden çıkılmaz bir hal almıştı.

Onu bir köşeye çekip derdinin ne olduğunu sormuştum elbette ve beni Deniz'den korumak istediğine dair saçmalamalarını dinlemiştim. O arkadaşı olduğu için suçluluk duyup aşkını hep gizlemiş ve geri planda kalmış, olanlardan sonra da suçluluk duymuş ve yüzüne bakmadığım için benimle konuşmaya çekinmiş falan filan. Ben o korunma faslını atlayalı çok oluyordu. Ona ihtiyaç duyduğum anda beni nasıl bir başıma bıraktığını da neler yaşadığımı da dün gibi hatırlıyordum ben. Aşk kısmı ise... saç-ma-lık-tı. Başlı başına saçmalık... Âşık bir insan o gün onun yaptıklarını yapmazdı. Bu herifte başka bir şey vardı.

Daha saatler önce Gencer'i savunur gibi olduğum an geldi aklıma. İşin iç yüzünü Azman'a anlatsam kan çıkacaktı ama ben de Gencer konusunda ona hak veriyordum. Evet, o lanet olay olana kadar Gencer'in hiçbir ters hareketini görmemiştim ama bu, adamın daha bir kaç gün önce kapımda bitip ani aşk itirafına kadardı. Beni öpmeye çalışması da cabasıydı. Düşündükçe deli oluyordum ve tüm bunlara rağmen hiçbir şey belli etmemeye çalışmak fazlasıyla zordu.

Gencer'i bir yolunu bulup yarın göndermem şarttı. Lakin bunu nasıl yapacağım tam bir muammaydı. Herif fazlasıyla yapışkan çıkmıştı ve ben yakınımda olmasını bir türlü hazmedemiyordum. Ben bu durumdayken Azman'ı zapt etmek çok daha zordu. Çıkmaza girdim rabbim! Sen duy sesimi! Ne yapacak bu Asiye kulun! Ateşle barut şu an aynı odada yatıyor, yakında ortalık cehenneme dönecek.

Uykusuzluk ve bitmeyen dertlerle "Of!" diye inlerken Tuana bir bacağını üzerime attı ve "Nickicik!" diye mırıldandı. "Nereni elledi?"

Elimi dudaklarıma bastırıp güldüm. Bu kız benim terapimdi, Elif ve Gül'ün yokluğunda beni saçma bir şekilde neşelendiriyordu. Allah Nickiciğin yardımcısı olsun! Bu kız ayaklı tehlikeyken Nickiciğin namusu tehlikedeydi.

Tuana birden popomu mıncıklayıp "Buranı mı?" diye sorunca yerimden sıçradım resmen. Onu hızla itince yere kapaklanıp bir yaygara koyuverdi ve hafifçe doğrulup bana yarı kapalı gözlerle baktı.

KÜFÜR YOK! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin