2. Bölüm

47.6K 1.7K 14
                                    




Neredeyse 10 km koştuktan sonra eve dönüşe geçmişti. Evinin dik yokuşunu uçar gibi çıktıktan sonra yüksek gri kapıya ulaştı. Güvenlikler zaten onu gelirken gördüklerinden hazırlıklıydılar ceketlerini ilikleyip hazır duruşa geçmişlerdi. Sert bakışı altında göz ucuyla selam verip geçti Koray. Herkese her insana mesafeli bir duruşu vardı. Hele yanında çalışan insanlar onu gülerken ya da sıcak davranırken hiç görmemişlerdi. Asla ilk adımı atmaz karşısındaki hamleye göre davranırdı. Bu tarzı zamanla herkes tarafından kabullenilmiş bir duruma dönüştü. Aklına, zekasına hayran bir kitle vardı etrafında, iş hayatındaki başarıları rakipleri tarafından bile kabullenilmişti ama kilitli bir dünyası vardı ve o dünyaya kimseyi almıyordu.

Boğaza tam anlamıyla hakim Hisar'daki evinin üst katı kendi yaşam alanıydı. Ailesi ve yardımcısı olan emektar Nuran Hanım dışında kimseyi almazdı. Birbiri ile bağlantılı üç oda vardı. Tüm odalarda camlar boydan boya uzundu ve manzara muhteşemdi. Büyük çam ağaçları arasından iki köprü de görünüyordu. Tekneler , martılar, sakin bir şekilde geçiş yapan bir yük gemisi boğazın günlük trafiği sanki hepsi bir müzik gibi ahenkli karşısındaydı.Bu evde belki de tek sevdiği bu manzaraydı.

Koray terini soğutmadan hızlı bir bakış attıktan sonra duşa girdi. Hazırlanıp çıkması gerekiyordu. Yoğun bir gündemi vardı bugün. Genellikle tercih ettiği gibi siyah bir takım ve ona uygun füme bir gömlek giydi. Hazırdı. Arabasının arka koltuğuna geçti, takip ettiği iki gazete ve kahvesi onu bekliyordu. Halit Maslak'a doğru yola koyuldu.

-Günaydın Koray Bey. Bugün ki programınızı aldım önce holdinge gidiyorum. Sizi 09:00 da bekliyorlar efendim. Sonra yeni şantiyeye geçmek için sizi bekleyeceğim.

-Tamam Halit. Devam edelim. Gazetesinden gözünü almadan konuşuyordu Koray.

-Şey Efendim çok kısa bir ricam vardı, iletebilir miyim size?

-Evet nedir?

-Efendim sizin başka şoför kullanmak istemediğinizi biliyorum ama kızım yarın sabah bir ameliyat olacak asistanınıza söyledim ama size de bildirmek istedim. Yarın için izin isteyecektim efendim. İri cüssesine göre çok kibar ve kırılgan konuşuyordu Halit. Hem şoförü hem de yakın koruması gibiydi. Görenler terslenmeden önce kesin bir dururdu. Koray Bey'in mesafeli olması onu hiç rahatsız etmez aksine saygı duyardı. Hele kimseye belli etmeden sessizce ailesi için yaptıkları , ona olan saygısını katbekat arttırmıştı.

-Geçmiş olsun, gelme. Hatta iki üç gün gelme ben hallederim. Yapılacak bir şey varsa da haberim olsun.

-Efendim çok sağolun ciddi birşey değil ama eşimi yalnız bırakmak istemiyorum.

-Tamam.

Konuşma sona ermişti. Netti ve fazlasına gerek yoktu Koray için. Kahvesi bitmiş zaten holdingin kapısına yanaşmışlardı. Hızla açılan kapılardan içeri girdi, başıyla kısa selamlar verip çatı katındaki odasına yöneldi. Ofis havalandırılmış günlük programı masasına bırakılmıştı. İncelemeye başladı. Sonrası akıp gitti. Toplantılar, raporlar uzun telefon görüşmeleri öğle yemeği bile araya sıkıştırılmış bir toplantı havasındaydı... Zaman diğer tüm günlerde olduğu gibi akıp giderken yorulmaya başladığını anladı. Hava kararmıştı. Odasından terasa geçtiğinde onu gülümseten telefon sesi geldi kulaklarına. Zeynep'in melodisiydi bu. Onun gibi cıvıl cıvıl bir melodi. Şimdi İstanbul ışıl ışıl karşısında Zeynep te sanki şakır gibi konuşuyordu.

-Abicimmm! Canımmm! Yorgun savaşçım, büyük iş adamı! Yorulmadın mı sen hala bakayım? Saat 08:30 olmuş hala ne yapıyorsun şirkette?

-Kim söyledi sana cadı burada olduğumu?

-Gizli ajanlarım var etrafında bilmiyor musun? dedi sıcak bir kahkaha ile birlikte.

-Bilmez miyim? Ama enseleyeceğim onları sonunda! Kızım işin yok mu senin? Selim nerede? Gidin takılın yapışık ikizler gibi gezin tozun.. Bayılıyorsunuz zaten..

-Ooo hem lafımı sokarım, hem de kıskanırım diyorsun yani? Hala kıkırdıyordu Zeynep.

-Zeynep! Yorgunum zaten öğrenmişsindir. Nasılsın sen ne yapıyorsun bakayım?

-İyiyimmm! Biliyorsun yarın akşamki lansmana hazırlık işte. Bu güç birliği çok iyi oldu abicim, sana borçluyum. Şimdiden bir sürü teklif aldık. Harika hissediyorum.

-Torpil geçmedim canım. Bu sefer gerçekten çok başarılı işler çıkardınız.

-Bencede bencede! Bu sefer ekip çok iyiydi. Hele yöneticisi kız süper yetenekli, belli ki çok işler yapacağız onunla... Neyse ben seni niye aradım . Şimdi Selim beni kulüpte bekliyor yanında da...

-Zeyneppp!

-Yapma abi!

-Bu konuşmanın gidişatı belli, kaç kere söyledim yapmayın işte. Bu ne ergenler gibi çöpçatanlık işleri, yakışıyor mu sana?

-Of abi yaa... Bu sefer kız cidden çok iyi. Selim'in İngiltere'den ev arkadaşının kız kardeşi , hani Burak vardı ya! Tekstilci! Koray hatırlamıyordu bile , elleriyle saçlarını karıştırmaya başladı ama Zeynep hızını almış devam ediyordu anlatmaya.. İşte kız da abisi ile çalışıyormuş , tasarımcı, kendi markasını yönetiyormuş, Londra Paris koşturup duruyormuş ancak yakaladım iki gün burada hatta lansmana da gelecek ama şöyle bir ön tanışma olsun, sıcaklık olur yakınlık olur filan dedim.. Senin yüzünden Selim'le bile atıştık kıza çok güzel esmer bomba filan dedi canım sıkıldı yani.. Aloo?

-...

-Alo abii?

-Efendimm Zeynep?

-Ne dersin? Bak kız taş gibiymiş önden bilgiler geldi bana!?

-Zeynep git o taş gibi hatunla takıl eğlen ne yaparsanız yapın çünkü çok yorgunum eve gideceğim. Hiç çekemem hele bu aralar hiiç uğraşma benimle... Kalbini kırmak istemiyorum canım..

-Abi hadii!

-Zeynep!

-Sen var yaa! Neyse abi bildiğini oku sen! Sonra bana yalvaracaksın bekliyorum o günleri!

Telefonun ucunda işte şimdi kahkahanın büyüğü gelmişti. Koray günün tüm stresini unutmuş kahkahalar atıyordu.

-Hadi canım hadii... Sonra yalvarırım sana bugün değil!

-Gıcıksın ama seviyorum seni abi!

-Bende canım..

Zeynep bir konuda haklıydı çok yorulmuştu Koray. Toparlandı onu bekleyen Halit'in kapısını açmasını beklemeden bindi arabasına. Gözleri kapalı eve doğru yola koyuldular. Soğuk gri ev sessizce bekliyordu onu. Üstünü değiştirip Nuran Hanım'ın hazırladıklarından atıştırdı. Salona geçti bir film açtı, güzeldi aksiyon vardı biraz bilim kurgu, takıldı ama aklı bugün ilk yurt dışı ortaklığı olacak işteydi,çok uzun zamandır bunun için çalışıyordu. Bilgisayarın başında geceledi. Her tarafı tutulduğunda sabah olmak üzereydi, bir iki saat için yatağa uzandı gevşedi.. Her zamanki gibi bir sabaha uyanacağını düşünüyordu.

Aşk İşi *Tamamlandı*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin