Yetişkin içerikli bir bölümdür...
Asaf'dan......
Kalp atışları öyle hızlıydı ki güzel gözlü ceylanım sanki o kalp benim içimde atıyordu. Hızlanan nefesi göğsünün inip kalkmasını sağlıyordu, öyle güzel gürünüyordu ki acaba bunun farkındamıydı. Gözleri ışıl ışıldı. Saçları yatağa dağılmış güzel teni loş ışıkta parlıyordu.
Ağırlığı mı üstüne vermeden uzanmıştım üzerine, titreyen parmaklarla temine dokunduğunda bile içimde ki volkanın alevlenmesi için yeterliydi. Başımı güzel boynuna gömüp öpmeye başladım. Bu hareketimle titrek bir nefes alıp parmaklarını saçlarıma daldırdı.
Benim olacaktı sadece bana ait hem ruhu ve kalbi hemde bedeni.
Azze'ye karşı hissettiğim bu tutku bu çekim artık karşı koyamayacağım kadar güçlüydü.
Üzerimizde kalan son parçaları da çıkardığımda onu ürkütmeden üzerinde ki yerimi aldım.
Tekrar dudaklarına yapışıp hoyratça öptüm, ne kadar içsem de doymuyordum. Elimden geldiğince sert olmamaya çalışıyordum ama lanet olsun onu o kadar çok istiyordum ki buna engel olamıyordum. Ellerimi bütün vücudun da dolaştırıp okşamaya başladım. Dudaklarından ayrılıp boynunu ordan göğüslerini öptüm, dudaklarımı güzel vücudunun her yerinde gezdirdim öptüm. Karnına öpücükler bıraktığımda adımı inlemesi benim için son duraktı artık.
Azze,"Asaf.."
Üzerinde ki yerimi tekrar alınca gözlerinin içine bakıp yavaş yavaş onun sıcaklığına sığındım.
Azze'nin attığı küçük çığlığı dudaklarımla örtüp içinde beklemeye başladım, o alışana kadar.
Gözlerinden akan bir iki damla göz yaşına dudaklarımı bastırıp gözlerimizi buluşturdum.
İkimiz de nefes nefeseydik.
" Güzelim devam etmem gerekiyor "
Onun içindeyken bu sıcaklığı hissetmişken duramazdım.
Azze," Tamam "
Aldığım onayla içinde hareket etmeye başladım, aldığım zevk ve hazla bütün duvarları yıkıp onu kendime ait kıldım. Birleşen bir tek bedenlerimiz değil ruhlarımızdı, kokumuz du, nefesimiz di.
İkimiz de zirveye ulaştığında nefes nefese kalmıştık. Bedenimi yan tarafa atıp Azze'yi kollarıma aldım.
" İyimisin güzelim canını yaktım mı "
Küçük kadınım kollarını sıkıca belime dolamış hala nefes nefeseydi.
Azze," İyiyim "
" Azzem "
Azze," Off Asaf birazcık ağrım var ama o kadar önemli bir şey değil "
Göğsümde olan başını kaldırıp yüzüne baktım. Burnunun ucuna öpücük bırakıp gözlerine baktım.
" Kendime engel olamadım küçüğüm biraz sert davrandım. "
Azze başını çekip kalbimin üzerinden öpüp başını tekrar göğsüme yasladı.
Azze,"İyiyim dedim ya Asaf neden utandırıyorsun beni. "
" Hımmm demek iyisin "
Azze," Hı hı , iyiyim "
" O zaman bir kez daha yapmaktan sorun çıkmaz. "
Azze," Neeee..."
Konuşmasına fırsat vermeden altıma alıp dudaklarına yapıştım tekrar.
Doyana kadar onu bırakmaya niyetim yok zaten. Önce heyecanlı olsada sonrasında bana karşılık verip bütün geceyi zevk ve tutkuyla geçirdik.
Sabahın ilk ışıkları odaya yansıdığında yatağımda uyuyan güzel meleke baktım. Öyle güzeldi ki öyle göz kamaştırıcıydı ki gören her erkeğin isteyeceği bir kadındı. Her şeyi güzeldi. Benim kadınımdı bana aitti, ilk öpücüğü benim di ona ilk dokunan bendim ilk erkeğiydim onun ve son olacaktım. Benim kadınım dı kendi kadınım yapmıştım Azze'yi.
Oturduğum koltukda onu izlemeye devam edip sigaramı içmeye devam ettim. İlk karşılaşmamızı hatırlamıyordu bile, Azze'yi ilk gördüğümde lise sondaydı.
Okula yetişmek için koşturunca bana çarpmıştı. Babaannemin bahçesinde,
Yere düşen eşyalarını toplayıp bana bakıp özür dilemiş koşarak çıkmıştı.
Koca yeşil gözleriyle bana baktığında bir an o yeşillerde kaybolmayı istemiştim. Öyle güzeldi ki çok çekici bir kızdı. Babaannemin verdiği bir kokteyl de görmüştüm bir yıl sonra o kadar güzel gülüyordu ki etrafına ışık saçıyor herkesi kendine hayran bırakıyordu. Onun gülüşünü izlerken babaanneme yakalanmıştım o zaman, tabi o zamanlar da Asu vardı hayatım da zaten Azze de benimle pek diyaloga girmezdi. Bir iki defa yüz yüze gelmiştik sadece, ama ben onu hep görmüştüm.
Babaannem çok seviyordu Azze'yi kendi torunu gibi çok güveniyordu, bazı işlerde babaanneme yardım da ediyor babaannem de bunu gururla anlatırdı hep.
Çok akıllı olduğunu güvenilir biri olduğunu asla ihanet etmeyen biri olduğunu söylerdi.
Bazen diyorum kendime keşke Asu'dan önce onu tanısaydım onu sevseydim.
