Bayrama Özel Bölüm ❤️

1.9K 67 5
                                    

Dilek..
Bugün bayramdı. Aras'ın ailesini ziyaret etmiş şu an arabada mezarlığa ilerliyorduk. Annemsiz geçen kaçıncı bayramdı? Ben artık saymayı bırakmıştım. Arasla evlendiğimiz günden itibaren her şey çok güzeldi. Gün geçtikçe sevilir mi bir insan?  Seviliyormuş. Şimdi yanımda olmasa diyorum o toprağın altındayken ben üstünde nasıl yaşardım? Korkuyordum. Babam ne kadar güçlü diyebiliyorum şimdi anlıyordum. Onları tek bıraktığım içinde üzülüyordum. Ama başka çarem de yoktu. Sık sık gidip gelsem de yetersizdi. Babam her şey, kardeşim canımın diğer yarısıydı.

"Dilek geldik güzelim. Hadi anneme gidelim."

"Gidelim hayatım bekler bizi, ben hiç aksatmam yanına gelmeyi."

El ele annemin mezarında doğru ilerledik. O beyaz taşta adı yazıyordu. Ellerimi açıp dua ettim. Yavaşça ismini okşadım. Biri ölünce hani alışılırdı? İlk günki acıtıyordu.

"Anne ben geldim. Bugün bayram bak sana en sevdiğin papatyalardan aldık geldik. Papatya gibisin anne. Papatyalarda ölünce güzel kokarmış. Benim güzel annem. Damadını seviyorsun değil mi? Harika bir insan anne. Eminim yanımda olsan oğlun gibi severdin. Anne bayramın mübarek olsun. Bu sensiz kaçıncı bayram bilmiyorum, her bayram daha buruk geçiyor. Hem bak sana ne diyeceğim anne hamileyim. En çok sana ihtiyacım olan zamandayım. Şimdi babama gidip söyleyeceğim. Anneanne-dede oluyorsunuz. Seni seviyorum. Rahat uyu olur mu?"

Toprağına sarılıp ayaklandım. Biraz ağlasamda huzurluydum. Beni duyuyormuş gibi hissediyordum.

"Ben daima yanınızda olucam kardelenim. Senin bu güçlü oluşuna ayrı aşığım."

"Siz bana hayatın en güzel hediyelerisiniz Arasım."

🌸

Babamlara gelmiş içerdeydik. Bol bol yaptığım baklava, börek, sarma, mantı, patates salatasını babamlara getirmiştim. Bilirdim babamda Mehmet Han'da benim yemeklerimi seviyordu.

Babamın elini öpmüş bayramlaşmıştık. Küçük kız gibi babamdan harçlık almış hemen sevinmiştim. Bu halime herkes gülmüştü. Hep beraberdik. Mutluydum. Yavaş yavaş sofrayı kurup tabakları yerleştirdim. Harika bir sofraydı.

"Hadi gelin sofraya."

Seslendiğim aile bireyleri bana dönerek sofraya ilerlediler. Hep birlikte gülerek sohbet ediyorduk. Arasla harika anlaşıyorlardı. Bu duruma da ayrı mutluydum.

"Evet beyler size bir haberim var."

"Söyle kızım neymiş?"

"Biz Londra'ya taşınmaya karar verdik."

Aras dediğime anlamsızca bakarken, Mehmet Hanla babamın yüzü değişmişti.

"Ne gerek var Dilek, Türkiye yetmiyor mu? Kiminiz var sanki orada."

Sinirlenen babamla gülümsedim ve elini avuçlarımın arasına aldım.

"Şaka yaptım babam, biz sizi bırakıp gider miyiz?"

"Dilek şakalardan hoşlanmıyorum. Bir tane kızım var onu da uzaklara göndermem."

"Abla o kadar korktum ki gideceksin diye, enişte bak sakın öyle bir şey yapayım demedim."

"Yok aslanım asla gitmeyiz."

"Baba artık ailemiz büyüyor. Dede oluyorsun."

Afallayan yüzüne yayılan gülümsemesi insanın içini ısıtan türdendi. Annemin neden aşık olduğunu daha iyi anlıyordum.

"Tebrik ederim güzel kızım benim sağlıkla doğsun. Bu mübarek kurban bayramında ne güzel bir haber."

"Ablam dayı mı oluyorum şimdi ben, ya ben ona varya neler neler alırım ki."

BUZ ADAMIN KÜÇÜK KIZI (BİTTİ)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora