♦️BÖLÜM 3♦️

81.4K 3.2K 229
                                    

İyi okumalar.❤

▪ 1 Hafta sonra ▪

"Ağabey su ister misin?

Yaklaşık yarım saattir dalmış olduğu mermerde yazan 'BERFİN GÜLZADE' yazısından duyduğu ses ile ayırdı gözlerini Baran. Kendisine seslenen kişiye çevirdi bakışlarını. On yaşlarındaki çocuğu gördü yine. Bir hafta boyunca her gelişinde yanına gelip aynı cümleyi kuruyordu.

Üst dudağı belirsizce yukarı kıvrıldı. Gülümsemeye çalıştı karşısındaki çocuğa ve başını olumlu anlamda salladı. Gülümseyen çoçuk su bidonunu bırakıp uzaklaşırken Baran tekrar yanına yığıldığı toprağa döndü.

'Allahım bu nasıl bir acı?'

Diye geçirdi içinden. Bir hafta geçmişti o kara günün üstünden . Tam bir hafta. Zehir gibi, işkence gibi geçen bir hafta.
Bir haftadır hergün geliyordu buraya. Hergün toprağın altındaki bu bedene sarılıp,okşuyordu.Ama alışamamıştı hâlâ. Bütün olanları düşündü. O lanet gün olduğu tepeden ayrılıp hastahaneye dönmüştü. Orada yaşadıkları geldi gözünün önüne.

🍁

▪ 1 hafta önce ▪

Baran tepede uzunca bir süre oturup mantıklı düşünmeye başladıktan sonra arabasına binerek ayrıldı ordan. Tekrar hastahaneye döndüğünde adamlarını bıraktığı yerde gördü. Ağasını gören Cengiz yanına koşarken Baran onun konuşmasına fırsat vermeden sordu.

"Nerdeler?"

Cengiz, babasını ve kardeşini sorduğunu anlayıp hızla cevap verdi.

"İçerdeler, seni bekliyorlardı."

Baran,Cengiz'i gerisinde bırakıp hastahaneye girdiğinde Bedirhan'dan sonraki ikinci kardeşi Miran ile karşılaştı. Genç adam ağabeyine doğru hızla yürürken dağılmış hali yüzünden içi parçalandı. Yanına yaklaşıp direk sarıldı ona.

"Başın sağolsun ağabey.Başımız sağolsun."

Baran kardeşine cevap verecek takati kendine bulamasada sırtını sıvazlamakla yetinip geri çekildi.

"Ağabey Berfin'in annesi ve kardeşi geldi. Halleri perişan."

Duyduklarıyla duraksadı Baran. Onları görmeye güçü yoktu. Özellikle de annesini. Berfin ve annesinin birbirlerine ne kadar düşkün olduklarını bilirdi. Şimdi o kadını görünce ne diyecekti? Nasıl hesap verecekti?

Utanıyordu karşısına çıkmaya. Kızını koruyamamıştı. Omzundaki eli hissedince kendine geldi ve arkasını döndü. Omzunu sıkan kişi Bedirhan' dı. Bedirhan'ın kendisine 'Ben yanındayım' deme şekliydi bu hareketi. Daha sonra kollarını açıp birbirlerine sıkıca sarıldılar. Bu zamana kadar hep ağabeyi kardeşine güçlü bir şekilde sarılıp,sırtını sıvazlayarak yanında olduğunu belirtmişti. Gücü ve dayanağı olmuştu her zaman ağabeyi Bedirhan'ın. Bugün ise Bedirhan, ağabeyine olan desteğini ona aynı şekilde gösteriyordu.

Birbirlerinden ayrılınca üç kardeş diğer aile üyelerinin yanına gittiler. Baran'ın duyduğu ağıt sesleri yüreğini yakmıştı. Bu ses Berfin'in annesinden geliyordu. Bacakları titredi. O yaşlı kadının kaşısına çıkacak cesareti bulamıyordu kendinde. Sırtını sıvazlayan bir el ile kardeşine baktı.

"Güçlü ol Ağabey. Sen güçlü olmazsan diğerleri yıkılır. "

Derin bir nefes alarak güçlü durmaya çalıştı. Ve diğer aile fertlerinin yanına geldi. Gözleri önce babasının gözleriyle buluşmuş daha sonra da Berfin' in annesine kaymıştı. Kadın dağılmış haldeydi. Gözleri ağlamaktan kızarmış ve şişmişti. Uzun süredir ağladığı belli olan sesi artık kısılmış ağıtlarını sessizce yakıyordu. Bara'nın içi yanmıştı kadının haline. Gözleri üstünde gezinen kadının gözleriyle buluşunca kısa bir bakışma yaşandı. Baran kadının gözlerinde kendisine karşı öfke ve nefret beklemişti. Hatta gelip yakasına yapışmasını,

GÜN DOĞUMUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin