27.BÖLÜM "DÖNÜM NOKTASI"

344K 22.8K 13.7K
                                    


Instagram: hikayelerindeyasar 

Keyifliii okumalar:)

27.BÖLÜM "DÖNÜM NOKTASI"

Kuvars Demirhan'dan önce yaralarım vardı, şimdi her biri sadece birer yara izi olan yaralar... Hayatımda ilk defa biri üşüyen ellerimi tutmuş, karanlık hayatımı aydınlatmış, benim için çaba harcamıştı. İlk defa sevildiğimi hissediyordum, ona bakınca sanki tüm coğrafyaları gezmiş de evimi onda bulmuş gibi hissediyordum. Onu içime çektiğim nefes kadar seviyordum. Beni iyileştirmiş, bana değer vermişti.

Ancak istemsizce de olsa, ondan kaçmadan edemiyordum. Dudakları dudaklarıma değdiğinde, elleri avuçlarımı bulduğunda, kulağıma benim onun için önemimi fısıldadığında kendimi hep çok utangaç hissediyordum. O kadar alışık değildim ki bu sözlere, hemen kaçıp gidesim geliyordu.

Yine öyle olmuştu, yeniden kendimi banyoya atmış, utançla parlayan yanaklarımı suyla ıslatmıştım. Dışarıya çıkmaya oldukça utanıyordum.

"Cemre hala çıkmayı düşünmüyor musun?"

Omuzlarımı olumsuz anlamda salladım, sanki o görebilecekmiş gibi. Asla çıkamazdım. Onunla bu gece aramızdaki sınırlar biraz daha azalmıştı ve bu beni çok garip hissettiriyordu. Mutlulukla dolu olmamın yanı sıra, onun dudaklarında gezinen kendi dudaklarımı hatırladıkça utanmamı önleyemiyordum.

"Orada daha ne kadar durabileceksin?"

En sonunda ona hak verip ensemi de ıslattıktan sonra, kendi kendime sakinleşmem gerektiğini hatırlatarak kapıyı açtım. Kuvars hemen karşımdaydı. Onu görünce daha çok kızarmama engel olamadım, az önceki soğuk su hiç etki etmemişti.

"Yanakların kıpkırmızı."

Kuvars kıvrılan dudaklarına engel olamadan beni kendine çekti, kolunun altında öylece kalırken titreyen kirpiklerime engel olamadım. Homurdandı. "Benden kaçmandan nefret ediyorum."

Bakışları tekrar dudaklarımı bulurken utanarak gözlerimi çevirdim. Kuvars daha fazla üzerime gelmek istemiyor olacaktı ki, beni kollarının arasına aldı ve yatağa taşıdı. Buz gibi avuçlarımı kendi ellerinin arasına aldı. "Sen ne kadar utansan da kaçsan da, artık bana alışmak zorundasın. Biz beraberiz."

Başımı kaldırdım ve yeşil gözleri gözlerime akarken utanmadan, kaçmadan saklanmadan onun gözlerine baktım. Biz beraberiz. 

***

Rüyamın içi kapkaranlıktı, bir el boğazımı sıkıyor nefessiz kalmamı sağlıyordu. Nefes almaya çabaladıkça karanlığa gömülmekten başka bir şey yapamıyordum. Bedenimin nefessizliğe daha fazla dayanamayıp yere çöktüğünü gördüm, el benden uzaklaştı ama bu sefer ayağımı bastığım toprak kabul etmeye başladı beni. Yavaş yavaş beni bataklığına doğru çekerken direnemedim ve bir külçe gibi gömüldüm.

"Cemre?" Uzaktan bana seslenen Kuvars'ın sesiyle göz kapaklarım aralandı.

Nefes nefese kalmış bir şekilde gözlerimi açarken elim hızlı hızlı göğsümü döven kalbimin tam üstüne gitti.

"Geçti," dedi Kuvars sessizce beni teskin etmek ister gibi. "Sadece bir kâbustu. İyi misin?"

Nefes almak için zorlanırken Kuvars sessizce yanımdan kalkıp bana bir su getirdi. Suyu içtikten sonra sakinleştim. Boğazımı sıkan o el hissi geçerken yeniden başımı yastığa koydum.

LALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin