18. Bölüm

55.1K 2.8K 1.3K
                                    


Yorumlarda buluşalııım 💃

İyi okumalar.

*
*

Yine de buradaydık. Onca kavgalar, onca tartışmalar, onca dürtmeler.. Hepsi geride kalmıştı.

Koray Abi ile Yeliz Abla'nın aşkı kazanmıştı.

Esra Teyze sanki kız istemeye değil de, kız vermeye gelmiş gibi kasılmıştı baş köşeye. Yelloz Vesile'den korumak için kocasını, evinin direğini, Yusuf Amca'yı ondan en uzak köşeye oturtmuştu.

İçten içe hoşuma gitmiyor da değil bu durum. Esra Teyze'nin en best gelini olurdum eğer bir gün beni de nüfuslarına oğullarının karısı olarak almaya karar verirseler.

"E hadi, yok mu kahveler?" Dedi Esra Teyze mırıldanma gibi gözükse de, Vesile'nin duyabileceği ses seviyesinde.

Artık huysuzlanma evresini geçmiş, kabullenişe başlamıştı belli ki.

"Anne," diye uyardı Koray Abi onu suratından asla silmediği aptal gülümsemeyle.

Ah Koray Abi, bende de var o gülümseme. Hem de kardeşin yüzünden.

"Yeliz, hadi kızım yapın kahveleri," dedi Vesile sanki Esra Teyze'yi hiç duymamış gibi.

Vesile'ye Vesile Teyze, Esra Teyze'ye Esra diyememem kadar garipti hayat.

Çocuklar anne babanın kopyası oluyormuş gerçekten. Annem ne kadar sevmiyorsa ben de en az onun kadar sevmiyordum şıllık kadını.

"Yağmur, Hazal siz de gidin kızım."

Anneme dönüp 'ciddi misin' bakışı attıktan sonra kulağımda hissettiğim nefesle irkildim.

"Yanlış kahveye tuz koymayın."

Suratımda ki olur olurmadık yayılan aptal gülümseme, daha da genişledi.

"Yok artık," dedim olabildiğince kısık sesle.

"Hayır yani, arada Kaan'a da yapayım falan dersin.."

Annemin bize olan dikkatli bakışlarını görünce öksürerek toparlandım ve suratımda ki aptal gülümsemeyi, şaka yapılmış da ona gülüyormuşum gibi gevşek bir gülüşe döndürdüm.

Duyamayacağı kadar sessiz konuşuyorduk, ama gözler kalbin aynasıydı sonuçta..

Yine de bu kadar çabuk yakalanmamalıydık.

"İlahi Kaan Abi, ahaha."

*
*

2 Saat Önce

"Kimse bana çikolata almam gerektiğini söylemedi anne! Nereden bileyim ben, sabır ya.."

Kaan'ın yükselen, sinirli sesi oturduğum salona daha da yaklaşırken hızla telefonuma bakmaya başladım.

"Git iki dakikada al gel işte Kaan, hadi annem. Çirkin bir şey olsa da olur." Esra Teyze'nin vurdumduymaz havası.

"Anne!" Koray Abi'nin uyarıcı sesi.

"Ay tamam be! Müstakbel kayınvalidene güzel çikolata götürürüz, sus!" Kapanış.

Üçünün de salona girmesiyle kafamı kaldırdım. Üçünün bakışları bana, benim bakışlarım da üçünde dolaşırken gülmemek için ayrı bir çaba göstermem gerekti.

Pembe Düşler Mahallesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin