Pembe Düşler Mahallesi

23. Bölüm

Bölümü bitirene kadar canım çıktı dostlar.

Geçen bölüm oy ve yorum az geldiği için sanırım isteksiz yazdım biraz. 🙄🙄🙄. Hani haberiniz olsun. Psikolojik baskı değil, yalnızca ama yalnızca bilmeniz için. Yorum yapmayı unutmayın yani, tamam mı canlarım 🥰

700w123 'e buradan bol bol teşekkür edebilirsiniz, cevap verme fırsatı bulamasam da sabahtan beri attığı tüm yorumları okudum ve bölümü bitirmem de belki farkında olmadan en büyük motivasyon kaynağım oldu. 🥳

*
*

Bir adama deli gibi aşık oldunuz mu hiç? Gece gündüz onu düşünüp, uyumadan önce rüyalarınızda onu görmeyi dileyecek kadar?

Eminim ki aranızda bunu yaşayanlar ve bana 'salak mısın sen' demeyecek olanlar var. Fakat bana destek çıkacak kimse olmasa da bu yeşil gözlü adamı delicesine sevmeye, her gün biraz daha kendimi onda bulmaya devam edeceğim.

Ne Tekin Abi'nin üstümüzde dolaşan şüpheli bakışları umrumda, ne de başkalarının öğrendiği zaman vereceği tepkiler.

Ben, onun tarafından sevilmediğimi düşündüğüm anlarda bile hiç aşkımı inkar edip başka erkeklerde teselli aramamıştım. Ben, aşkımı bile kendim için değil onun için itiraf etmemiştim.

Ben, hayatımda gördüğüm en güzel aşıktım! Ne güzel seviyordum, değil mi? Ah tamam, tezahürata gerek yok. Şşş, ne dedim ben az önce?

Tekin Abi kollarını göğsünde birleştirmiş dikkatli bir şekilde beni izlemeye devam ederken  -Kaan'ı izlemeyi bırakmıştı çünkü kendisi benim ona yaptığım gibi, gülümseyerek beni izlemiyor, dikkatini ısınma hareketlerine veriyordu- çok sevgili Hakan Dinçer burada da eksik kalmadı ve yanı başında duran futbol topunu Tekin Abi'ye fırlattı.

Tekin Abi irkilerek sanki bir rüyadan uyanırmış gibi uyandığında abimin huysuz huysuz söylendiğini işittim.

Şaşırdık mı? Asla.

"Tek şutta bacağını kırsınlar mı istiyorsun lan? Isınsana."

"Isındım ben, ısındım," dedi Tekin Abi hızlıca bozuntuya vermeden. Gözleri Kaan'a kaymıştı.

Sherlock Holmes musun be adam?!

"Gece biteli çok oldu, soğumuşsundur."

Fiko'nun sözleriyle Kaan gülmemek için dudaklarını birbirine bastırırken, abim kahkahayı koyvermişti bile.

Hakan Dinçer işte, bildiğimiz gibi..

Tekin Abi'nin bakışları şaşkınlıkla Fiko'ya dönerken olduğu yerde toparlandı ve sağlam bir küfür savurdu, ardından bakışlarını kendisine gülen arkadaşlarına çevirdi. "Gülmesenize lan. Burada konuşulacak konu mu bu amına koyayım?"

Zeliş'in kaşları çatılırken onun da bakışlarının bize döndüğünü hissettim. "Konu ne?"

Gaye'nin bakışlarını yerden kaldırmadığını gördüğümde, onun ilk kez böyle olduğunu fark ettim. Tamam normalde de böyle bir olayı göğsünü gere gere anlatmayacağını biliyordum ama bu sefer ki utangaçlığı başka bir boyuttaydı. Çok mahcuptu.

"Tekin gece bir kızlaydı, ondan bahsediyorlar," dedi Yeliz Abla bize kısa bir bakış atıp, olağan ses tonuyla.

Demek ki hanımcı Koray Abi anlatmıştı hemen, hain.

Fakat Yeliz Abla'nın da Gaye'nin utancının farkında olduğu belliydi, çünkü 'sorun yok' adlı bir gülümseme ile bize bakıyordu ve, Gaye'nin adını vermek yerine bir kız demişti.