Bölüm 14

3.8K 307 679
                                    

''Senin ne işin var burada?''

İnsanların dans odasına bekleme yapmadan girmesine rağmen Taehyung, kapıda Jin'in karşısında öylece dikilmişti. Odasında ve hatta kendisine özel olan Nyks'te bile Jin'i gördüğü yetmezmiş gibi, şimdi de hafta sonu onu gördüğü için bu durumu sorguladığı gözlerinden anlaşılıyordu.

Bu sırada Jin, böyle bir sorunun kendisine sorulmasını gülünç buldu. Zira dans kulübü kendi arkadaşı Hoseok'a ait bir yerdi. Yakın bir arkadaşı olarak buraya gelip gitmesi işten bile sayılmazdı. Taehyung ve Jimin'in buraya gelmesi, kendisine kıyasla daha anormal duruyordu gözünde. ''Bunu soran ben olmalıydım. Dans yeteneğini göstermeye falan mı geldin buraya?''

En az Taehyung'un bakışları kadar meydan okuyucu olan bu cevap karşısında Taehyung, vücudunu tamamen savunmaya alarak iki kolunu birleştirdi. Genellikle kollarını kavuşturup omuzlarını geriye verdiğinde özgüvenli bir duruşu varmış gibi duruyordu.

Jin onun şu anda tartışmaya hazır olduğunu görse de, arkadaşlarının gözleri kendi üzerinde olduğu için Taehyung'u kolundan tuttu ve dışarıya çıkarttı. Dün de tartışma halinde oldukları için arkadaşlarının yanında tekrardan onunla tartışamazdı. Yoksa sevgili oldukları konusunda yalan söyledikleri bariz bir şekilde ortaya çıkardı. ''Dışarı çıkalım, seninle konuşmam gereken bir konu var.''

Taehyung'un Jin'in bu sözünü dinlemeye pek istekli olduğu söylenemezdi fakat içeriye insanların doluşması yüzünden içerisi oldukça gürültülü bir hale dönmüştü. Bu yüzden dışarıda konuşmanın daha iyi olacağını düşündükten sonra Jin'in onun kolunu tutmasıyla beraber, dans odasının bulunduğu koridora doğru yöneldiler.

Dışarı çıkmalarının ardından Jin dans odasının kapısını kapattığında, bulundukları koridora sessizlik çökmüştü. Jin'in kendisine özellikle okul sınırları içerisinde, dokunma cesaretini gösterdiği için ondan önemli bir şeyler duymayı bekliyordu Taehyung. Eğer dikkate eğer bir şey söylemezse onu haşlayacağından emindi. ''Evet, dinliyorum?''

Jin, koridoru baştan sona tekrardan inceledi ve bulundukları yerde kimsenin olmadığına emin olduktan sonra konuşmaya başladı. Onları duyacak birisinin yanlarına gelmesinden korkuyordu. ''Bugün Namjoon dans odasına geldi ve bizimkilere seninle sevgili olduğumuzu söyledi. Daha doğrusu direkt olarak benimle konuşurken çocuklar da öğrenmiş oldular.''

Taehyung bu sırada etrafında yavaşça dolanmaya başlayarak içinden Namjoon'a küfretmeye başlamıştı. Hayatının her noktasında ona zorluk çıkarmadan kesinlikle duramıyordu. Yine de ona yeterince içinden bela okuduktan sonra Jin'in konuşmasına devam etmesi için kafasıyla onu onayladı. Bu işareti alan Jin, konuşmasına devam etti. ''Bizimkiler bayağı şaşırdılar tabii, dün sen üzerime öyle gelince. Bahane olarak duygularından emin olmak istediğin için bana kimseye anlatmamamı söylediğini söyledim. Üstelik ailenle tanıştığımızı da biliyorlar.''

Jin, Taehyung'un ona karşı bir şey demesini bekledi. Taehyung ne yapması gerektiğini düşündüğünden kendi düşünceleri arasında kaybolmuştu yine. Fakat Jin, ne yapmaları gerektiğini gayet iyi bildiği için Taehyung'u kendisine getirdi. Yapmaları gereken tek ama bir o kadar zorlu bir işleri vardı. ''Anlayacağın artık bana yakın davranmak zorundasın Taehyung. Eğer bizimkiler bir şeyden şüphelenir de olayın aslını anlarlarsa, Namjoon'un da eninde sonunda bunu öğreneceğinden eminim.''

Taehyung, Jin'in dediklerini dikkatle dinlerken Namjoon'un sahte sevgililiklerinden haberdar olma fikrini hiç sevmemişti. Onun işin aslını öğrenir öğrenmez direkt olarak ailesine yetiştireceğini biliyordu. Ailesi de onun böyle bir oyuna kalkıştığını öğrenirse, kendisini onlara kabul ettirme yolundaki girişimi tamamen sonuçsuz kalırdı. Bu olay sadece bir anlık olarak kalmazdı, bütün hayatını bile etkileyebilirdi. İlk önceliği kimseye çaktırmamak olduğundan Jin'le hemfikirdi. ''Bir işe kalkıştığımız için sonuna kadar gitmeliyiz artık.''

NIGHT CHANGES ~TaeJin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin