65. Bölüm

38.5K 2.3K 927
                                    

Keyifli okumalar🌸

___

Törenden sonra o soğukta Ata ile minibüs beklemiştik. Yağmur da yağmaya başlamıştı tabii. Ne kadar git direkt desem de bırakmış ve beklemişti. Üstüne bir de gizlice öpmüştü ayrılmadan önce.

Bende zaten eve gittiğim gibi yemek yiyip odama girmiştim. Annem bu duruma her ne kadar söylense de başka yapacak bir şeyim yoktu sonuçta. Arada provalara da ara verdiğimizden ezber için metinlere göz atıyordum.

Bu dönem olan maçlar bitmiş ikinci dönemdekilere de daha çok vardı. Saat erken olmasına rağmen gözlerim kapanırken telefonu dolabımın üstüne bıraktım. Gözlerim acımaya başlamıştı.
~

Kardelen'den

Stresle üstümü düzeltip aynada kendime baktım. Dün gece Eren mesaj atmış ve bugün için hazırlanmam gerektiğini söylemişti. Şimdi de bir kaç dakika sonra ondan gelecek olan mesajı bekliyordum.

Giymeyi sevdiğimden altıma çorapla birlikte siyah kalın kışlık eteğimi üstüne de beyaz kazağımı giymiştim.  Eteğin içine soktuğumda güzel gözüküyordu. Saçlarımı kendi dalgalı haliyle bırakıp fazla uğraşmış gibi gözükmemek için dokunmamıştım bile.

Camış: Geldim

Dün zorla evimin adresini istemiş ve önünden alacağını söylemişti. Başıma bir gelirmiş de ona kalırmış bilmem ne. Aklıma geldikçe ona sinir olurken çantamı ve montumu alıp kapıya çıktım. Annemle babam Allah'tan yengemlere gitmişti de o kadar detaylı sormamıştı kiminle nerede olduğumu. Gerçi yine sorarlardı ama yengem sağolsun üstelemelerine engel olmuştu.

Siyah botlarımı da giyip evden çıktığımda kapıyı açtığım gibi elimde telefonla ilgilenen Eren'i gördüm. Aynı anda çalan telefonumu duyup bana döndüğünde ben telefona bakmıştım. Arayan oydu. Baştan aşağıya bana bakarken bende çaktırmadan onu süzdüm. Siyah pantolon üstüne giydiği beyaz kazakla hoş duruyordu. Üstündeki montla da kendini tamamlamıştı.

Gerçekten bu kadar uğraşıyor muydu kombin yapmak için? Sanmıyorum.  Önüne ne geliyorsa onu giyiyordur herhalde. "Nerede kaldın be cadı?"

"Daha yeni mesaj attın Eren. Uçarak inmemi falan mı bekliyorsun?" Gülerek kafasını iki yana salladı. Yanıma gelip yürümem için işaret ederken beni şaşırtan bir şey söyledi. "Güzel olmuşsun"

"Sağol. Sen de orta hallisin işte" Şaşırıp bana dönerken inanamaz gibi bakıyordu. "Orta halli mi?" Kafamı salladım onaylarcasına. "Sen bana orta halli diyorsan körsün cadı"

"Ya ya aynen. Nereye gidiyoruz biz? Sen onu söyle bana" Omuz silkti. "Bir yere davetliyim. Seninle gitmek istedim gidiyoruz işte."

"Nereye ama? Hem niye benimle gitmek istiyorsun sen ya? Hayır fikrimi de sormadın ki hiç" Köşede durup taksi beklemeye başlarken esen rüzgarla üşümüştüm. Gözleri titreyen bana kaydığında kafasını salladı. " Giyersen eteği üşürsün cadı. Güzel olacağım diye hasta olacaksın haberin yok. "

" Ne? Güzel olmak için uğraşmıyorum. Uğraşsam da etekle olacak iş değil bu herhalde. Hem ben zaten güzelim" Egoyla ona bakarken gelen taksinin kapısını açtı. "Ha doğru. Tuna vardı değil mi güzellik diyen. Unutmuşum"

"Hiç unutmuş gibi değilsin maşallah" Kaşlarımı kaldırıp ona bakarken taksiciye bir yerin adresini verdi. Bizim okuldaki çoğu kişinin arabası varken ya da ailesinden kaçırır alırken onun taksiye binmesi şaşırtmıştı açıkçası. Bir kaç defa görmüştüm onu araba sürerken. Arkadaşları ile hikaye atıyorlardı instagrama. "Niye arabayı almadın?"

Basketçi |                                              Yarı Texting/ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin