LÂCİVERT | YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ♤ DİŞİ KURT

144K 7.6K 8.5K
                                    

Merhaba, lâcivert çiçeklerim. 

Uzun zamandır yoklama almıyor muşum? Akif Karancılar burada mı?

Kısa diyemeyeceğiniz kadar uzun bir bölüm oldu. Tüm ailenin sahneleri mevcut. 

Satır aralarını çiçeklendirin bakalım. 🌼

Okuduğunuz saati paylaşır mısınız?

22.09.2020

YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

DİŞİ KURT

DİŞİ KURT

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İsteksiz adımlarla karları ezerek verandaya doğru ilerlerken, Akif Karan kenetli elimizi montunun cebine koyarak üşümesini tamamen engellendiğinde içimde kabaran olumsuz düşüncelerin aksine yüzümde ansızın bir gülümseme peyda oldu. İnce düşüncesi karşısında içimde yepyeni bir huzur belirmiş, asık suratımdaki ifade yok olmuş ve huzursuzluğum dağılmıştı. Kalbimden taşan mutluluğumla parmaklarımı eline daha sıkı sardım. Boynumu geriye doğru kaldırarak yüzüne baktım. Dudakları hafif kıvrılmış, esmer suratındaki mimikler keyifli olduğunu belli edercesine canlanmıştı. Paylaştığımız her an daha da güzelleşiyordu.

Gri arabanın ön kapısı açılırken, soğuğun etkisiyle verdiğim kontrolsüz nefes belirgin bir buharla havaya süzülmüştü. Avuç içini baskılayan parmaklarımın uçlarını okşadı. Başını bana doğru eğerek, alçak bir tonda, "Gerilmesi gereken sen değilsin," diyerek beni rahatlatmaya çalıştı. Belli belirsiz başımı salladım. 

Onunla son karşılaşmamızın üstünden bir hayli zaman geçmiş olsa da beni itham ettiği her söz aklımın bir köşesinde mıhlanmış, bekliyordu. Telaffuz etmeye dâhi utandığım kelimeleri ardı ardına hiç tereddüt etmeden sıralamış, namusuma laf etmişti. Ona karşı saygı duymayı o gün bırakmıştım. Kesinlikle saygı duyulmayı hak etmiyordu.

Geniş omuzlarını saran, kırmızı kürkü ve yüksek topuklu, siyah çizmesiyle karları ezerek yanımıza ulaştı. Platin sarısı saçları omuzlarından düşerek göğsüne dağılmıştı. "Merhaba, Akif Karan," diyerek elini uzattığında beni görmezden gelişine takılmamıştım bile. Bakımlı elinin tutulmasıyla kirpiklerinin altından bana küstah bir bakış attı. Çok sürmeyen el sıkışmanın sonunda Akif Karan elini hızla çekmiş ve cebine koymuştu.

Resmiyetle onu yanıtladı. "Hoş geldin,"

"Hoş buldum," deyip bakışlarını aramızda dolaştırdı. "Siz nereden böyle?"

Ağzımın içinden mırıldandım. "Sana ne!?"

Tek kaşı havalanırken, "Anlamadım?" dedi.

KOYU LÂCİVERT SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin