Mavinin Maviyle Buluştuğu Çizgi

XXXI.

"Derince bir kaba, kırdığımız yumurtayla birlikte bir çay bardağı süt ile arzu ettiğimiz baharatları koyuyoruz."

İzlediğim videoyu dondurarak tezgahın üzerine hazırladığım malzemeleri, geniş kaba ilave etmeye giriştim. İnternette uzun süre yaptığım araştırmalar sonucunda, kahvaltı için yapabileceğim en makul tarifleri saptamış ve kolları sıyırmıştım. Hayatımda ilk kez büyük bir istekle mutfağa girmiştim bugün. Uyandığımda, Onat'ın evde olmadığını fark etmiştim. Benim için masanın üzerine bıraktığı notta öğlen olmadan döneceğini bildirmişti. Açıkçası bu notu bırakmış olması bile onun için bir şeyler yapma isteğimi tetiklemeye yeterdi. Ama bununla sınırlı değildi. Onat için bir şeyler yapmak istiyordum. Bu eve geldiğimden bu yana pek bir şeye yardımcı olduğum söylenemezdi. Madem evde kalmaya devam edecektim, tecrübesizliğimin arkasına daha fazla saklanamazdım. Üşengeçliğimden ötürü, yapamıyorum madem hiç yapmayayım mantığımla hareket etmiştim bugüne kadar. Oysa şimdi büyük bir hevesle, Onat için kahvaltı hazırlıyordum.

Aşk insana neler yaptırıyordu gerçekten.

Kendi kendime sırıtarak kabın içerisindeki karışımı çırptım ve ardından bir kenara hazırladığım tost ekmeklerini daha sonra batırmak üzere kabı bir kenara kaldırdım. Sırada sigara börekleri vardı. İşin aslı her ne kadar kolay gözükse de, benim beceri düzeyimin üzerinde bir yiyecekti bu. Yine de denemekten zarar gelmezdi. Daha önce izlediğim videoyu anımsamaya çalışarak marketten aldığım yufkaları tezgahın üzerine serdim ve bana eşlik etmesi için rastgele bir şarkı açtım. Britney Spears'ın Toxic şarkısı çalmaya başladığında, kendi kendime dans ederek yufkaları bölmeye giriştim. Aslında bu yemek hazırlama işi sandığım kadar kötü değildi. Hatta şu anda deli gibi eğleniyordum bile.

Sigara börekleri için hazırladığım harcı üçgen şekilde kestiğim yufkaların geniş kısmına yerleştirdim ve tıpkı sarma sarıyormuşum gibi düşünerek sıkıştırıp yuvarladım. Sanırım bir şeyleri sarmakta epey iyiydim. Sigara börekleri kalem gibi olmuştu. Kendimle gurur duyarak ellerimi çırptım.

"Annem görseydi benimle gurur duyardı," diyerek sesli düşündüm. Ardından içimi saran hüznü görmezden gelmeye çalıştım. Annem ne yapıyordu acaba? Onu merak ettiğim için kendime kızıyordum bazen. Çünkü onu da o hayattan çekip çıkarmak, benimle gelmesini sağlamak için elimden geleni yapmıştım. Oysa annem kalmayı seçmişti. Babamın yanında kalmayı tercih etmişti. Böyle zamanlarda ise bu düşüncelerimin acımasızca olduğuna kanaat getiriyordum. Annem yalnızca korkmuştu. Koskoca bir ömrü korkarak geçirmişti. Şimdi ne haldeydi acaba?

Şarkı değişerek yerini Bruno Mars'a bıraktı. Ben de silkinerek dikkatimi önümdeki yufkalara vermeye çalıştım. Bugün, hayatımın en huzurlu günlerinden biriydi benim için. Dünkü mutluluğum derin ve deliksiz bir uyku ile ödüllendirilmişti. Uyandığımda güneş günler sonra bulutları aşarak evimizin içine dolmuştu. Egzersizlerimi yaparken bile kendimi harika hissediyordum. Acaba Onat kahvaltı masasını gördüğünde ne diyecekti?

Sigara böreklerini sardıktan sonra Onat'ın doğrama yöntemi ile yeşil biber doğramış ve dolaptaki kışlık domates kavanozunu çıkarmıştım. Menemen kendi kendine pişerken ise ilk önce sigara böreklerini kızartmış, ardından tost ekmeklerini çırptığım karışıma bulayarak tavada kızartmıştım. Bu sırada parmağımı tava ile yakmaktan kurtulamamıştım.

Yanmış parmağımı suyun altına tutarken, az hasarla kurtuluğumu düşünüyordum. Hazırladığım şeyler enfes görünüyordu. Tatları hakkında henüz bir fikrim olmasa da, felaket denemeyecek kadar ağız sulandırıcı duruyorlardı. Umarım tatları da görünüşleri kadar güzeldir diye düşündüm.

Portakalları ikiye bölerek sıkmak üzere meyve sıkacağını çıkardığımda, en sevdiğim hareketli şarkılardan bir tanesi olan Shakira'nın Chantaje şarkısı çalmaya başlamıştı. Popomu iki yana sallayarak kendimce bir ritim tutturdum. Dans etmeyi severdim. Pek iyi bir dansçı olduğum söylenemezdi fakat bu benim dans etmeme engel değildi. Kafamdan uydurduğum hareketlerle portakal kabuğunu tezgahın üzerine bıraktım ve boynumu iki yana hareket ettirerek ellerimi çırptım. Kalçamı bir daire şeklinde kıvırdıktan sonra iki yana salladım, ardından kendi etrafımda dönerken ellerimi havaya kaldırıp dansözler gibi hareket ettirdim.