YENİ OKULUM

16. BÖLÜM ~ GİTMEK ~

Duyduğum alarm sesiyle gözlerimi açıp boş boş etrafa baktım sabahları erken uyanmayı sevmiyordum istemeye istemeye yatağımdan kalkıp yatağımı toplayıp odadan çıkıp banyoya girdim rutin işlerimi haledeip banyodan çıktım annemi mutfakta kahvaltı hazırlarken gördüğümde yanına gidip tombul yanaklarına bir buse kondurdum
"Günaydın Anne " gülümseyerek "Günaydın saat kaç geç kalacaksın hemen hazırlanıp doğru kahvaltıya hadi " itiraz etmeden odama girip okul formamı giydim hava soğuk olduğu için etek giymek istemiyordum ama zorunlu olduğu için istemeyerek giydim uzun çorapları dizime kadar geçirip saçlarımı taradım saçımı açık bırakıp üzerime hırkamı geçirip çantamla berber odamdan çıktım mutfağa girip babamın yanına oturup kahvaltı etmeye başladım saatte baktığımda 7:45 di geç kalmıştım resmen 8 de okulda olmama gerek bir kaç şey atıştırdıktan sonra masadan kalkıp " ben gidiyorum geç kaldım " diyip evden çıktım hızlı adımlarla merdivenlerden inip dışarı çıktım merdivenlere oturan yağızı görünce "Günaydın "dedim bana bakıp "sana da Günaydın " dediğinde

" okula gelmiyor musun " dedim sorduğum soru karşında sesiz kalmayı tercih etmişti neden cevap vermemiştiki? "Neyse Görürşürüz o zaman " diyip yürümeye başladım neyi vardı bunun bugün bana cevap bile vermedi caddeye çıkıp durakta bekleye başladım. Bir kaç dakika sonra otobüs gelince akabilimi basıp boş yere oturdum yağız kafama takılmıştı neden bana öyle davrandığını merak etmiştim ona karşı yanlış bir şey yapamışdım o zaman nedeni ne olabilir? Kısa süren yolculuk sonrası okulun durağında inip okula girdim
Sınıfa girdiğimde hoca hala gelmemişti en arkaya geçip Atakanın yanına oturdum Atakan benim geldiğimi fark edince elindeki telefonu kapatıp sıranın üstüne koydu " Günaydın " kaçamak bir bakış atıp "Günaydın " dedim ders edebiyat olduğu için kitap ve defterlerimi sıranın üstüne koyup Elifin oturdugu sıraya baktım yanındakilere konuşuyordu benim ona baktığımı fark edince eliyle gel işareti yaptı sıramdan kalıp onun oturdugu sıraya geçip yanına geçtim yanında iki kız vardı "Neber kanka " dediğinde gülümsemeden edemedim genelde kimse bana Knk vs. Bişey demişti " iyi senden "

"İy yani o değildi Ezgiyi tanıyorsunuz zaten ezgi bu sinem bu da ece bunlar benim en yakın arkadaşım yani senin gibi " sinem dedegi kişi elif gibi sarı saçları vardı ama Elifin ki gibi o kadar uzun değildi sinemin saçları açık sarıydı kısa saç modeli ona yakışıyordu ece dedigi kız ise uzun siyah saçlı hafif kilolu tamam kilolu yani ama abartılacak kadar degildi gözleri baya güzeldi ela renhine sahipti.

Ece elini bana uzatıp " Tanıştığıma memnun oldum ezgi aynı sınıftayız ama yeni tanışıyoruz garip ama olsun ben Ece eee elifin kankası kadar yakınsan benimde artık kankamsın demek "

"Ezgi ece sahiplenen biri yandın sen artık "

Sinemin dedgini anlamamıştım" nasıl yani "

" şöyle yani Ece ye haber vermeden kimseyle arkadaş olmasın hele ki onun nefret edigi biriyse hiç olamazsın Ne yaparsan onada söylemen lazım çünkü o gerçekten kanka dediği kişi onun herşeyi olur"

"Anladım "

"O zaman sıra bende ben sinem kısaca sen bana sim diyebilirsin eee Elifin kankası hayli hayli benimde olur bundan sonra bizimlesin bebeğim "

Elif sinemin lafını kesip "Ama bu kadar da olmaz yani hemen satıldım şuan hemen ilgi istiyorum hemen "

Kendi tutamayıp gülmem bir oldu Elif çok açık sözlü biri bir okadar da kıskanç sinem elerini Elifin yanağına koyup " cen Ezgiyimi kıskandın bakim ay ay yerin ben seni "

Bu kez kahkahalar boğuldum resmen Ece ise Elife bakıp " Ezgi kim ya kim yani kim " Elif mutlu olmuş gibi yapıp başını ecenin omzuna koyup

"Sanırım bu kadar yeterli " Ece bana bakıp göz kırtı " yani ayıp etin elif ezgi kim ki olsa olsa benim kankam olur demi ezgim "