Aglon Geçidi [YiZhan]

Bölüm 4

"İlgini çeken şeylerin tehlikeli olup olmadığını nasıl anlarsın?"

Genç adam duyduğu sözlerin soğukluğundan belindeki keskin şeyin soğukluğunu zar zor algılayabilmişti. Neredeyse tek adımlık mesafe ötesinde duran bedene geldi geleli ilk kez bu kadar yakından bakıyordu.

Aralarında ki boy farkı yüzünden Xiao Zhan hafifçe başını kaldırıp herhangi bir insanda daha önce hiç rastlamadığı renkteki gözlere bakma cesaretini gösterdi. Gözler karşınızda ki kişi hakkında onun bile bilmediği duyguları görmenizi, hissetmenizi sağlardı. Bazıları bunu ustalıkla gizlediğini düşünürdü fakat dilin söyleyemediği duygular kendini belli etmek için çok uğraşır ve en sonunda taşabilecekleri yerden kendilerini belli ederlerdi.

Belki de bu yüzden ağızdan çıkan sevgi sözcüklerindense tek bir bakış, dudaklarda başlayan yalancı gülümsemelerdense hissederek önce gözlerine yansıyan yavaş yavaş yüze yayılan bir tebessüm en güvenilir yerin gözler olduğunun kanıtıydı.

Genç adam karşısında ki gözlerde bir çok duygu görüyordu fakat tek bir duygu o kadar baskındı ki sanki sadece o varmış gibi gözüküyor, diğer duyguların önüne geçerek görülmesini engelliyordu.

Endişe.

Genç adam anlamıyordu. Elf kralının şuan kendisine bakarken gözlerinde ki bu endişe duygusu oldukça kafa karıştırıcıydı. 

Ay ışığı ile kapışırmışçasına parlayan bedenin sözleri sanki aralarında metrelerce mesafe varmış gibi uğultulu geliyordu genç adama. Kral olduğu için mi bu kadar yakışıklıydı bu adam? Xiao Zhan' ın tek düşünebildiği şey bu soruyken ne duyduğu ne de hissettiği soğukluk kendine gelmesine yetmemişti.

"Madem konuşmuyorsun, o zaman ben anlatayım sana  tehlikeyi anlama yöntemlerimi." 

Suyun, ateş böceklerinin ve gecenin sesi arka fonda çalan bir müziği anımsatırken konuşmuştu Elf kralı.

Genç adam konuşacak gücü bulamadığı için beceriksizce kafasını sallamakla yetindi.

"İnsanoğluna güvenmem. Çıkar uğruna yapmayacağınız şey yok. Savaş yanlısı biri olmadım çünkü savaşmaya değer görmedim. Şuan burada nefes alıyor olman bazı şeylerin değişmesini istememden kaynaklanıyor. Evet seni eğiteceğim, ileri seviyede bir okçu ve aynı zamanda iyi bir kılıç ustası olmanı sağlayacağım." genç adam biraz olsun gerginliğini atarken yeniden konuşan kral sayesinde attığı gerginliğin geri gelmesi uzun sürmemişti.

"Fakat önce sana güvenmemi sağlayacaksın."

Xiao Zhan anlam veremediği cümle üzerine sonunda bulduğu sesiyle konuşmaya başladı.

"Neden? Zaten buraya gelir gelmez kısa bir güven testi yapmamış mıydın?"

Elf kralının yukarı kıvrılan dudakları gözlerine ulaşmıyordu. Genç adam karşısındaki bedenin bu yüz ifadesiyle bile korkudan ne yapacağını bilemezken yüz ifadesine eklenen ses her şeyi daha da zorlaştırmıştı.

"Beceriklisin evet, ama bu  yine de güvenilir biri olduğun anlamına gelmez. Ben gerçek güvenden bahsediyorum, karşılıksız güven. Bunu sağlayan bir insan oğlu göremedim hayatım boyunca ama eğer sen bunu başarırsan işte o zaman gerçek eğitim başlar ve eğitimin bitince evine dönmene izin veririm."

"Eğer bu süre boyunca tek bir yalanını dahi yakalarsam," durdu ve eğilerek genç adamla suratlarını aynı hizaya getirdi.

"..işte o zaman ölmek hayatın boyunca istediğin tek şey olur."

Xiao Zhan son duyduklarıyla en başından beri buraya çağırılma nedeninin farklı olduğunu anlamıştı. Bedeninde hissettiği siniri sözleriyle kusmuştu.