iç çekiş.

354 61 6
                                    

ölüm aldığın her solukta. ölüm gözlerini kapattığın karanlıkta. ölüm uykuyla uyanıklık arasındaki o ince çizgide. kalp çarpıntısında, yer sarsıntısında, ölüm dalga seslerinde. her an, her yerde, ensende. bir zamanı, kaçışı, kurtuluşu yok. geri dönüşü, göz açışı, mucizesi yok. sen hiç solan çiçeğin tekrar yeşerdiğini gördün mü? ben görmedim. tekrar doğmak yok. bir araba gelir ve bedenine çarpar, ölüm işte bu kadar kolay. bir gece ansızın çöker bina, yer sallanır, her yer toz duman, ışık yok. kaçış yok. uykuda olsan kabusa dönüşür rüyaların. uyanmak yok. bir silahtan çıkan tek kurşun. kalbinin üzerinde belirsiz bir acı, zamanın yok. ciğerlerine dolan tonla su, karanlığa çekiliş. nefes almak yok. kirli bir elin boğazına dolanması, karnına saplanan sivri bıçak. ses çıkarmak yok. arkanda bıraktığın gözü yaşlı onca insan, sıcak yatağında habersizce uyuyan kedin, arasına ayraç koyduğun kitabın, çekilemediğin resimler, göremediğin yerler, sarılamadığın insanlar. pişmanlık siner göğsüne, geri dönüşü yok. sorma bana, ölüm kolay mı bu kadar? derin bir nefes. ölüm, sandığından daha kolay.

0211-

0211-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
leylâ ile mecburHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin