Bölüm 37

2K 101 541
                                    

Çoğu öğrencinin çoktan öğle arasına girip yemekhaneye doluştuğu vakitte Taehyung hala dersteydi. Amfiden belirgin bir şekilde sıkıntılı nefesler üflenirken birkaçı dersi dinlemek için bünyesini zorluyordu, birkaçı ise çoktan ders dışında başka şeylerle ilgilenmeye başlamıştı. Dersinin ilk yarısında uyumuş olan Taehyung ve diğerleri rol değiştirmişlerdi.

Tam bir rol değişikliği de sayılmazdı gerçi, Taehyung hala dersi dinlemek yerine sessizce etrafını gözlemliyordu. Sol elinde tuttuğu tatlı kahvesini ara sıra yudumlarken sağ eliyle kitap sayfalarının bir yere yığılıp kapanmaması için kitabın ortasını tutuyordu. Temas ettiği kitap elbette ders kitabı değildi, derslerde canı sıkıldığı zaman sürekli roman okurdu. Bu hareketi yüzünden birkaç hocası kendisine saygısızlık edildiğini düşünüp kitabını kapattırsa da, bundan vazgeçecek değildi.

Uzun geçen dersleri göz önüne alındığında, kitaptaki ya da hazırlanan slaytlardaki bilgileri salt bir şekilde anlatan hocalarının derslerinde bir sürü kitap bitirmişti. Bölümünü sevmediğinden değildi ilgisizliği, sadece umduğunu bulamamıştı. Hocalarını eleştirecek yetkinlikte birisi olamayabilirdi ama bir öğrenci olarak bir dersin nasıl olmaması gerektiğini, hocalarını göstererek işaret edebilirdi. İstediği bilgileri öğrenmek de böylelikle şahsına kalmıştı.

Tadını çıkarmak için yavaş yavaş içtiği kahvesi artık son demlerine kadar geldiğinde, olabildiğince yavaşlattı içimini. Uykusunun açılması için içmiyordu, tadını gerçekten bütün zerresiyle hissedebilmek için içiyordu. Normal zamanlarda pek kahve aldığı söylenemezdi, alsa bile uykusunu açmak için hızlı hızlı içerdi. Şimdi ise Jin'den gelen mesajlara yanıt verirken içiyordu, sanki karşısında o varmış gibi.

Telefonu bildirimlerden sürekli yanıp sönerken Jin kontrol etme amaçlı sürekli mesajlar gönderip durmuştu. Bu mesajlar bir raddeden sonra, Taehyung'un Jin'in dersi dinlemediğini düşünüp ona kızmasına bile sebep olmuştu. O kadar sıklıkla mesaj attığı için Jin'in kendi elleriyle dikkatini dağıttığını söyleyip, uykusunun zaten gelmediği konusunda onu ikna etmek için bir hayli çaba sarf etmişti.

Bu yaptığı aklına tekrar gelince gülümsemeye başladı tekrardan. Gözleri kitabının paragrafına kilitlense de, aklı orayı okumak yerine başka bir yere gitmişti. Dağılan odağını, kahvesini tekrardan içerek giderdiğinde gözlerini sayfanın son cümlesine dikti. Elini sıradaki sayfanın arasına koyup çevirmek için hazırlarken, bir türlü odaklanamadığı son cümlesini okuduktan sonra yavaşça sayfayı çevirdi.

Bu sırada ders hocası ''Dersin sonuna yaklaştığımız için hepiniz yorgun görünüyorsunuz, ilk yarıda daha canlıydınız. Sıradaki konuya geçmiyorum o zaman, bugünlük burada kalalım.'' dediği için kitabına devam etmesine gerek kalmamıştı. Hocalarının bu sözüyle birdenbire başını kaldıran öğrenciler aniden canlanıverirken, az önceki bitap düşmüş hallerinden eser kalmamıştı kimsenin.

Diğerlerinin aksine Taehyung hazırlanmak yerine ilk iş olarak Jin'e mesaj atmaya koyulmuştu. Sırasından kalkmadan önce telefonunu eline aldığında ona ''Benim mahkumiyetim bitti, artık özgürüm.'' diye mesaj attı. Ardından eşyalarını hızlı bir şekilde çantasına yerleştirdi ve bir askısını omzuna attı. Masasının üzerindeki kahvesini ve telefonunu tekrar eline aldığında, Jin çoktan ona cevap yazmıştı. ''Sadece kısa süreliğine olduğunu unutma, öğle arasından sonra bir dersin daha var.''

Amfi merdivenlerinden aşağı doğru inip sınıf çıkışına doğru yöneldiğinde telefondaki mesaja hala yanıt vermemişti. Jin'in bu mesajı gönderirken neredeyse keyifle güldüğüne emindi, dersi olduğunu hatırlatmayı hiç olmadığı kadar seviyordu. Üstelik gün içerisinde onun sadece bir dersi olduğu için, kendisinin bir kere derse girecek olmasını sürekli gözüne sokuyordu. Amacına ulaşıyordu da, bu yüzden onu daha fazla tatmin etmemek için cevap vermemeye karar vermişti. Fark etmeden dişlediği dudaklarını birbirinden ayırıp serbest bıraktığında, telefonunu çantasına attı.

NIGHT CHANGES ~TaeJin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin