Bölüm 1

116 4 1
                                    

" Güünaaydıın!"

Duyduğum cırtlak seslerle yavaşça gözlerimi araladım. Yaz tatilindeyseniz ve iki tane özürlüyle artık aynı evde yaşayacaksanız hayat gerçekten çok zor.

"Eda, Nehir  gidin başımdan ne işiniz var sabah sabah odamda ya!" diyerek yorganı kafama kadar çektim.

"Hadi benim gerizekalım, hadi benim aşkım kalk artık." diyen Nehir'e cevap vermedim.

" Vallahi buz gibi su dökerim üstüne ha!" dediğinde yavaşça doğruldum. Sabah sabah ne istiyorsunuz benden ya, bırakın da uyuyayım, vicdansız mısınız?"

Eda " Bana bak kalkmazsan vallahi seni şu yatağa bağlar makyaja boğar sonra da dışarda Bülent Ersoy diye gezdiririm ona göre" dediğinde ciddi olduğunu anladım. Makyaja karşı olmasam da fazlasına gelemiyorum ve bu işkenceye dayanabileceğimi zannetmediğimden kalkmak zorunda kaldım.

"İşte böyle. Hadi giy şunları bir an önce kahvaltı edip eşyalarını toplamamız lazım." diyen Nehir'e anlamadığımı belirten bakışlar attım.

"Edaların yazlığına İzmir'e gidiyoruz. Soru sorma ya da itiraz etme hakkına sahip değilsin. Yeni okula motive olmak için bir tatilin iyi geleceğini düşündük o yüzden kalk Yaso aşağıda kahvaltını hazırladı. Hemen ye ve bize yardım etmek için yukarı çık." dediğinde küçük kahkaha atıp banyoya ilerledim. Eski okulumuzda ettiğimiz kavgalardan dolayı şikayet edilmiştik, her zamanki gibi parayla çözebilirdik fakat babam ve Eda'nın annesi bizi  Acar kolejine yazdırdı. Disiplin almalıymışız ve eğitimimiz için daha iyiymiş. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra üzerime kızların verdiği kıyafetleri giyip aşağıya indim.

 Elimi yüzümü yıkadıktan sonra üzerime kızların verdiği kıyafetleri giyip aşağıya indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Oo Yasom döktürmüş yine" diyip yanağına bir öpücük kondurdum.

"Hadi otur ye evladım" deyince "Tamam tontişim" deyip kızları bekletmemek için hızlıca yemeye başladım. Yemeğimi bitirince telefonu kulağıma götürüp Harun'u aradım.

"Alo?"

"Harun naber?"

"Gece yine geleyim diyeceksen-"

" Birkaç dakikalığına gelsem?"

"Eğer babanın burada olduğunu sana söylediğimden haberi olursa beni öldüreceğini biliyorsun değil mi?"

"Ama çok özledim."

"Gece!"

"Tamam ya." diyerek telefonu kapattım ve arka cebime koyup odama doğru ilerledim. Babam uzun süredir önemli ve biraz tehlikeli iş adamlarıyla iş yapan bir adamdı. Ben de işlerini merak ettiğimden genelde sürekli burnumu sokuyordum ve kıl payı kurtuluyordum. Annemin ölümünün bu nedenlerden olduğunu anlamak zor değil. Annem ben 5 yaşındayken ölmüş onun hakkında pek bir fikrim yok o yüzden. Harun'a gelirsek o babamın sağ kolu yani en güvenilir adamı. Ondan az da olsa bilgi alabiliyordum fakat bir eylemde bulunup onu ele veremezdim bu yüzden sanırım uzun bir süre bu defteri kapatacağım.

Odama geldiğimde kızlar çoktan bavulları hazırlamışlardı. Tabi ki beni bekleyeceklerini düşünmemiştim. Aksi halde beni bekleselerdi 2 güne anca hazırlardım bu üşengeçlikle.

"Sonunda teşrif edebildiniz hanımefendi" dediklerinde gülümsedim. Bavulları indirmesi için kapıdaki görevlileri çağırdım. Her şeyi kontrol ettikten sonra Eda'nın arabasına bindik.

"Bir hafta için sizce de çok eşya almadık mı?" diye bir soru yönelttim.

"Sanmıyorum bence yeteri kadar aldık" dedi Nehir.

" Bugün annemle konuştum. Karşımızdaki yazlığı bizim yaşlarımızda üç erkek kiralamış sanırım."

"Yani?" dedim.

"Ne yanisi kızım tanışırız işte, hem onlar da 1 hafta kalacakmış. Şu bir hafta içinde yabanilik yapma da eğlenelim güzelce. Bir daha nerde karşılaşacağız zaten." dedi Nehir.

" Aynen. Baktık onlarda iş yok dost canlısı değiller, benim orda bir sürü tanıdığım var onlarla tanıştırırım sizi." dedi Eda.

" İyi madem" deyip kulaklığımı kulağıma taktım ve göz kapaklarımı yavaşça uykuya teslim ettim.

Eda'dan

"Amma uyudunuz be. Geldik geldik kalkın hadi." Gece

"Ne ara geldik ya gözümü daha beş dakika önce kapadığıma yemin edebilirim." deyince gülmeye başladım. Nehir hala uyuyordu. Geceyle biz bavulları aşağıya indirip eve taşıdık. O içerideki koltuğa tüm ağırlığını bırakınca bende gidip arabadaki Nehir'i uyandırdım. Eve girerken karşı evdekiler dikkatimi çekti. Üç çocuk oturmuş bize bakıyorlardı. Sanırım bunlar şu yeni kiracılar olmalıydı. Pek soğuk bir tipleri yoktu aslında baya maşallahları var hfsjfhkfj. İçeri girene kadar gözlerini ayırmadılar ve bu biraz rahatsız etti. Nehir uykulu adımlarla Geceyi gözüne kestirip üstüne atladı. Gece

"Beni yatak sandın herhalde kalksana lan üzerimden ayı!"

"Of Gece uykum var sus" Gece

"Ulan sabah da benim uykum vardı ne oldu hoşuna gitti mi uyandırılmak." deyip elindeki buzlu sudan birkaç damla sırtına döktü. Suyun bedeniyle buluştuğu sırada çığlık atarak uyanan Nehir, kaçan Geceyi yakalamaya çalışırken bende kahkahalarla içeri gidip yemek hazırlamaya başladım.

Nihayet kavgalarını bitirip eşyaları yerleştirmeye başladıklarında bende sofrayı kurdum. Öyle acıkmış olacaklar ki hızlıca bitirip sofraya koştular.

"Oh Eda valla sende olmasan ne yapardık. Eline sağlık." Nehir

"Çok güzel olmuş her şey eline sağlık balım. Ee ne zaman çıkıyoruz dışarı?"

"Afiyet olsun afiyet olsun da bugün çok yorulduk bence yarın bir şeyler yapalım." Gece

"Aynen Nehir yarın yaparız."

" Bu arada şu yeni çocukları gördüm. Ben Nehir'i almaya gittiğimde eve girene kapar röntgenlediler resmen." dedim ve keşke demeseydim, Gece korkutucu bakışlarını atmaya başladı.

" Ne demek röntgenlediler!?"

"Sakin ol kanka ya bakmışlar işte biz olsak biz de bakardık yani sinirlenme hemen kuzum" dedi Nehir ortamı yumuşatmak için. Gece

"İyi neyse hadi şurayı toplayalım da yatalım bir an önce"

"Tamam" deyip toplamaya başladık. Odalarımıza çıkarken Gece'nin gözü karşı eve takıldı.

"Bence senin tanıdıklarla kaynaşmalıyız ha ne dersin?" deyip güldü. Yanlarındaki üç kıza bakıp sevgilileri olduklarını anlamak pek zor değildi. O kızlarla boşuna kavga etmemek için Gece'ye onay verip odalarımıza dağıldık.

Yeni BaşlangıçlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin