6. Bölüm: "Kalp"

63.8K 3.9K 1.5K
                                    

Nf; The Search

🕯️

Çaresizlik, dört duvarın arasına sıkışıp kalmak gibiydi. Ve o dört duvarın arasında delirmekti. Ne yapacağını bilememekti. Ne yapacağını bilememek ve bulduğunuz ilk çareyi iyi veya kötü olduğuna bakmaksızın tutunmanızdı.

Dakikalar önce yaptığım anlaşma sonrası, revirde ki masamda oturmuş düşünüyordum. Ne olduğunu ve bundan sonra ne olacağını düşünüyordum. Paraya ihtiyacım vardı ama sırf para için bunu yapmaya değer miydi bilmiyordum. Bildiğim tek şey vardı oda çaresizdim ve bana sunulan o anlaşma çaresizliğime çare gibiydi.

Düşünce denizimin hırçın dalgalarında boğulacağımı hissettiğim de, daha fazla düşünmeyi bırakmaya çalıştım. Ama kafamda dönüp duran düşünceler beni öldürmeden yok olmayacak gibiydi.

Koltuğun başlığına yasladığım kafamı kaldırdım ve masanın tam ortasında duran defterimi aralayarak bana söylenen isme bakındım. -Talha Barbaros son kontrol- diye aldığım notu okurken, bir yandan da içimden 'umarım yaşıyorsundur' diye geçirdim.

Defterimi kapattıktan sonra revirden çıktım. Bulunduğum katta bir gardiyan olsa da ondan yardım istemedim. Şuan Ali hariç bana kimse yardım edemezdi. Önce Ali'yi bulmalı ardından Talha denilen mahkumu bulmalıydım.

Gardiyanların odasının bulunduğu kata indim ve koridorun hemen başında ki odaya kapıyı çalmadan girdim. Burası mola veren gardiyanların dinlenme odasıydı ve tam tahmin ettiğim gibi Ali buradaydı. Bir elinde telefonu diğer elinde çiğ köftesi vardı. Telefondan ne izliyorsa artık o kadar dalmıştı ki benim içeri girdiğimin farkında değildi. Elinde ki çiğ köftesinden koca bir ısırık alarak irice açtığı gözleriyle telefona baktı ve kafasını geriye atarak kahkaha attı. Ne izlediğini merak ederek hala benim geldiğimi fark etmeyen arkadaşımın yanına ilerledim ve başında dikilerek telefonunun ekranına baktım.

"Tom ve Jerry mi?" Diye sordum kaşlarımı kaldırıp hala gülmeye devam eden arkadaşıma alayla bakarken.

Sesimi duyduğunda irkildi. "Ödümü kopardın Gece," çiğ köftesini tuttuğu elinin baş parmağı ile damağını yukarı iteledi.

Yayıldığı iki kişilik koltukta yanına sıkışarak oturdum. Hayvan oturmama aldırmadan aynı şekilde durmaya devam etti. Gözlerimi devirdim. "Kay azıcık," bir kaç saniye bana ters ters baktığında aynı şekilde ona baktım. En sonunda pes edip biraz kendini toparladı.

"Yarım saatlik mola zevkim var niye sıçıyorsun içine?" Diye sordu, ardından burnundan sıkkın bir nefes verdi. "Tuvalet koridorun sonunda Gece." Diye homurdandı.

"Gideyim ben o zaman?" tek kaşımı kaldırarak omuzumun üzerinden ona baktım.

Yüzüme bile bakmadan elinde ki çiğ köftesinden büyük bir ısırık aldı. Omuzlarını umursamazca silkti. "Git."

Bir süre beni yok sayan arkadaşıma baktım. Onun beni sevdiğini bilsemde kalbim tavrına karşı büküldü. En sonunda bakışlarımı ondan çekerek ayağa kalktım gitmek için ama ayağa kalkmamla, Ali'nin beni bileğimden tutup koltuğa çekmesi bir oldu. "Bekle şu bölüm bitsin,"

MAHKUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin