Continuing✴
129 stories
Leyla ile Karabağırlı by alraganinsahibesi
Leyla ile Karabağırlı
alraganinsahibesi
  • Reads 828,838
  • Votes 60,111
  • Parts 43
Seha Bey bir ayağını öne atıp ona dengesini vererek şöyle bir durdu. Leyla'yı kısacık üstün körü süzdü. Rahatsız eden bir bakış değildi ama olmasa da olurdu yani. Leyla neler oluyor diye düşünüyordu. "Küçüksün." dedi adam, burnunu çekti. "Gözüm de tutmadı pek seni. Biraz büyü. Bakalım hale yola gelecek misin..." Leyla'nın gülümsemesi soldukça soluyordu. Gözü tutmamıştı madem gelin odasına ne diye sokmuştu bu herif onu? Hale yola gelmek ne demekti? Ah bir eski Leyla olabilseydi ona hali de yolu da gösterirdi ama kaç gündür yaşadıkları onu bitap düşürdüğünden karşılık vermek için laf gelmiyordu aklına. "Eğer aynı yastığa baş koyasım gelirse, haberin olur. Sana söylerim." dedi adam. Leyla'nın gülüşü tamamen düştü bu sefer. Ne ince düşünceli adam! Ya habersiz gelse ne olurdu?! "Ama ben bunu yapmazsam eğer, sen aşkımdan ölsen bile bana gelmeyeceksin." ••• -Yaş farkı içerir- ~hikâyemiz 1989 yılında başlamaktadır~
MÜLHEMDEKİ GÖLGE by rarbezrh
MÜLHEMDEKİ GÖLGE
rarbezrh
  • Reads 8,105
  • Votes 413
  • Parts 25
Tenime değen iğneler bir bir verdiğim sözleri göğsüme kazırken, içimde tarifsiz bir burukluk vardı. Aklımdan hiç çıkmayan sorular zihnimin içinde bir zehir gibi yayılıyordu. Uzun kirpiklerin, gül dudakların.. Dudaklarının hemen sol üstüne yerleşmiş küçük ben, Ölmek istediğim mezarlık, nabzının attığı yer. Saçlarının arasına karışmış deniz dalgaları.. İki gözüm, Göğsüme kazıdım seni. Yaşanmamışları unutmamak için çizdim bütün zerreni. Yasla başını göğsüme, saç tellerin dağılsın kalbimin üzerine. Nabzın nabzıma değsin.
Gölgesiz (Pukka Yayınları Aracılığı İle Kitap Oldu)  by Ssibellasibell
Gölgesiz (Pukka Yayınları Aracılığı İle Kitap Oldu)
Ssibellasibell
  • Reads 1,397,096
  • Votes 17,904
  • Parts 6
"Benim adım yok Narin, gölgem yok, ayak izim yok." dedi umutsuzca. "Olsun!" dedim omuz silkerek. Onun aksine umarsız çıkıyordu sesim. "Adını dilim zikretmese de kalbim senin adınla çarpar..." dedim üzerine basa basa "Olmasın ayak izin ben kokundan anlarım geçtiğin yolları..." diye devam ettim sözlerime. İkimizde kilitlenmiş gibi birbirimizin gözlerine bakıyorduk. Sesim o kadar netti ki, kısık sesle konuşuyor olmam bile anlaşılmaz gelmiyordu. "Varsın olmasın gölgen benim gölgem ikimize de yeter!" dedim kararlılıkla. BU HİKAYE TAMAMEN KURGU OLUP KİŞİ VE KURUMLAR HAYAL ÜRÜNÜDÜR. Kitap tasarım: birkadehsevgi- Tanıtım tarihi: 21.02.2021 Yayınlanma tarihi: 21.09.2022
SARKAÇ by Maral_Atmc6
SARKAÇ
Maral_Atmc6
  • Reads 9,259,155
  • Votes 391,973
  • Parts 21
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına sokulur." Saka ve Sanrı'da tanıdığımız Gurur ve Farah'ın hikayesi. SVS'den bağımsız bir kurgu olduğu için Sarkaç'a başlamak için önce Saka ve Sanrı'yı okumanıza gerek yoktur.
AŞKIN DIŞAVURUMU by authormishel
AŞKIN DIŞAVURUMU
authormishel
  • Reads 647,785
  • Votes 45,335
  • Parts 31
MAHALLE İnsanın hayatında kimi anlar vardı ki, bir dönüm noktası ya da sıfırdan başlangıcı olabilirdi kişinin. Tek bir durum, tek bir mekan ya da tek bir insan yeterdi. Ve tek bir duygu. Kızgınlık olabilirdi, kırgınlık belki de. Kimi zaman mutluluk seni sıfırdan, yeni bir insan etmeye yeterdi. Fakat en çok aşk, dönüm noktası olabilirdi bir insanın. Nefretle başlamış, bir aşk. "Senin aklınla bir daha kuyuya inersem o kuyuda öleyim inşallah!" tek bir nefeslik kadar susup devam etti sonra. "Bula bula boynunda zincirle gezen sokak köpeğini mi buldun bana?" Tibet durdu. Adımları bir bıçağa rastlamış gibi kesilirken göğsünü yoklayan o kırgınlıkla henüz yeni tanışıyordu. "Tutku! Tutku! Tutku! Ne var? Adımı mı ezberliyorsunuz?!" dediğini işitti. Adının Tutku olduğunu ancak öğrendiği kız ondan gittikçe uzaklaşırken, son bir kulakla, zorlukla duydu sesini. "Bir daha bana boğazında zincirli bir köpeği layık görecek olursan, eve gelmeden önce bir barınağa uğrayıp sana köpek alacağım."
ZAMANSIZ SEVGİ by Derunimeyus
ZAMANSIZ SEVGİ
Derunimeyus
  • Reads 834,125
  • Votes 30,807
  • Parts 45
"Tüm gökyüzünü gözlerine taşımışsın. O maviliği bazen kara bulutlar örtmüş, bazen sağanak almış; hiç utanmadan akmış gözlerinden bir bir..." "Sana herkes kıymış ama sen kimseye kıyamamışsın. Nefret edenlere inat hep daha çok sevmişsin. Her yürümeye çalıştığında düşmüşsün. Sana çelme takanlar düştüğünde de, onlara el uzatan yine sen olmuşsun." "Sen, senden nefret eden bu koca gökyüzünü, hiç gocunmadan gözlerine sığdırmışsın. Yağmurun en ufak bir damlası bile kimseye değmesin diye hem de..." Gelecekten şimdiye uzanan ince bir ip... Bir gece, gördüğü bir grup adamın hayatını değiştireceğini bilemeyen bir kadın. Zamanın acı gerçeği karşısında imkansızı oldurmaya çalışan bir adam. Kapı aralandı, gelecek göründü... İki farklı zaman, iki farklı insan. Ve bundan doğan bir aşk. Zamana karşı verilen bir mücadelede kazanan kim olur? Zaman mı yoksa aşk mı? Burası, zamanın hiç görmediğiniz yüzü. Akrep ve yelkovanın, dakika ve saatin çok ötesinde... Burada, zaman hakkında bildiklerinizi unutun. Buradasınız. Zamanın durduğu o noktada.
Ederlezi by profeysinil
Ederlezi
profeysinil
  • Reads 1,813,940
  • Votes 83,510
  • Parts 44
"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki? Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durumdan şikayetçi değildi. Binbir gece masallarındaki gibi karanlıkta başlayıp aydınlıkta son bulan gece buluşmalarıydı bunlar, ve nedense gizli kalmasını istemiştik. Oysa ortada gizlemeyi gerektirecek bir şey yoktu, onca gece yanımdaydı fakat elim onun eline bile değmemişti. Biz sadece konuşuyorduk... Sadece konuşuyorduk ve sanırım tüm sorun buydu. Belki konuşmak yerine sevişseydik bu kadar kök salmazdık birbirimize. Ben bile anlatacak bu kadar çok şey biriktirdiğimden habersizdim. Konu konuyu, kapı kapıyı açıyor ve konuştukça söylenecek daha fazla söz açığa çıkıyordu aramızda. Bazen attığımız kahkahalar duyulmasın diye ellerimizi ağzımıza kapatmak zorunda kalıyorduk. Bazense Elif mutfağa inip gizlice yiyecek bir şeyler getiriyordu ikimize. Biri duyar diye ekmeği bile sessizce böldüğüm, çocukluğumdan bile daha çocuk olduğum, hayatımda ilk kez bir kadının yüzünde kaybolduğum gecelerdi. Bir erkeğin neden binbir gece boyunca masal dinlemek isteyebileceğini ilk kez o gecelerde anladım. Ve tarihteki onca adamı eline kalem almaya iten, tüm bunları bana yazdıran şeyi ilk kez o gecelerde buldum. Bazen bir kahkahanın ortasında, bazen birbirine çarpan iki bakışta, bazense saçını kulağının arkasına sıkıştırmasını izlerken ansızın beliriveren o sızıyı... İçimdeki edebiyatı uyandıran bir ağrıydı bu. İnkâr edip kaçsam da, durup kapılsam da gözlerine bakarken hissettiğim gerçek hiç değişmiyordu. Elif bir Balkan ağıdı gibi göğsümde büyüyordu."
Kanıkara by alraganinsahibesi
Kanıkara
alraganinsahibesi
  • Reads 360,801
  • Votes 27,245
  • Parts 31
Yarkıyısı'ndan tanıdığımız Memed'in hikâyesidir 🌿 Kara Memed'di o, bileği bir kütük kadar kuvvetli, bakışı bir demir kadar sert, sözü hükümdü. Memed sarışındı ama ona gözünün karalığından Kara Memed derler, belki de öfkesinin karanlığından... Ve Memed, hiç görmediği, adını bile bilmediği bir kadına sevdalıdır. Ve bir kış gecesi, kapısı çalınır, evine ve ömrüne bir ateş düşer.
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR by ceyzabel
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR
ceyzabel
  • Reads 797,198
  • Votes 60,631
  • Parts 54
"Ve unutma Zümrüt; tüm çiçekler yavaş yavaş, kırmızı güller çabuk solar." *** 1980 yılının Mayıs ayında, Dilektaşı Mahallesi'ndeki aylardır boş olan daireye genç bir adam taşındı. Tek başınaydı, bir karısı veya çocukları yoktu. Kimseyle konuşmazdı ve soğuk çehresi, tenindeki yanığa benzer farklı renkte izleri, şüpheli hareketleri nedeniyle kimsenin de onunla konuşmaya niyeti pek yoktu. Mahalleli, bu suskun ve gizemli adamın dönemin şartlarını da göz önünde bulundurarak bir Amerikan ajanı olduğuna karar vermişti ve adama kendi aralarında 'Dilsiz Ajan' diye sesleniyorlardı. Zümrüt Ayten Özsoy ise henüz yirmisine yeni basmıştı. Altı çocuklu bir ailenin ikinci çocuğuydu. Hayat hakkında bilgisi bu aileyle ve bu mahalleyle sınırlıydı. Liseyi yarıda bırakmak zorunda kalmıştı, hayata en büyük kızgınlığı da buydu. Hayallerini baltalayan şey yoksulluk ve yoksulluğunun sebebi ise başlarındaki sorumsuz babalarıydı. Çoğunlukla bu kalabalık mahallenin cıvıltısında ömrünün çürüyeceğini ve ailesine rağmen yapayalnız öleceğini düşünürdü. Onun için hayat, ışıltılı bir oyun sahnesiydi ve bu sahne, akşam babası eve geldikten sonra perdelerini kapatarak karanlığa bürünürdü. Ve bir gün Dilsiz Ajan nihayet konuştu. Zümrüt Ayten Özsoy ise hayallerine çok yakın olduğunun henüz farkında değildi. (30.03.2021)
Elma Ağacının Altında by sloaneraine
Elma Ağacının Altında
sloaneraine
  • Reads 314,800
  • Votes 23,308
  • Parts 51
"Sevmeler emek ister, sen benim emeğimsin." 🌿 Eski dönem köy kurgusudur.