Gül İmparatorluğu (Tamamlandı)
  • Reads 88,873
  • Votes 8,014
  • Parts 57
  • Reads 88,873
  • Votes 8,014
  • Parts 57
Complete, First published Apr 29, 2019
"Doğum günün kutlu olsun, gül güzeli." Gördü mü? Panikle arkamı dönüyorum, uzaklaşan sırtını buluyorum. Gördü mü yoksa tamamen tesadüf mü, bilemiyorum. Sormak istiyorum, soramıyorum. Öyle, beni bilir gibi seslenme diyemiyorum. En azından kuru bir teşekkür etsem, edemiyorum. Babam gibi sesleniyor, sonra babam gibi sırtını dönüp gidiyor.

Mete Dilmen, düşündüğümden de tehlikeli çıkıyor. Ben savaşçı beklerken, o bana işçi gönderiyor. İmparatorluğun terk edilmiş sarayının tam yanına ilk tuğlayı dikiyor.

***

Hem gülümseyeceğiniz, hem gözlerinizi dolduracak naif bir strateji oyununa davetlisiniz, Gülce ve Mete'nin hayatlarının tam ortasına! Bazılarınız ben bu oyunu küçükken oynamıştım diyecekler, bazılarınız ise bu oyunu hala her gün oynadığını söyleyecek. İkisi de doğru, biz bu oyunu küçükken ekranlarda büyürken günlük yaşamımızda sık sık gördük. Hepimiz eşi benzeri olmayan oyuncularız aslında. Hepimizin heybesinde varsayımları, olasılıkları ve stratejileri var. Önemli olan bu stratejilerin yanında, onlar uğruna yok sayılamayacak kadar değerli bir kalp taşıdığımızı da unutmamak. Bunu söylerken sadece kendimizinkini değil karşımızdakinin kalbini de kastediyorum, elbette. Neyse bu kadar gevezelik yeter, sizi artık Gül İmparatorluğu'na alalım! Mendillerinizi hazırlarken içlerine bir tane de pullu olanlardan koymayı unutmayın. Sadece göz yaşlarınızı silmek için değil kınada sallamak için de lazım olacaklar :)

***
http://open.spotify.com/user/31qkhp7klkplruaqei6whna2pcqu/playlist/0rgFHEJzcSmene3AS04KG4 

***
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Gül İmparatorluğu (Tamamlandı) to your library and receive updates
or
#15hayaller
Content Guidelines
You may also like
Buselik by BasakKiziltan
33 parts Complete
Merhaba, Buselik benim ilk romanım. Yıllar önce Hayal mahsulleri forum'da yazılmaya başlandı daha sonra ise Önce Kitap ve Postiga Yayınları aracılığı ile siz okurlarla kitap halinde buluştu. baskılarımızı kısa zaman da tüketen tüm okurlarımıza buradan yeniden teşekkür ederim. Buselik'i okuyanlar bilir devamı gelecek diye söz verdim. Yakında ise Buselik'in devamı Aksiseda siz okurlarla olacak. Sevgilerimle, :) Buse ve Berke... iki yaralı yürek. Acılarının arkasında duracak kadar güçlü, ama sevgiye aç ruhlarının ihtiyaçlarına susamış iki insan. İlk aşkından itibaren yaşadığı hayal kırıklıklarını, boşandıktan sonra kızıyla yeni bir hayat kurmak için ardında bırakarak Göcek'te kendine bir cennet yaratan Buse... Hayatını kurduğu yanlışın üzerinde ancak sorumluluklarına sarılarak durabilen Berke... Bu iki roman kahramanını bu kitapta okumak size yetmeyecek! Biliyoruz, devamını okumak isteyeceksiniz. Biliyoruz, bu romanın böyle bitmemesi gerekiyordu. Kahramanlarımızın mutluluğuna biraz daha şahit olmak isterdiniz, biliyoruz. Neyse ki yazarımız da bunu biliyor, Buselik'i yazmaya devam ediyor. Buse sarsılmış yıkılmış bir vaziyette kalmıştı. "Aldattım... Seviştim... Uyudum..." kulağında hâlâ bunlar çınlıyordu. Bir de küstahlığa bak! Her şeyin tüm sorumluluğu onun üstüne yıkmıştı ilişkileri konusunda. "Sen bizim yolumuzu belirle..." İnanamıyordu şu an yaşadıklarına, hissettiklerine inanamıyordu... O bir anda sinirlenen, bir anda parlayan, bir anda gülen, mutlu olan cıvıl cıvıl hayat dolu kız gitmiş yerine sanki dünyanın en sakin insanı gelmişti.
You may also like
Slide 1 of 10
SESSİZLİK SENFONİSİ cover
YILIN BULUŞMASI cover
Leyla ile Karabağırlı cover
BENİ AŞKA İNANDIR cover
(+18)Seks Hikayeleri cover
Gelinciğin Şarkısı cover
Yılanın Kızı  cover
Babacık'ın Minik'i cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
Buselik cover

SESSİZLİK SENFONİSİ

1 part Complete

Bir adam; yüreğinde yalnızlık ve ruhu siyahlara mahkûm... Dünyaya karşı duran ama yüreğine mağlup olan... Her şeye sahip olan bir adam Yusuf Turan Miralı... Bahar kokulu, kırmızı bir kadın yüzünden yitirebilir miydi eşsiz mantığını, şanını, şöhretini, dostunu? Bir kadın; İstanbul kadar kalabalık, İstanbul kadar hüzünlü ve aşk kadar kırmızı... Aza tamah eden, dili aşk şarabını hiç tatmamış, gözlerindeki ırmaklara ruhunu saklayan Hale Soydan... Her şeyin fazlasına sahip gibi görünen, siyahlara bulanmış bir adam yüreğini adayabilir miydi? Farklı yüreklerin, farklı dillerin ve farklı yaşamların ortak notasıydı aşkları. İmkânsızlıkların can bulduğu ateş kadar yakıcı, su kadar duru bir masal... Kocaman bir adamın, ufacık bir kadına muhtaç olması mıydı aşk? Ateş, suya dokunabilir miydi peki? Su, ateşe can verebilir miydi? Ateş ve su birbirlerini tüketmeden bir arada kalabilir miydi? Tüketen, yaralayan, eşsiz melodilerle taçlandırılmış bir ateş kadar yakıcı ve su kadar şeffaf bir aşk... İmkânsız bir aşkla bestelenmiş, duyulmamış bir senfoni... Kırmızı ile siyahın Sessizlik Senfonisi.