ESİR
  • Reads 9,891,646
  • Votes 480,458
  • Parts 69
  • Reads 9,891,646
  • Votes 480,458
  • Parts 69
Complete, First published Sep 28, 2019
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. 

Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı.

"Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım.

"Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim.

"Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum.

"Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı.

"Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim.

"Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı.

"Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek.

Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım.

"Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu.

Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add ESİR to your library and receive updates
or
#5romance
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
34 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
İNDİRİLEN DİN Mİ ? UYDURULAN DİN Mİ  ?[Tamamlandı] by MSD4921
199 parts Complete
Akıl, Göz Gibi, Din Bilgileri de Işık Gibidir. Göz, Işık Olmadıkça, Karanlıkta Görmez. Göz, Karanlıkta Görmediği Şeylere, Yok Diyemez. Akıl da, Mânevîyatı, Fizik Ötesini Anlayamaz. Aklımızdan Faydalanmamız İçin Allahû Teâlâ, Din Işığını Gönderdi. Göz, Işık Olmadan Karanlıkta Cisimleri Göremediği Gibi, Din Bilgileri Olmadan da Akıl, Mânevî Şeyleri Anlayamaz. O Hâlde Akıl, Din Işığı ile Ancak Mânevî Şeyleri Anlayabilir. Ölen Kimse Acı Duyar. İnsan, Rûhu Sayesinde Ayakta Durur. Aklı, Düşüncesi, Rûhu Sayesinde Vardır. İnsanın Vücûdu, Bir Marangozun Âletleri Gibidir. İnsan Ölünce, Âletleri Olmadığından, Rûh Bu Âletlerle Bir İş Yapamaz. Ancak Yine de Rûh Ölü Olmadığı İçin Gider-Gelir, İnsanları Tanır. Hattâ Evliyânın Rûhları İnsanlara Yardım Eder. Bu Yardım Etmesi Dünyâdaki Bedenindeki Âletlerle Değildir. Allahû Teâlâ, Rûhlara Âletsiz de İş Yapma Özelliğini Vermiştir. Vefât Eden Hızır Aleyhisselâm'ın Rûhu Çok Kimseye Çeşitli Yardım Yapmaktadır. Bir Kimseye, Başkasının Bütün Organları Takılsa, O İnsanın Aklında, Düşüncesinde Değişiklik Olmaz. Marangozun Eski Âletleri Yerine, Yeni Âletleri Gelmiş Demektir. Âlet Değişmekle, Marangozdaki Bilgi, Kabiliyet Değişmez. Kesmeyen Bir Testere Yerine, İyi Kesen Bir Testere Gelirse, Daha Kolay İş Yapar. İnsan Rûhu Sayesinde Vardır. Görmeyen Gözün Yerine Sağlam Göz Takılırsa Görür. Kanı, Kalbi, Beyni de Değişse, Yine Düşünceye Tesir Etmez. Sağlam Organ Takılmışsa, Daha Kolay İş Görür. Çünkü İnsan, Rûh Demektir. Rûhun Mâhiyetini Bilmeyen veyâ Allah'ın Kudretinden Şüphe Eden Kimse, İnsan Yanınca Yok Olduğunu, Kabir Suali ve Kabir Azâbının Olmadığını Zanneder. Hâlbuki Kabir Azâbının Olduğunu Dinimiz Açıkça Bildiriyor.
SESİM OLUR MUSUN & RAFLARDA  by melekkas_ts
14 parts Complete
Gözleri birbirleri ile kesiştiği o sıcak yaz günü gibi ısınmıştı kalpleri. Hiç soğumadan o günden beri hep birbirleri için attı kalp atışları. Uzaktan izlediler birbirlerini, bazen biri ansızın not buldu; şiir, şarkı sözü yahut duyguların anlatıldığı karalanmış yazılar birikti ellerinde... Gözleri hep uzaktan buluştu; biri engeli yüzünden imkânsız olduğunu düşündü, diğeri utangaç olduğu için süre durdu birbirlerinden uzak kalmaları... Peki, onları dinlemeyen kalplerinin çıktığı yol ne olacaktı? İkisi de unutuyorlardı aslında bakışları ile her şeyi. Dizeler dizilmişti satır satır belleklerinde. Gördükleri ilk gün demişlerdi de birbirlerine: "Biri Sesim Olur Musun, diğeri kalemim," lakin farkında değillerdi! "Seninle aynı gökyüzüne bakıyorum, aynı yemeği yiyor, aynı havayı soluyorum. Sadece senden farkım duyamıyor ve konuşamıyor oluşum. Gözlerim senin dudaklarından çıkan her sözü duyuyor. İnce uzun parmakların bana seni çok iyi anlatıyor. Söylesene; seni duyamıyor olmam, hiçbir zaman ismini söylemeyecek olmam senin için bir engel mi? Yasemin, Sesim Olur Musun?" Yasemin ve Umut'un hikâyesini okumak için onların hayatına sizleri bekliyorum... "GİZ- ASKERİN YARİ" HİKAYEMDEKİ AZRA VE TALHA'NIN OĞLU UMUT'UN HİKAYESİ. ONU OKUMADAN DA BUNU OKUYABİLİRSİNİZ... Telif hakkı bana ve yayınevime aittir. Kopyalanma durumunda yasal işlem baştatılacaktır!
HANİFTAM (Dağ Çileğim) by hanifta_hanim
62 parts Complete
"Seni öldürürüm Demir! Öldürürüm!" "Tabii ki öldürürsün ama sen beni öldürmek yerine, ailene umut olacaksın ve benimle evleneceksin. " Mideme kramplar giriyor, bildiğin kıvranıyordum. Nefesimi yettiremediğim için bir elimle kapıdan destek alırken, bir elimle de şalımı öne doğru genişletmeye çalışıyordum. "Hemen şimdi kararını ver Beyza! 10 dakika sonra tüm adamlarımı arayıp devreye girmelerini söyleyeceğim sonrada direk ağabeyinin karşısına çıkıp, yaptıklarımı anlatacağım; seni nasıl zora soktuğumu, şirketin batması için neler yaptığımı anlatacağım ve böylece küçük Zeynep babasız büyümüş olacak... Sahi Zeynep, ölen annenin adıydı değil mi? " Dizlerim artık bedenimi taşımıyordu. Dizlerimin üzerine yığıldım ve son gayretimle nefesimi yettirmeye çalıştım. "Senden nefret ediyorum!.. " Demir yanıma doğru gelince bir dizini yere koyup, ellerini çeneme götürdü ve başımı yerden kaldırdı. Gözyaşlarım yanaklarımı sırılsıklam yapmış, şalımın çene kısmını çoktan ıslatmıştı bile. Şuan gözyaşlarım onun parmaklarını yıkarken, ben çaresizlikten ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Onunla evlenmem diri diri gömülmek demekti... Ama alabilecek bir sorumluluğu almadığım için dedemin ölmesi, ağabeyimin hapse girmesi cehennem ateşinde yakardı beni ve ben bir daha o ateşi, ömrümün sonuna kadar söndüremezdim. . . . Oysa Demir'in bilmediği şeyler vardı. Bu evlilik Beyza'nın mahkumiyetiyse Demir'in de en büyük sınavıydı.
Portakal Kokulu Kız  !!! Kitap Oldu !!! by yazarrkasa
41 parts Complete
!!!Watty's 2016 - Gizli Cevherler Ödülü!!!! " Tiyatronu oynadın. Şimdi eserinden memnun bir şekilde odana gidebilirsin sanırım." Öfkeli haline inat gayet sakin ve kibardı adam. Az önceki sinir boşalmasının da bunda bir etkisi olabilirdi tabi. İçinden bir ses, " Al şu kızın sarı saçlarını dola eline duvara sürte sürte pekmezini çıkart olmayan beyninin!" diye kışkırtsa bile o sesin cazibesine kapılmamaya gayret etti. " Gidemem ki.." diye cevap verdi Defne. Korkusundan dizlerinin bağı çözülmüştü kızın. Adamın tok sesi hala böğründe yankılanıyordu sanki. " Niye gidemiyor muşsun? Bitmedi mi? Devamı mı var planının?" diye sordu Murat merak ve endişe ile. Başına daha ne tür çoraplar örecekti bu alık kız acaba? " Yatağa işedim sanırım. Yani işememiş de olabilirim. Pek emin olamıyorum şuan." Genç kız alkolün etkisindeki aptal yüz hali ile gülmekle ağlamak arası bir tablo sergiliyordu. Sarhoştu, korkmuştu ve şuan dünyada olanlardan da bihaberdi pek de yerinde olmayan algıları. Portakal kokusunu bastıracak kadar keskin bir koku yayılıyordu genç kızdan. Kafasının güzel olduğu her halinden belli oluyordu. " Hay Allah'ım ya çattık belaya!" diye söylenerek konuk odasının lavabosuna yöneldi adam. " Sen ne yapacaksın şimdi?" diye kafasını uzatarak şaşkınca sordu genç kız. Adamdan iyice ürkmüştü. " Abdest alacağım. Müsaaden var mı?" Murat sinirle çemkirince geri pusan genç kız " Ne namazı ki bu saatte?" diye mırıldandı söylenir gibi. " Yatağıma kadın girdi diye şükür namazı kılacağım! Tövbe Allah'ım aklıma mukayyet ol katil olmadan kurtulayım şu memleketten!" diye çıkıştı adam. " Tamam ya ne diye bağırıyorsun ki ben nerden bileyim öyle bir namaz olduğunu ama." Üste çıkmaya çalışarak sesini yükseltti genç kız, çoktan lavaboya girm
You may also like
Slide 1 of 20
SENFONİ cover
GECENİN İZİ cover
İNDİRİLEN DİN Mİ ? UYDURULAN DİN Mİ  ?[Tamamlandı] cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
BUZ DAĞI (Gay) cover
ÜÇ NOKTA cover
Lavin cover
~WATTPAD YAZARLARI~ -BİTTİ- cover
KARANLIK TUTKUNUN HAKİMİYETİ cover
MUHÂFIZ cover
CESUR cover
Meftun cover
SESİM OLUR MUSUN & RAFLARDA  cover
Baytar Hanım (Basıldı) cover
İMDADIM cover
HANİFTAM (Dağ Çileğim) cover
Aşk Oyunu cover
ÖLÜMÜN KABURGALARINDA cover
Umut'lu Vaka ( Düzenleniyor.) cover
Portakal Kokulu Kız  !!! Kitap Oldu !!! cover

SENFONİ

30 parts Complete

Kapak Tasarım: Sayyldzx Düşünmeden yaşadığımız bu hayatın bedelleri bir çoğumuza ağır gelirken verdiğimiz kararlar kalbimizi yorabilecek bir gerçeklikle dolup taşıyordu. İnsanlar ve içinde bulunduğumuz dünya koca bir boşluktan ibaretken bencil yaşamımız koca bir uçurumdu ve en kötüsüde bu koca boşluğun üzerinde olan hayalleri bir başka insanın üzerine kurmamız acı vericiydi. hiç bilmezdik ki belkide yarın yaşayacaktık? belkide bizler son günmüş gibi dolu dolu yaşamak isteyecektik? işte o zaman bir başka insanın üzerine kurduğumuz hayalleri aldıklarında ya da kırdıklarında durup diyemeyeceğiz ki "bu benim hayatım!" çünkü şu yanıt canımızı yakıcak; "artık benim."