Koş Melos! - Osamu Dazai
  • Reads 239
  • Votes 41
  • Parts 6
  • Reads 239
  • Votes 41
  • Parts 6
Complete, First published Jan 31, 2024
"Bu akşam ben öldürüleceğim. Ölümüme koşuyorum. Yerime geçen dostumu kurtarmak için koşuyorum. Bu kralın zalimliklerine ve düzenbazlığına son vermek için koşuyorum."

Yirminci yüzyıl Japon edebiyattın önde gelen yazarlarından sıradışı hayatıyla da meşhur Osamu Dazai'nin birbirine urak zamanlarda kaleme aldığı üç öyküyü bir araya getiren Kaj Melos yazarın farkı yönlerini okura sunuyor

Kitaba ismini veren "Koş Melos!" öyküsünde zalim Kral Dionysus. Melos'u haksız bir şekilde idama mahküm eder Kız kardeşinin düğününe gitmek için kraldan izin alan dürüst Melos üç gün içinde dönmeyi başaramazsa dostu Selinintius idam edilecektir. "Günün lik Işıkları"nda alkolik bir aile babası, eşi ve iki çocuğuyla birlikte Amerikan bombardumanından kurtulmaya ve yeni hir hayat kurmaya çalışır. Son öykü "Villon'un Karısı"nda ise borç içindeki bir yazar ile eşi İkinci Dünya Savaşı sırasında gündelik yaşamlarını sürdürme mücadelesi verirler.
All Rights Reserved
Sign up to add Koş Melos! - Osamu Dazai to your library and receive updates
or
#52osamudazai
Content Guidelines
You may also like
AKLIMDA | lades ' yarı texting | tamamlandı by shkazzy
30 parts Complete
Üzerindeki sırılsıklam kıyafetlerinden akan damlalar parkeyi ıslatırken, "Pes et artık, Belde!" dedi sinirle burun kemerini sıkarak. Forması üzerine yapışmıştı, sıkıca kenetlediği çenesinden üşüdüğünü gayet iyi anlayabiliyordum ama her zamanki gibi inat ederek, bunu belli etmemek için elinden geleni yapıyordu. Elindeki, giymek için aldığı ama bana laf yetiştirmekten giymeyi unuttuğu kot ceketi ıslak olmayan tek şeydi ve biraz daha burada böyle dikilmeye devam ederse hem onu da ıslatıp, hem de hasta olacaktı. Kollarımı göğsümde birleştirip "Pes etmek mi?" dedim alayla. "Ben bu oyun için tavuk kemiğine dokundum be!" Gözlerini devirdi. "Evet, iki yıl önce." Omuzlarımı silktim. "Yine de dokundum o iğrenç şeye," dedim geri adım atmadan. "Hem çok istiyorsan sen pes et." "Asla," dediğinde, başımı sallayıp "Ben de öyle düşünmüştüm," diye mırıldandım. Önümdeki titreyen bedenine bakarken daha fazla dayanamadım. Nefesimi dışarı bırakıp yenilmişlikle yanına yaklaşmaya başladığımda, kaşlarını çatmış, adımlarımı takip ederek ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Tam önünde durduğumda başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım ve kısık bir sesle "Aklımda," diye mırıldanarak ısrarla üzerine giymediği ceketini aşağıdaki parmaklarının arasından çekip aldım. İki yanındaki kollarından birini kavradığımda, soğuktan buz kesen bedeninin kasıldığını anbean hissetmiştim. Umursamadan, "Giy şunu," diye mırıldandım ve sağ kolunu kaldırarak ceketin aynı taraftaki kolundan geçirmeye çalıştım. Ne yapmak üzere olduğumu anladığında, tam dibimdeki bedeninin titrediğini tüm hücrelerimle hissettim. Soğuktan olmadığına yemin edebilirdim. | Kısa hikaye
You may also like
Slide 1 of 10
AKLIMDA | lades ' yarı texting | tamamlandı cover
Üstü Kalsın |  texting cover
Beyaz krizantem/2min cover
Öylesine sıkıldığımda yazdıklarım cover
gecenin gündüze direnişi | texting cover
Bil İstedim cover
İtalyan Mafya mı? cover
BEHZAT (Mahalle Kurgusu)  cover
All For My Brother  cover
Neighbor Across √ cover

AKLIMDA | lades ' yarı texting | tamamlandı

30 parts Complete

Üzerindeki sırılsıklam kıyafetlerinden akan damlalar parkeyi ıslatırken, "Pes et artık, Belde!" dedi sinirle burun kemerini sıkarak. Forması üzerine yapışmıştı, sıkıca kenetlediği çenesinden üşüdüğünü gayet iyi anlayabiliyordum ama her zamanki gibi inat ederek, bunu belli etmemek için elinden geleni yapıyordu. Elindeki, giymek için aldığı ama bana laf yetiştirmekten giymeyi unuttuğu kot ceketi ıslak olmayan tek şeydi ve biraz daha burada böyle dikilmeye devam ederse hem onu da ıslatıp, hem de hasta olacaktı. Kollarımı göğsümde birleştirip "Pes etmek mi?" dedim alayla. "Ben bu oyun için tavuk kemiğine dokundum be!" Gözlerini devirdi. "Evet, iki yıl önce." Omuzlarımı silktim. "Yine de dokundum o iğrenç şeye," dedim geri adım atmadan. "Hem çok istiyorsan sen pes et." "Asla," dediğinde, başımı sallayıp "Ben de öyle düşünmüştüm," diye mırıldandım. Önümdeki titreyen bedenine bakarken daha fazla dayanamadım. Nefesimi dışarı bırakıp yenilmişlikle yanına yaklaşmaya başladığımda, kaşlarını çatmış, adımlarımı takip ederek ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Tam önünde durduğumda başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım ve kısık bir sesle "Aklımda," diye mırıldanarak ısrarla üzerine giymediği ceketini aşağıdaki parmaklarının arasından çekip aldım. İki yanındaki kollarından birini kavradığımda, soğuktan buz kesen bedeninin kasıldığını anbean hissetmiştim. Umursamadan, "Giy şunu," diye mırıldandım ve sağ kolunu kaldırarak ceketin aynı taraftaki kolundan geçirmeye çalıştım. Ne yapmak üzere olduğumu anladığında, tam dibimdeki bedeninin titrediğini tüm hücrelerimle hissettim. Soğuktan olmadığına yemin edebilirdim. | Kısa hikaye