" Beni burada esir alamazsınız. Yapamazsınız böyle bir şeyi!" diye bağırdım sinirden gözüm dönerek. Karşımdaki adam ise asla ifadesini bozmadan aynı yüzle bana doğru iki adım attı. " Esir değilsin sen. Biz de barbar değiliz. Merak etme eğer o it nişanlın işbirliği yaparsa itirafını ederse bırakacağız." dedi düz soğuk bir ses tonuyla. Sinirden güldüm. O zaman sonsuza kadar burada mı kalacaktım? " Emir asla size istediğinizi vermeyecek. Beni burada tutamazsınız!" diye tüm gücümle adamın yüzüne doğru bağırdığımda, parmaklarıyla dudaklarımın üstünü örttü ve telefonuna yeni gelen mesajını açtı. Ardından alaylı bir şekilde gülümseyerek başını kaldırdı. Meraklı ve öfkeli gözlerim onun üstündeyken o konuşmaya başladı. " Sevgilin itirafçı olmayı kabul etti küçük hanım. Serbestsiniz artık. Git şimdi onun kollarına." Bağırmak istedim. Onun benim nişanlım olmadığını ve ona düşman olduğumu. Ama bu neyi değiştirirdi ki? Karşısında ki adamın elinden hiçbir şey gelmezdi. Kitapta şiddet, argo vardır. Asker kurgusudur. Yetişkin kişiler için uygundur.
5 parts