ÖKSÖKÖ
  • MGA BUMASA 38,803
  • Mga Boto 1,961
  • Mga Parte 29
  • MGA BUMASA 38,803
  • Mga Boto 1,961
  • Mga Parte 29
Ongoing, Unang na-publish May 05, 2024
Minicik bedenlerinde sevgiyi nereye kadar götürebilirler....
"taa ki 15 yıl sonra o kara günde karşılaşıncaya dek..."
-Gülce şahin 
-Doğu Kılıç Aslan
All Rights Reserved
Sign up to add ÖKSÖKÖ to your library and receive updates
o
#481gerilim
Mga Alituntunin ng Nilalaman
Magugustuhan mo rin ang
YAMALI SEVDA  ni Betulokssuz
40 Parte Kumpleto
Ben boşanmış öğretmen bir babanın kızıyım. Yıllar önce, ben henüz on yaşındayken tayin edildiği Karadeniz bölgesinde aşık olup evlendi. Beni de beraberinde getirdi elbette, çünkü benim annem sorumsuz bir kadın, beni onun eline bırakmadı. Saf Karadeniz'li kadının bir kızı vardı, kendisi ablam olur Zeynep. Babam ve eşi yıllardır birbirini bulmanın huzurundan mıdır bilmem, sakin ama mutlu bir hayat yaşıyorlar. Ben lisede çıktım buradan. Ankara'da liseyi hemşirelik olarak okudum. Üniversiteyi kazanamadım, bende boş durmayayım, babamın yanına geleyim dedim, geldim. On sekiz, on dokuz, yirmi ve yirmi bir yaşlarımda buralardaydım. Sağlık ocağında yardımcı hemşirelik yaptım. O sıralarda babamın eşi Hanife annenin, ahiretliğinin asker oğluyla nişanım takıldı. Tam düğün arefesinde nişanlım olan Halil Yaman, eski sevgilisi, çok sevdiği kız ona kaçınca beni terk etti. Benim adım Tuğba, ben bu şehirden dargın gittim. Yağmurlu bir günde, onların çaylığında birlikte olmuştuk. O sarhoştu, ben aşk dolu. İkimizde nasılsa evleniyoruz dedik ve olanlar oldu. Sonra dünyam başıma yıkıldı, öyle böyle değil ama. Çok şey götürdü benden Halil Yaman ama özümü unutmayayım, çizgimden çıkmayayım diye bana kızımı bıraktı. Tuğçe sıkı sıkı tutunduğum, kendimi adadığım oldu. Ben onunla hayatta kaldım. Yoksa hissettiğim şeyle ölürdüm. Öyle buruk, öyle yamalı bir sevda.
SADEM ni zeynepnagehan_27
20 Parte Ongoing
Banyo tezgahında duran testten gözümü ayıramıyordum. İdrak edemiyordum. Bu testi yapmış olmayı bile kendime yediremezken testteki çift çizgi bir tokat gibi yüzüme çarpmıştı. Titreyen ellerimi ağzıma götürmemin sebebi hıçkırıklarımı Beril duymasın diyeydi. Bir elim karnıma giderken ayaklarım artık beni taşımayı reddedip iflas etmek niyetindeydi. Ayaklarımın bu isteğine uydum. Bıraktım kendimi yere. Sarı saçlarım yüzümün iki yanını kapatırken gözlerimi sıkı sıkı yumdum. Bir aydır beni terk etmeyen yeşil gözler tekrar tekrar zihnimde belirirken dudaklarımı ısırmaktan kanatmıştım bile. Beril'in kapıyı tıklatıp ismimi söylemesi ile boğazımı temizleyip "Geliyorum, içerde bekle beni lütfen." diye titrek sesimle seslendim. Zor bela ayaklanıp elimi yüzümü yıkadım ve bana felâketimi bağıran test çubuğunu alıp çıktım. Beril salonda telaşla gezinirken beni farketmesi ile adımların bana yöneltti. Kızarmış gözlerim ve burnumdan neler olduğunu anlamış gibi elleriyle ağzını kapattı. "Aman Allah'ım!" bu fısıltısı iplerimi koparan son adım olmuştu. Olduğum yere yığılıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlarken Beril iki adımda yanıma gelip kollarını sardı etrafıma. Elimden düşüp parkede cılız bir ses çıkaran test çubuğu ile bakışlarının oraya kaydığını hissedebiliyordum. "Ha-hamileyim Beril! Babasını tanımıyorum bile. Ne yapacağım ben Beril." feryadım Beril'i de ağlatırken o saçlarımı öpüp teselli sözcükleri fısıldamaktan başka bir şey yapamıyordu, tıpkı benim ağlamaktan başka bir şey yapamadığım gibi.
Magugustuhan mo rin ang
Slide 1 of 10
TOZLANMIŞ SEVDA cover
LAVENA cover
Benimsin cover
BAHAR (BERDEL&MAFYA)  cover
Lafügüzaf  cover
Turan Gülü cover
BİNBAŞI'M cover
ŞAH MAT [tamamlandı.] cover
YAMALI SEVDA  cover
SADEM cover

TOZLANMIŞ SEVDA

26 Mga Parte Ongoing

"Geçecek mi peki?" Diyebildim yalnızca hafif çıkan sesimle. Yüzüne bakmak istemiyordum çünkü eğer bakarsam, gözlerinde duymaktan korktuğum cevabı görmekten çekiniyordum. "Geçmeyecek," dedi dudaklarından dökülenlerin yüreğimi bin bir parçaya ayırdığından habersizce. "Ama alışıyor insan." "Sen alıştın mı?" Dedim. "Alıştım." Dedi. "Nasıl peki acıya alışmak?" Bir süre öylece gözlerime baktı. O an anlamıştım. Gözleriyle konuşup anlatmaya çalışmasını gerektirecek kadar zordu belki de onun için sorduğum sorunun cevabı. Gözlerinin çırpınışına daha fazla dayanamayıp önüme döndüğüm sırada aramıza bıçak gibi saplanan gerçek dudaklarından dökülüverdi. "Ölüm gibi." Acı biz gibiydi demek ki...