TEHLİKE
  • Reads 574,189
  • Votes 35,937
  • Parts 94
  • Reads 574,189
  • Votes 35,937
  • Parts 94
Complete, First published May 16, 2015
"Sen bana nefretle bakarken ben seninle ailenden sana kalan en değerli mirasmış gibi sahiplendiğin çayı içmeye can atmaya başladım. Evden nefret eden ben evin mutfağında çıkmıyordum artık. Bıraksam kendimi mutfakta uyuyacaktım, seni daha fazla görebilmek için. Çay yapılmayan ev de her öğün senin için çay yapıldı. Senin için tadı ailen demekti, benim için sen...

İnce belli zarif bardakların hakkı olan çay...

Yudum yudum çay içerken ince ince kalbime işlendiğini inkar ediyordum hala. Seninle dönme dolaba binmek isteyene kadar. Benim için en özel an da senin de olmanı istediğim an. Birlikte bindiğimiz dönme dolapta gökyüzüne yaklaştığımız da benim gibi bir adamın ilk kez ayaklarının yerden kesilişine şahit oluyordum. Göz göze geldik. Yüzüme bakmak için yüzüne dokununca parmak uçlarımın eridiğini hissettim. Gözlerinin derinliklerinde kaybolurken gökyüzü de ki yıldızlar kalbim de parlamaya başladı. Kalp atışlarımı duyuyordum ilk kez. Gökyüzü yıldızsız anlamını yitirirken sen benim gökyüzüm oldun, kalp atışların yıldızlarımdı..."


Tehlikeli oyun oynuyordu. Oyunun başrolü acımasız bir katildi. O ise sahnenin arka tarafına itilmiş intikam almaya çalışan zayıf bir figüran. 
Ve bu zayıflığı ile hala bu evdeydi....
Oyunun devamını görmeye ihtiyacı vardı.
Girdiği yolun sonu olmasa bile yürümek zorundaydı.
Düşmanın oğluna aşık olacağını bilmeden planlar yapacaktı.
Zayıflığına rağmen öfkesi sönmesi için intikamını alacaktı.
***

Kapak Tasarımı için @Crescenthingh teşekkür ediyorum.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add TEHLİKE to your library and receive updates
or
#105hayal
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Umuda Tutunmak #Wattys2018 by aysinersel
62 parts Complete
Sevgili arkadaşım!! Seni tanımıyorum. Nerede oturursun, ne iş yaparsın, kaç yaşındasın hiçbir fikrim yok. Bildiğim tek şey çoğu olayda aynı şeyleri yaşadığımız. Sevgili genç arkadaşım! Hani o hayran olduğun "Kötü Çocuk, Mafya Çocuk, Psikopat Çocuk vs" var ya. Hani atar yaptı, gider yaptı, beni çok seviyor dediğin o asi çocuk. Hani seni kıskanıp kötü davranınca başının göğe erdiği, ayaklarının yerden kesildiği o sert çocuk. İnanma!! Lütfen inanma! Çünkü gerçekten seven ve kendine güvenen bir insan, sadece seni mutlu etmek için çaba gösterir; kendi bencilce duygularını tatmin etmek için değil.. Sevgili evli arkadaşım! Hani sürekli hakaret, şiddet gördüğün halde, yuvam dağılmasın diye katlandığın o sert adam var ya. Hani sana onca kötülük yapmasına rağmen başkalarının saygı duyduğu, adam gibi adam dediği o korkak adam. Hani çocuklarına ve sana göstermediği ilgiyi dışarıdaki herkese dağıtan, senden esirgediği her yağmur damlasını millete fırtına gibi dağıtan adam. Lütfen katlanma! Emin ol; mutlu, huzurlu ve özgür geçirdiğin bir dakika bile, onunla geçirdiğin bir ömürden çok daha fazla eder.. Ben sana yaşadıklarımı anlatırken istedim ki hatalarımı, hayatta neleri ıskaladığımı, kendimi nasıl harcadığımı gör. Gör ve sen de kendini kurtar. İlk hatayı belki, ikinciyi asla affetme! Hiç kimse için kendinden, olması gerektiğinden fazla ödün verme! Asla geç kaldığını düşünme! Hayata başlamanın yaşı yoktur, tıpkı ölümün yaşının olmadığı gibi. Ve asla ilk adımı atmaktan korkma, ne için olursa olsun. O zaman hayatın sana neler getireceğini bekle ve gör. Ben bu kitabı yazarken hem ağladım, hem güldüm; hem hüzünlendim, hem düşündüm ve o kadar çok şükrettim ki.. Şimdi sıra sende. Ya ölene kadar ağlamayı seçeceksin, ya da kalan ömründe gülmeyi. Bol şans...
You may also like
Slide 1 of 20
Hanker Hikayesi: Aşk tesadüfü  cover
Fındık Tarlası cover
EMANET GELİN  cover
Suç İşleri cover
KALB-İ MÜEBBET cover
GECENİN İZİ cover
AŞK MEŞK SAÇMALIKLARI VESAİRE (#3) cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
SARRAF cover
Karanlık Liman Alabora cover
Acinin üstesinden gelmek cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
VAV cover
ASİ ve SERSERİ cover
SURAYE  (Tamamlandı) cover
Umuda Tutunmak #Wattys2018 cover
RÜZGAR'IN NEFES'İ  cover
YALGIZ cover
ÇETO cover
BİZE SEN KALA cover

Hanker Hikayesi: Aşk tesadüfü

13 parts Complete

Hande bir mimar. Şirketi var. Çok seviyor işini ve çok kontrollü yapar herşeyi. İnşaatlara gitmeyi çok sever ve çok çalışkan. İşkolik. Aşka biraz inanır Kerem bir doktor. Başarılı bir doktor. İşini severek yapar. İşkolik. Aşka inanır Birgün Hande inşaat da bir ağır yara alır ve keremle karşılaşmasına ne den olur. Ve bu güzeL aşkın başlamasına neden olur. Tabi +18 de olabilir.