Benimsin...
Giriş...
Sevgi neydi? Evet hepimizin aklına gelen o meşhur replik...
Sevgi iyilikti, dostluktu. Sevgi emekti...
Esas adamımız Alex gecen hafta sırf bu yuzden yerleşmişti İstanbul'a.. Kaybetmenin ne demek oldugunu bilmeyen bir adam için Aydan'ın hayatından çıkması 'eski yaşantısına dönmesini' demekti ve genç adam bunu zevkle karşıladı. Aydan'dan ve istemediği evlilikten 'sonunda kurtulduğu' düşüşüncesiyle içi huzurla doldu. Yada öyle gibiydi. Ama o'nu her şeyde, her yerde, her seste, her kokuda, her... -bu liste uzar giderdi- ondan bir iz görene kadar. En kötüsü de her baktığı yüzün, Aydan'ın olmasını istediğini fark ettiği andı...
Yaptığı yanlışı cok gec farkına varsa bile artık ne istediğini biliyordu, bunun icin savaşacak ve Aydan'a bunu -zorla olsada- kanıtlayacaktı.
...
Aydan bir haftada beşinci defa aynı yerde beklediğini belirten mesajı okudu. Kontağa yerleştirdiği anahtarı çevirdi. Araba viteste olduğu için öne atılınca kendine geldi. Sakince arabasının debriyajına bastı yeniden kontağı çevirdi ve hareket etti. Yollar su gibi akıp giderken geldiği yer Alex'in beklediği çay bahçesiydi. Kendi arabanın içinde, tam karşısında arkası dönük oturan Alex çay bahçesindeki masada, saatlece öylece oturdular...
Aydan sevdiğine bakarken kararsızdı. Onu ilk, gazete ve dergilerde hakkında çıkan çapkınlık dedikodularını takip ederken beğenmiş gün gün bu beğentisi çoğalarak içinde ona doğru akıp giden nehire dönüşmüştü. Ve Yüce Yaradan onun sessini duyup bir mucize yarattı. Bu mucizenin sonu mutluluk ola bilirdi! Eğer tam hayallerinin düğününü yaparken, sürpriz kardeş (Hale) gelip herşeyi mahvetmeseydi...
Yada Hale Alex'in gerçek yüzünü görmesini mi sağlamıştı..?
Ve yeni bir masal yazmaya başlanır... Aslzden tarafından.
Geçmişini geride bıraktığını zanneden Berrak Aksu, hayatındaki bütün taşları yerine oturttuğunu zannederken arkadaşlarıyla çıktığı bir akşam yemeğinde eski sevgilisiyle karşılaşır. Bir türlü unutamad ığı ve sevmekten vazgeçemediği bu adama olan öfkesi de aşkı kadar büyüktür.
Fatih'in hayatına yeniden girmesiyle yerine oturan bütün taşlar oynar ve Berrak'ın hayatı domino taşları misali yıkılmaya başlar. Duygularının ağırlığı altında ezilen Berrak geçmişiyle yüzleşmeye başladıkça aşkı da travmaları da ortaya çıkacaktır.