1

248 6 9
                                    

5 yıl sonra/ Fulyadan

Mira'yı kreşe bırakıp arabama bindim akşam onu benim alacağıma ve beraber hamburger yemeye gideceğimize söz vermiştim.

Annem ve babama şirkete gideceğimi söylesemde ben yine soluğu David'in dövüş kulübünde almıştım.

Arabamın anahtarını Josef'e fırlatıp içeri geçtim. Üst kısmı çok güzel bir spor salonuydu. Ama burası beni hiç ilgilendirmiyordu. Boş boş pedal çeviren. Bir yere varmadan sadece koşan insanlardan ibaret bir yerdi. Bir alt katında ise dövüş sanatları için gereken her şey vardı.

Merdivenlerden indiğimde David barda bir şeyler içiyordu soyunma odasına gidip kıyafetlerimi çıkardım.

Dolabımda ki atleti aldım. İstemesemde yedek kıyafetlerimin altına sakladığım fotoğrafı alıp baktım.

Yiğit...

geçen sene Türkiye ye gittiğim de gizlice çekmiştim. Akıllı telefon ve bilgisiyarlardan oldukça uzak durmaya çalışıyorum çünkü ne zaman elime alsam onunla ilgili haberlere, resimlere bakmaktan alı koyamıyorum kendimi.
O eski Yiğitle şuan ki Yiğit in arasında dağlar kadar fark vardı. Benim bıraktığım enkaz dan çok zor çıkmıştı.
Onunla ilgili bütün haberler her gün gelmeye devam ediyordu. Sürekli o depoya gidiyor saatlerce denize bakıyordu.

Onun yanında bir kaç adamım vardı o yüzden haberini almam hiç de zor olmuyordu. Benim gittiğim okula gidip yakın ve uzak dövüş sporlarında 3 yıl eğitim almıştı. Kendini bir çok konuda değiştirmişti.

Acıma duygusuda gitmişti eski merhametli Yiğit yoktu. Sanırım benim öldüğüm gün oda ölmüştü.

Zaten eski haliyle devam etseydi çoktan kafasına sıkarlardı. Onun hakkında aldığım bilgilere iki ay önce son vermiştim. Yanında ki adamlarının ona inahet ettiğini duyduğu anda hiç düşünmeden öldürmüştü onları.

O günden sonra da ne yaptığı hakkında hiç bir fikrim olmamıştı. Onu unutmanın tek yolu onun hakkında hiç bir bilgiye sahip olmamaktı. Fotoğrafı tekrar aynı yerine bırakıp üstümü değiştirdim.

Odadan çıkarken telefonuma mesaj gelmişti. Kimden geldiğine bakmadan saate baktım öğlene geliyordu mesaj kesinlikle her zaman ki gibi Alexden gelmiş olmalıydı her gün aynı saatte mesaj atmayı ihmal etmiyordu.

"Günaydın bebeğim"

Tahmin ettiğim gibi yine Alexden gelmişti. Ah Ender... benim kurtarıcı meleğim canım arkadaşım... 5 yıl önceki yangında beni canı pahasına kurtarmıştı.

"Günaydın Ender bey, öncelikle sizi çokça özlediğimi belirtmek isterim. Almanya ya en kısa sürede yolunuzun düşmesi gereken konular var belirtmek isterim sevgiler" yüzümde kocaman bir gülümsemeyle giyinme odasından çıktım ona Ender dediğim için kesin kızacaktı. Ama yapacak hiçbir şey yok bu benim huyum.

David hâlâ bıraktığım gibi barda içiyordu "hey Davidd umarım bu içkiler öğlen yemeğin değildir?" Diyerek yanına yaklaşıp elimi omzuna bıraktım

"Ooo Fulya hoş geldin güzelim bilirsin kafamın her zaman güzel olmasını severim senin gibi"

"Aptal" diyerek hafifce vurdum "hadi ben ısınmaya gidiyorum 15 dakika ya karşımda rakip bekliyorum tek zevkli olmuyor"

"O o oo hayır güzelim kafam güzel olabilir ama aklımı siz türkler nasıl diyor peynir ekmekle yemedim. En son kolumu çıkartmıştın bacağımdan bahsetmiyorum bile"

Yönümü ona döndüm "David sünger gibi hergün içki içmek yerine buraya bir kaç adam getir ben ve kum torbası zevkli olmuyor"

Şaşkınca bana baktı "Delisin sen Fulya kaç kişiyi hastanelik ettiğini unuttun sanırım? Mekanımın adı çıktı kimse gelmiyor"

Aşk Ve İntikamWhere stories live. Discover now