Karanlık gölgelerle dolu sokağa çıktım, yanaklarımdan akan gözyaşları abiyeme damlarken gördüğüm ilk bisikletin kilidini kırmaya yeltendim. Marcy arkamdan bağırıyor, birkaç yüz ergenle dolu o büyük gürültülü salonun kapısından bana sesini duyurmaya çalışıyordu. Arkamdan gelmemesi için dua ederken bana doğru koştuğunu gördüm ve elimi kestim, yüzümü ellerimin arasına alarak bisikleti bıraktım. Daha fazla tutamazdım kendimi. İstemsizce boşanıyordu yaşlar gözlerimden.
-Aman tanrım, İyi misin bebeğim fazla mı gürültülü?
Kafamı omuzuna yasladım ve gördüklerimi unutmaya çabalarken, ''gitmeliyim'' dedim sadece.
Bu onu şaşırtmıştı, beceriksizce sarıldı bana,
-Pekala ama şimdi mi, daha yeni geldik ve-
Hızla sözünü kestim ve geri çekildim,
-Başım ağrıyor, seni hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama gitmeliyim.
-Pekala seni bırakayım o halde.
Sessizce arabasına doğru yürüdük. Başım zonkluyordu. Henüz kendime gelememiştim. Mentol kokan arabaya bindiğimde ise biraz rahatlamış hissettim, gözlerimi kapatarak arkama yaslandım ve zihnimi boşaltmayı denedim. Eğer istersen koltuğun altında su ve şekerleme var dedi Marcy arabaya binerken. Arabayı çalıştırdı ve bi kaset koydu.
Yol boyunca ikimiz de konuşmadık,Sadece radyoda çalan şarkı vardı ve ben onu bile duyamayacak kadar derin düşüncelere dalmıştım. Unutmak istediğim düşüncelere...
Marcy'nın beni dürtmesiyle çıktım tüm bu düşünce karmasından.
-Geldik Anne, iyi misin?
-Evet, ben... Yavaş yavaş kendime geliyordum. Ben iyiyim. cidden. Bıraktığın için sağol!
-Peki yarın okulda görüşür müyüz?
-Tabii elbette görüşürüz!
Hızla arabadan indim ve arkamı döndüm bahçeye girerken tekrar çalışmaya başlayan motor ve tekerlek seslerinin uzaklaşmasıyla rahatlayarak anahtarımı çıkarttım ve içeri girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the prom - girl x girl
FanfictionSanırım Sasha'ya olan aşkım onu Steve'le gördüğümde bitti. Ama ona olan aşkım.. Ne geç ne erken, bence tam zamanıydı onu sevmek ona açılmak için. Beni gercekten anlayan ve arkamda olan tek kızla birlikte olmak için...
