Tanıtım

116 13 6
                                    

Sabah uyandığımda aklımda çok fazla düşünce yoktu; farklı bir sabah gibi de gelmiyordu. Dağılan çarşaf, gene her zaman ki gibi yatakta abuk supuk pozisyonlara girdiğimi haykırıyordu. Henüz uyandıramadığım asık yüzümü oynatamıyordum; gene kasılmış olmalı diye düşündüm. Haklıydım. Aynanın önünde durdum bir süre, hayatı yaşamak için istekli miydim? Dün akşam içkiyi fazla kaçırmış olmalıyım; gerçekten berbat görünüyordum.

Sarı saçlarım dağılmıştı, birbirine girmiş savaş kaçkını gibiydi. Ne garip dedim kendi kendime ruhumu yansıtıyordu saçlarım. Ardından gözlerimin altındaki kırışıklıklar ah hiç sevemedim onları, otuzlu yaşlara geldin diyordu. Kabullen arık Arzu Yaşlanıyorsun. Gözlerimdeki yeşilinde pembe dudaklarımın da bir anlamı kalmıyordu artık yaşlanıyordum ve aşkı hala bulamamıştım.

İçim acıdı bir kez daha keşke onu bırakmasaydım dedim. Keşke Mert bana yeniden geri dönse ve onun beni sevdiğini dudaklarından bir kez daha duyabilsem. Yatağımın dağınık görüntüsü beni rahatsız etti, ellerim çarşafın üzerinde gezinirken bir diken elime battı. Kan damlıyordu beyaz çarşafıma... Yorganı kaldırıp baktığımda yatağın ortasında duran siyah gülü ve notu buldum. Bunu buraya kim koymuş olabilirdi, bu nasıl olabilirdi.

Ellerim titriyordu, kendimi kaybediyordum nefes alamıyordum. Gülü ağır adımlarla elime aldım. Not basitti, hayallerimden birini yansıtıyordu.



"Aşkı bulacaksın Arzu, henüz benimle tanışmadın" diyordu...


You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 11, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Siyah GülWhere stories live. Discover now