HAZIRLIK-1. BÖLÜM

145 14 11
                                    

Herkese merhabalarrrr!Nabersiniz canlar?Öncelikle yazmış olduğum bu hikaye benim ilk kitabım sayılabilir.Normalde bu yazdığım 4.kitap ama diğer kitaplarımdaa olay örgüsünü kafama göre yazdığım için onların malesef bir sonu olmadı.Hepsini yarıda kesip yazmayı bıraktım.Ama bu kitabın öyle olmasını istemiyorum!Karakterlerden bölüm adlarına ve hangi bölümde hangi olaylar olacak hepsini ayarladım.Arada sırada elbet hatalarım olacaktır bu yüzden eleştirilere açık olduğumu lütfen unutmayınn!VE KARAKTER MODELLERİNİ GÖRMEK İSTİYORSANIZ LÜTFEN ÖNCE KARAKTER TANITIMI'NI OKUYUN!

Sabahın ilk ışıklarında,ardı ardına kurduğum alarmlar sayesinde gözlerimi açtım.
Bir dakika bir dakika,sabahın ilk ışıkları mı?pf,buna kim inanır!Ben hayatta sabahın ilk ışıklarında kalkmam.
"Kumsal hadi kalk artık, o hocan bir daha beni aramıyacak!"diye kendi kendine bağıran annemin tavsiyesine uydum ve yataktan çıktım.Hava öyle sıcaktı ki her an bayılacak gibiydim.Koşarak lavaboya yöneldim ve sıcaktan terlemiş ve kızarmış yüzümü buz gibi suyla yıkadım.Sonrasında su nedeniyle soğuyan ellerimi enseme ve dirseklerime sürdüm.Lavabodan çıktığımda annem hâlâ uyanmadığımı sanacak ki,elinde terliğiyle odamı bastı.Bense hâla lavaboda olduğum için beni fark etmediğine şükrettim ve açık olan kapıyı ses çıkarmadan kapattım.
"Kumsal?Çabuk çık geç kalacaksın!"diye kapıya kıracak kadar sert vurunca yutkundum.
Elinde sonunda bu kadının elinde kalacağım benden söylemesi!
"Tamam anne çıkıyorum hemen"dedim nazik ve sıradan bir kız çocuğu olmaya çalışarak.Her hangi bir ses gelmeyince kapıyı yavaşça araladım.Sonrasında içeriye fırlatılan bir terlik olmayınca derin bir nefes alarak kapıyı hızlıca sonuna kadar açtım.Ya Allah!diye giyinme odasına koşmaya çalışırken ayağım diğer ayağıma ihanet edip çelme taktı.Bu nedenle yere düşmemle yüzümdeki zafer sevinci bir anda kayboldu.
ah, hadi ama ciddi olamazsın?
Yeniden ayağa kalkıp giyinme odasına giriş yaptım.Evde bir giyinme odası var diye bir malikâne de yaşadığımı düşünmeyin!Evde 2 kardeşiz ama annem ve babamın çok fazla kıyafeti olduğu için kendi dolaplarına hiçbir kıyafet sığmıyor!Bu yüzden soluğu kardeşim nilayın odasının benim odamla birleşmesinde de buldular. Benim odama nilayın yatağı eklendi ve onun tüm eşyaları benim odama taşındı.Nilayın odasına ise annemlerin dolabı yerleştirildi ve ek olarak bir dolap daha alındı. Bu yüzden o odayı giyinme odası ilan ettik!
Üzerime beyaz-kırmızı bir t-shirt geçirip altıma bol bir pantolon giydim.

Kumsal!Hadi çık artık! " annemin bu tiz sesine karşılık çantamı,telefonumu ve kulaklığımı alıp kapıya yöneldim. Ama duraksadım ve arkamı dönüp mutfaktaki anneme yöneldim.Yanına gelip onu yanağından öptüm.
"Hadi görüşürüz annemm" diye bilerek "m" harfini uzattım. Yalakalığımı anlayıp, "çantam içerde 50 TL'den fazla alma! " dedi. Canım annem ya, seviyorum bu kadını. Ama 50 TL'ye ne kaldı? Bir çiğköfte-ayran! "
"Tamam canım anneciğim,sana söz veriyorum 50 TL'den fazla almayacağım. " dedim ve mutfaktan uzaklaşıp koridorda annemin çantasını ararken"belki."diye mırıldandım. O çiğköfte-ayranla hayatta doymam ben!"
Annemin çantasını bulduğumda cüzdanının içinden 100 Tl aldım. Ve koşarak kapıya yöneldim. Şu evden bir çıkamadım gitti!
Kapıda üstümde uyumlu olsun diye annemin kırmızı ayakkabısını giydim.Zaten onunla ayakkabı numaralarımız aynı olduğu için bunu sıkıntı etmiyordum.Hızlıca asansöre yöneldim ve zemin kat butonuna bastım.Asansördeyken telefonumdan Bluetooth u açıp kulaklığıma bağladıktan sonra spotıfyı açtım."turkish song🎧"adını verdiğim müzik listenden Umut Kaya'nın,"mor yazma"şarkısını açtım. Bu şarkı bana enerji veriyor yemin ederim!"

Kaldım şehirlerde sen bana kızma
Hep haber edemezsem moralini bozma
Bilmiyom ne zaman geri gelcem
Alcam o yerlerden sana mor yazma
Sana mor yazma

KUMSALDAKİ İZLERWhere stories live. Discover now