0.6

462 28 8
                                    

3 Eylül 1977

(İnsanlar gelir ve gider

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


(İnsanlar gelir ve gider. Hayat bu.)

*

Anastasia Merrythought, Sihir Tarihi Profesörü olan hayaleti ya da adıyla Profesör Binns'i bir eli yanağında dinlerken izlendiğinden habersizdi. O ilk sırada oturuyorken Regulus Black en arka sırada onu izliyordu.

"Barty?"

"Hm?" Barty uğraştığı parşömenden kafasını kaldırmadan Regulus'u yanıtlarken aklı hâlâ akşamki çiçek kokusundaydı.

"Ara tatile ne kadar var?"

Regulus ne dediğini fark ettiğinde artık çok geçti. Barty uğraştığı şeyi bırakıp ona döndü, yüzünde alaylı bir ifade vardı. "Hayırdır bro, istersen annenlere söyleyelim yarına alalım nişanı?"

"Saçmalama, ondan demedim."

"Hm, neyden dedin o zaman bro?"

Regulus onu susturmanın yolunu bildiği için sırada eğildi ve, "Konu işaret Barty, annem önceki mektubunda ara tatilde işareti alabileceğimden bahsetmişti."

Barty'nin kafasından bir anda uçan nişan meselesiyle yüzünü koca bir gülümseme kaplamıştı. "Çok havalı değil mi Reg? Keşke ben de ara tatilde alabilsem ama annem ancak yılbaşında alabileceğimi söyledi."

Ders bitince Barty lavaboya gitti ve Regulus kızla konuşmak için hızlı davranmasına rağmen kapının ağzında bekleyen Sirius'u görünce durdu. Abisinin saçları hiç olmadığı kadar bakımsızdı ve gözlerinden uyku akıyordu. Regulus önemsemese bile, onu neyin bu hâle getirdiğini merak etti.

Bu sırada Sia da Regulusla aynı durumdaydı. Elinde çantası, kapının eşiğinde kendisine bakan berbat haldeki Sirius'u gördüğünde yutkunmasına engel olamadı. Regulus'un sınıfta olduğunu bildiği halde arkasını dönüp ona bakmadı çünkü bu çok dikkat çekerdi. Çantasını yanındaki Francesca'ya verirken Sirius'un gözleri ona kaydı ve kızın haklı olduğu gerçeğiyle bir kez daha yüzleşti.

Sia çekingen adımlarla Sirius'un yanına giderken Sirius onun elinden tutup kapıdan uzaklaştırdı ve kızı duvara yaslayıp karşısına geçti.

"Sirius ben—"

"Bir şey söyleme. Ben, ben neden gelmediğini anladım. Her şeyi gördüm, Sia. Dün akşam Kuledeydim ve iskelede olanları gördüm."

"Sen, Sia'nın çantasını bana ver." Regulus bulanık dememek için uğraştığı Francesca'dan Sia'nın çantasını almaya çalışırken Isabella va Crystal Fran'ın yanına geldi. "Nedenmiş? Galiba çantasını bana emanet etti?"

"Bak, onunla konuşacağım ve nişanlımın çantasını almam kadar doğal bir şey yok değil mi?"

Francesca dün akşam Sia odaya ağlayarak gelmediği için onu tebrik etti ama bunu ona çantayı bırakarak gösterdi. "Onu üzme, Black. Onu üzersen seni üzerim."

𝐭𝐚𝐭𝐞𝐦𝐚𝐞, 𝐫𝐞𝐠𝐮𝐥𝐮𝐬 𝐛𝐥𝐚𝐜𝐤.Where stories live. Discover now