Ağlama

Abilik

✨3 gün sonra. ✨
Kapı şiddetle çaldı.

"Ne oluyor be"
Karşımda Oğuz vardı.
"Neden geldin."
Beni dinlemeden içeri geçti.
" git burdan"
Bizimkiler bizi şok içinde iziliyordu.

Masaya 3 4 tane fotoraf fırlattı.

Mustafa ile olan fotorafları. Kim çekmişti bunları.
"KİM BU ADA "
"KİMSE KİM SANANE HEM BİZ AYRILMADIK MI"
" HİÇ Mİ SEVMEDİN BENİ, DAHA KAÇ HAFTA OLDU AYRILALI. "

Oda dan Mustafa geldi.
Oğuz onu görür görmez Mustafanın üstüne atladı.

"OĞUZ DUR, GERİZEKALI BIRAKSANA"
Oğuz hayvanı Mustafaya defalarca vurmaya çalıştı ama beceremiyordu.

Mustafa onu tutup kenara fırlattığın da sinirini atamadığı için Oğuz un üstüne yürüdü.

"ABİ DUR YAPMA."
Oğuz bana şok içinde baktı,
Oğuz bağırdı "Ne abisi lan"
Mustafa, Oğuza yürüdükçe Oğuz geriye çekiliyordu

"Lan öyle mi"
"Ağzımdan kaçtı kusura bakmayın"
"Kaçmasın kardeşim kaçmasın bu kıza LAN DİYEMEZSİN. "

"Oğuz artık gitsen mi."
"HİÇ BİR YERE GİDEMEZ" Diye bağırdı Mustafa.
"Abi lütfen sakin ol"
"Herkes otursun. "

"Sen Ada nın neyisin"
"Sevgil-"
"Hiç bir şeyim abi"
"ADA ONA SORDUM KES SESİNİ"
Gözlerim doldu.
"ESKİ sevgilisi."
Kafamı kaldıramıyordum.

"Ada"
"E-efendim abi"
"Niye söylemedin"
"Abi kızarsın diye korktum."
"Şimdi kızmadım sanki."

Abim kalkınca hemen bende kalktım.

"Odaya çık geliyorum."
"NİYE DÖVÜCEN Mİ" bağırdı Oğuz. Neyin özgüveniydi bu,
"SİNİRİMİ BOZMA BENİM.
"Oğuz karışma kardeşim" dedi Mert.

Odaya çıktık. Biraz konuştu.

Abim Mustafa Dağ. 25 yaşında asker. Aşırı sinirlidir. Kabul etmesede çoğu huyu babama benziyor. Evet asıl konu, aynı babadanız ama aynı anneden değiliz. Babam nasıl halletti bilmiyorum ama kayıtına aldı. Ama aynı annedeniz gibi annem öldüğünde en az benim kadar üzüldüğünü bilirim. Bunca zamandır neredeydi bu derseniz. Kaç yıldır mecburi olarak çok nadir telefon kullanıyordu. Ve yurt dışındaydı.

Aşağı indiğimizde Pınar Oğuza pansuman yapıyordu.

"Kusara bakma abi"
Derin nefes aldı abim
"benden gizli sevgili olmanız canımı sıkmadı değil."
"Çocukluk aklı abi, zaten geçmişte kaldı. " dedim. Oğuz öyle bir baktı pişman olmadım değil. Tamamen sinir etmeye çalışıyordum.

Oğuzun saçlarını alayla oynadı abim sonra çok ufak tokatlar attı. Can yakmayan ama sinir bozan o tokatlar.

"Bir daha"
*Tokat*
"Adaya"
*Tokat*
"Benim kardeşime"
*Tokat*
"Lan dersen"
*Tokat*
"Külahlerı değişiriz yakışıklı" dedi ve son tokatını attı.

Mert Oğuza bildiğini anlattı.

"Ee ben gideyim artık"
Sessizce "zahmet oldu" dedim ama duymuştu.

Gece herkes uyuduğunda içeri Oğuz geldi. Evet abim kal diye zorladı. Abimin de ilk defa kıskanmicağı tuttu.

"Ne işin var burada. Abim görürse mahveder seni."
"Ben özür dilerim"
"Dileme Oğuz dileme. Ayrıldık biz anla bunu. "
"söz bırakmicam seni"
"BEN SANA BIRAK DİYORUM"

Kapı birden açıldı.

Karşımda Mustafa abim vardı. Şimdi boku yedik.

"Gece bu saatinde ne işin var senin" dedi Oğuza.
"Konuşmak istedim Mustafa abi"
"Bu saatte, neyse ben yok gibi devam edin." dedi ve koltuğa oturdu.