İlk günün yalnızlığı ve tanışma...

195 10 12
                                    

Yolu izliyordu arabanın penceresinden. Tek kelime edemiyordu utançtan. Daha yeni ayrılmıştı, yıllardır yaşadığı yetimhaneden... Ve onu evlat edinenler ile nasıl konuşacağını bilmiyordu...

Her şeyi açıklıyordu boş ve üzgün gözleri. Hiç te mutlu görünmüyordu dışarıdan...

Yanlızca bir konu onu korkutuyordu.
"Ya yeni ailem...beni sevmezse."

Bay ve bayan Jacobs, kızın üstüne gitmez.

Gözlerini daha yeni kapatmıştı ki, araba durar birden.

"İne bilirsin Nora Jacobs"

Jacobs? İsminin yanında gerçek ir soyad olması...nasıl desem, kulağa çok garip geliyordu.

Düşünemeden edemez karşısındaki kocaman eve bakınca...

Derken, iki el tutar her iki omzunu. Ellerin sahiplerine kayar bakışları. Yüzlerinde gülümseme vardı...

"Evine hoş geldin kızım"

Kızım? Tepki veremez bu kelimenin karşısında. İlk kez böyle hitap diyorlardı ona.

Salon oldukça genişti ve güneş ışıklarını ala biliyordu. Eşyalarını da alıp yeni odasına çıkar.

Mütevazı şekilde gülümseyerek konuşur bayan Jacobs

"Burası senin odan, tarzını bilmediğimiz için dekor işini sana bıraktık"

Doğal olarak şaşırır kız. İlk kez yaşıyordu bunları çünkü...

Şaşkın gözleri kadına çevrilir. Utana sıkıla sormaya çalışır.

"Gerçekten bu kocaman odada sadece ben mi uyuyacağım...yoksa çocuklarınız da mı burada uyuyacak?"

Kadın gülümser ve Nora'nın omuzuna dokunur.

Sıcacık ve güvenilirdi kadının elleri.

"Nora sen bir Jacobs'ın. Sende diğer  çocuklarımızın haklarına sahibisin. Lütfen bizden çekinme, rahatla"

Mimikleri ile konuşuyordu sarı saçlı kadın.

Gülümser hafifçe, bu da bir nebze olsun rahatlatlr içini.

"Sen üstünü çıkar. Bende banyonu hazır edeyim"

İyi gelmişti sıcak banyo. Yorgunluğunu almıştı hemen. Islak sarı saçlarını kurularken yatağın üzerindeki kıyafeti fark eder.

Pembe t-shirt ve kot pantolon.

Kendine bakar aynadan. Fena değildi.

Tam bu esnada aşağıdan sesler gelir. Abileri ve ablası gelmişti sanırım? Aşağı inmeliydi mecbur. Elinde olsaydı odaya kilitlerdi kendisini. Ancak saygısızlık iyi değildir!

Merdivenlerden yavaş ve ağır adımlar ile iner. Farkında olmadan dikkatleri kendine çekmişti...

Masada oturan Jacobs'lar deminden beri kızdan bahsediyorlardı.

Kız bay Jacobs'ln yanına yakınlaşır.

"Nora'cım tanıştırayım, bu senin abin Sean. Ve bu da ablan Corry"

İkisi de gülümserler yeni kardeşlerine. Konuşmalıydı çekinse bile.

"Memnun oldum..."

Corry kıkırdar. "Küçük Jacobs, resmi şekilde konuşmak zorunda değilsin"

Ablasının karşısına geçer. Beklediğinden de büyük çıkmıştı ailenin çocukları...

Sean Jacobs - evin küçük oğlu, 20 yaşında ve üniversite öğrencisi.

Corry Jacobs- büyük çocuk, 24 yaşında. Evli.

Ancak masada biri eksikti... Karl Jacobs. 

Meraklanır ve soramadan edemez.
"Peki, ortanca çocuğunuz nerede? Yoksa gelmeyecek mi?"

Kadın tam konuşacaktı ki, kapı hızla açılır. Bakışlar arkaya yoğunlaşır. 1.80 boylarında, beyaz tenli, mavi gözlü bir erkek görünür.

Masaya yakınlaşır ve her kesi selamlar. Ancak bir anda fark eder kızı...

"Sen Nora olmalısın, tanıştığımıza memnun oldum"

"Bende memnun oldum Karl..."

Küçük ve ince eli sıkar. Bir anlıkta olsa farklı hisseder...?

Akşam yemeğinin ardından sonra odasına çekilir.

Yeni ailesi her ne kadar da samimi olsa da... fazlalık olduğunu hissediyordu. Sevilmezse, ve ya hata ettiğinde kapı dışarı olmaktan korkuyordu.

Elbett bir gün yaşayacağını düşünüyordu...

Tavana dikilmiş gözleri enin de sonunda kapanır. Kendisini uykunun kollarına bırakır.

Sabah~

Asker gibi eğitildi yıllarca. 06:00 uyanırdı sabahları. Banyo yaptıktan sonra kahvaltı hazırladılar kendilerine.

Mutfağa iner hazırlandıktan sonra. Krep yapmak ister ancak... Malzemeleri bulmak kolay değildi.

Yardım istemek için yıkarı çıkar. Her kes uyuyordu. Bay ve bayan Jacobs'u uyandırmaz. Odasının hemen yanındaki odada abisi uyuyordu.

Kapını çalmakta tereddüt eder ilk önce.
Emin şekilde fısıldar hemen ardından

"Buraya kadar gelmişken pes etmek yok"

Beklediği gibi olmaz... Gir komutunu duyar çünkü... İçeri girer, Karl üzerini giyiniyordu.

"Günaydın Karl"

"Erkencilerdensin demek?"

"Hep bu saate uyanırım. Alışığım." durar ve başını öne eğerek devam eder.
"Krep yapmak istiyorum da, ama malzemelerin yerini bilmiyorum."

Gülümser ve kardeşine yakınlaşır.
"Önden buyur ufaklık"

Sevinir ve hemen abisine bakar.
"Teşekkür ederim, beni çevireceğini düşünmüştüm"

KARL×NORAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin