✯¹-Bölüm

183 100 109
                                    

Camdan dışarıyı izlerken ofladım. Saatlerdir yoldaydık ama hala varamamıştık. Babamın ortaklarından ve aynı zamanda arkadaşlarından biri olan Soner amca, bizi akşam yemeğine çağırmıştı. Ailesinde o ve kızı Burcu dışında kimseyi tanımıyordum. Gerçi Burcu ile da sadece birkaç kez, iş yemeklerinde karşılaşmıştık. Onu da kişisel olarak tanıdığım söylenemezdi. Bir kez daha oflayıp babama döndüm.

"Daha gelmedik mi baba?"

Babam navigasyondan kafasını kaldırıp dikiz aynasından bana baktı. O da sıkılmıştı. Birkaç kez yanlış yerden döndüğü için yol iyice uzamış, onun da sinirlerini bozmuştu. Yine de gülümsedi.

"Güzelim her beş dakikada bir soruyorsun,uyusana biraz."

Babamın cevabı ile tekrar cama kafamı yasladım ve gözlerimi kapadım. Bir süre sonra sesler bulanıklaştı.

'İmdat!'

Koşuyordum. Nereye, neden ve ne zamandır bilmiyordum ama koşuyordum. Arkamdan gelen kadını tanımasam da varlığı beni ürpertiyor, iç sesim niyetinin iyi olmadığını avaz avaz bağırıyordu.

'İmdat, kimse yok mu?'

Kadının kahkahasını duyunca tüylerim diken diken oldu. Hızımı daha da arttırarak devam ettim.

Bir süre sonra önüme aniden çıkan siyah şeye çarpmam ile düştüm. Kafamı kaldırıp baktığımda da ne olduğunu anlamamıştım. Etrafına tamamen negatif enerji yayan bu varlık, bana kafasını eğmiş şekilde bakıyordu. O kadar uzun ve yapılıydı ki, onun yanında küçük bir çocuk, hatta bebek gibi kalıyordum.

Yüzünü tam olarak seçemesem de verdiği öfkeli nefesi işitir işitmez hızlıca ayağa kalkıp geri geri yürümeye, ardından koşarak kaçmaya başladım. Ama fark ettiğim şey ile donup kalmam bir oldu.

Ağaçlar etrafımı sarmıştı. Sadece kadın, siyah yaratık ve ben vardık. Bir süre sonra ağaçların arasından şarkı söyleyerek koşan kadınları gördüm. Kulak tırmalayan seslerinin aksine her biri çok güzeldi. Kırmızı, uzun elbiseler giymişlerdi ve koşarken aynı yörüngede daireler çiziyorlardı. Bazıları koşarken zıplıyor, dönüyor ve kıkırdıyordu ama siyah varlığın onlara baktığını hissettiklerinde hemen susuyor, şarkı söylemeye devam ediyorlardı.

Ne olduğunu anlayamadan kadın yanıma gelmiş ve saçlarıma dokunmuştu. Geri çekilmek istiyordum fakat bedenimi kontrol edemiyordum. Kadın bir süre beni izledikten sonra siyah varlığa dönüp başını salladı ve geri çekildi. Bedenimin yönetimini tekrardan elime aldığımı hissettiğimde, yeniden koşmak istedim fakat bedenimin birden yerden yükselmesi ile ufak bir çığlık atmam bir oldu.

Yükseliyordum ve çığlık atıyordum. Benim çığlıklarım arttıkça şarkı söyleyen kadınların sesi de arttı. Bedenimin her yerine bıçaklar saplanıyormuşçasına bir acı girdiğinde, artık çığlık atmayı bırakmıştım. Sadece ağlıyor ve annemi sayıklıyordum. Acı daha da katlanılamaz bir hal aldığında birden bir gürültü başladı.

Birkaç kişi tartışıyordu ama ne dediklerini anlayamıyordum. Acı kesildiğinde ağlamaktan şişen gözlerimi açıp etrafa bakmak istedim. Bu sırada bedenimin aşağı doğru hızla düşmesi ile çığlık atmaya bile fırsatım olmamıştı.

Son gördüğüm ise, bir çift ela gözdü.

Uykuya daldığımı beni sarsan ablam sayesinde fark ettim.

"Gülendam, iyi misin?"

Terden ıslanan boynumu silerek ona döndüm. Nefes nefese kalmıştım. 

"Evet, iyiyim. Kabus gördüm o kadar."

゚KUKLA ゚(Düzenleniyor) -ASKIYA ALINDI-Where stories live. Discover now