Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bugünün öğrenilen dersi; bir daha saçlarımı kıvırmayacaktım.
Yoona düzleştiricisini elimden kaçırırken Jake ve Sunghoon'da Niki'ye ayıplar bir şekilde bakıyordu hatta Jake biraz alttan alttan sırıtıyordu da.
"Gerçekten güzel olmuş saçların o ne anlar güzellikten."
"Aslında anlıyoru-"
Yoona gözlerini büyüterek Niki'ye baktığında o da eliyle ağzına fermuar çekmiş, başladığı konuşmasını bitiremeden susmuştu.
Mesele şuydu ki saçlarıma ciddi anlamda şekil verdiğimde güzel görünmesine takıntılı olduğum için en ufak olumsuz eleştiride eski haline geri çeviriyordum. Benim için ciddi bir meseleydi. Bugün de Instagram'da gördüğüm bir posttan esinlenerek saçlarımı kıvırıp okula gelmiştim. Herkes çok tatlı ve güzel durduğunu söylese de Nishimura'nın 'Noodle a benzemiş' kelimesinden sonra tüm hevesim kaçmış, saçlarım kabarmış gibi hissetmeye başladığım için de düzleştirmek üzere lavaboya gitmeye çalışmıştım ama süper arkadaşım Yoona düzleştiriciyi elimden kaparak gitmeme engel olmuştu.
"Noodle gibiymiş işte bırak düzleştireyim, zaten daha önce de yapmadığım şeyi neden denediysem..." Elimi Yoona'nın arkasına sakladığı düzleştiriciye tekrar attığımda yabancı bir çift el omuzumda yerini almıştı.
Arkama döndüğümde ellerini omuzlarıma koyup beni sırama geri oturtan Niki önümüzdeki oturduğu sıraya geri oturup, "Gerçekten şaka yaptım güzel duruyor. Gerçekten güzel." dediğinde iç çektim. Uyandırmak için omuzuma dokunması dışında ilk temas edişimiz sayılırdı ve içimin kıpır kıpır olduğu gerçeğini inkar edemezdim. Fakat hala şu an beni kandırma çabaları işe yaramışa benzemiyordu. Zaten geçen günden de trip yemişti, bir de üstüne bu tuzu biberiydi.
"Yüz ifadesini görmüyor musun inanmadı sana işte. Saçı hakkında şaka yapma demiştim." Jake yarı gülerek Nikiye doğru konuştuğunda o da hala bana bakıyordu. Bu zamana kadar bana karşı gördüğüm en içten bakışı olabilirdi.
"Yalan ya da şaka değil, gerçekten bugün güzel olmuşsun." Gözlerimin içine bakarak söylediği şeyden sonra kontağı kesmiş ve yutkunmamaya çalışarak hıhı tarzı bir ses çıkararak telefonuma bakmıştım.
Yoona kendini yanıma atarak, "İyi ki hoca gelmedi diye boş ders sevinci yaşadık. Yarısında ikna etme mücadelesi verdim resmen ya." dediğinde ona yan bir bakış atmıştım. O da ne var dercesine omuz silkerek önüne döndüğünde gözlerimi kısmıştım.
"Sanki hoca gelse çok ders dinliyormuş gibi konuşana bak." Sunghoon gülerek Yoona'ya misilleme yaptığında arkadaşım da sıranın üzerinden Sunghoon'un saçlarına uzanıp hatırı sayılır uzunlukta bir kısmı tutup çekmişti.
"Kızım sana kaç kez demedim mi güzelim harika saçlarıma dokunma diye! Şeklini bozdun işte!" Yoona omuz silkerek dil çıkarttığında Sunghoon ona yan yan bakarak saçını düzelmişti.
