Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.
Şu an gerçekten idrak edemediğim şeyler yaşanıyordu. Onun dudakları benimkileri bulduğunda hareket dahi edemedim. Beynim fonksiyonlarını yitirmiş gibiydi. Onun da hareket edebildiği söylenemezdi. İki saniye önceki Aecha'ya Niki ile dudak dudağa karların arasında gömülü olacaksınız deseydim kahkahalarla gülüp benimle alay ederdi.
"Niki ve Aecha nereye kayboldular?" İleriden gelen Minju'nun sesiyle kapanan gözlerim açılmış ve dudaklarımızın birbirine temas etmesiyle ayrılması neredeyse bir olmuştu. Niki aceleyle üzerimden kalkarken ben de kafamı yerden kaldırıp saçımı gözümüm önünden almıştım.
"Ben... gideyim. Yani sen gelir-"
"Hm evet ben şey yaparım şey yap sen." Yüzüne bile bakamadan sözünü kesip ona cevap verdiğimde o da başka bir şey demeden bizimkilerin yanına doğru ilerlemişti. Neyse ki köşede bir yerdeydik yoksa çoktan diğerleri bizi görmüştü.
"Benim arkadaşımı kara saplayıp kaçmak neymiş göstereceğim ona." Biraz sonra yanıma gelen Yoona beni bulduğu yerden kaldırırken arkasından gelen Minju da ona yardım edip üzerimi silkelemeye başladı. Bense hala transtan çıkamadığımdan put gibi duruyordum.
Yoona oflayarak, "Sırılsıklam olacaksın bu karlar üstünde eriyince!"
"Kesin hasta olacak." Minju bilmiş bir edayla söylediğinde sadece boş boş bakıyordum. Anın bozulmasına üzülmüş müydüm yoksa?
Yoona bu halimi fark edince beni dürtükleyip, "O japon balığı sana bir şey mi dedi ne bu halin?" diye sorduğunda hemen kafamı hayır dercesine sağa sola salladım.
Minju da sağ koluma girip beni çekiştirmişti."Ben inanmadım da neyse, çıkar kokusu yakında."
Yoona da onun bu dediğine omuz silkerken ben de göz devirmemek için zor durmuştum. Şimdi bunu anlatmak için oldukça erkendi zaten. Ben bile nasıl yaşadığımı idrak edememişken onlara anlatamazdım.
"Kızlar! Şu kardan adamı bitirip gidelim yoksa zatürre olacağım, hadi!" Jake yerinde zıplayarak bize çağırdığında biz de yanlarına gidip yarım kalan kardan adamı tamamlamaya koyulduk.
Kardan adam istediğimiz kadar büyük olmasa da sonunda bittiğinde Jay ve Niki hala küçük detaylarıyla uğraşıyorlardı. Ben de kendimi yorgunlukla yere attım fakat soğuğu hisseder hissetmez sızlanmaya başladım. "Bu ne soğuk tanrı aşkına yaz mevsimi geri gelsin, bugünlük bu kadar kış yeter."
Sunghoon gülerek bana doğru elini uzattığında ondan tutup ayağa kalktım. Arkamı silkelerken, "Daha buz patenine gitmedik ne ara bitiyor kış." dediğinde ellerimle çarpı işareti yaptım. Geçen yılki neredeyse kemiklerimi kırmaya kadar gidecek olan buz pateni maceralarından sonra bir yenisine ihtiyacım yoktu.
"Geçen yıl kemiklerimi kıracaktım bir yenisine hiç gerek yok." Sunghoon beremi ileri geri ittirip "İtiraz yok." desiğinde oflayarak bozulan beremi duzelttim. Küçüklüğünde buz pateni yaptığından hem kendi yapmayı, hem de bizi de götürüp öğrenmeye çalışırken cebelleşen hallerimizi seyretmeyi seviyordu.
