1. ASLANLAR AÇIKTA UYURLAR

18K 1.8K 2.1K
                                    


TEHLİKELİ MADDELER

ཐིཋྀ


Derler ki evrendeki her parçacığın bir antiparçacığı vardır, bu iki parçacık karşılaşır ve çarpışırsa birbirlerini yok ederler.

ཐིཋྀ


Benjamin Wallfisch, Magneficent Isn't It?


1. ASLANLAR AÇIKTA UYURLAR



Sevgili annem. Tu sei il mio per sempre.* Bu gece birini öldüreceğim.

Çocukların aldığı intikamlar cennet katında günah sayılmaz, derler; bir seksek çizip tebeşirle, salıncak sırası beklemeden ve sobelemek nedir yaşında öğrenmeden geçirdiğin kış artık lanetindir sen büyürken.

Gökyüzüne bak. Bulutların arasından güneş göz kırpmayacak. Yemeğini bitir. Yatağına girdiğinde iyi geceler ninnisini kulağına canavarlar fısıldayacak. Bir bardak süt mü ekşitir mideni yoksa içersen önünde sonunda sıkışacağın dört duvar arasında olmanın hayali mi?

Canavarlar takım elbiseler giyerler ve saygın aile masalarında akşam yemeklerine katılırlar. Birinin gözünün ferini çaldıkları gece sevdiklerine sarılıp uyurlar ve sabah olduğunda sanki günahlarından temizlenebilecekmiş gibi uzun duşlar alırlar. Güvende tutmak istediklerini söyledikleri aile bireylerini tehlikelerden değil, kendi egolarını incinmekten korurlar; el sıkıştıkları adamları bir gece yarısı yolda pusuya düşürür ve ertesi gün cenazelerinde dua okurlar.

Sevgili annem. Sen benim sonsuzumsun. Tanrı anlattığın kadar iyiyse, beni değil yanına göndereceğim canavarı cehenneminde yakar; ama şayet o kör yangın beni de isterse, en azından gururla gözlerinin içine bakabileceğim seni izlerken alevler içinde.

"O elbiseyi nereden buldun?"

Vakıf yemeğinin henüz birinci saatinde, mide bulantımı daha fazla bastıramayarak kendimi tuvalet kabinlerinden birine attığımda üvey kardeşimin içeride makyaj tazelediğini bilmiyordum; iyi ki öğürmelerimi duymamıştı çünkü o zaman hamile olduğuma dair bir dedikodu uydurur ve babamın bana utanç verici testler yaptırmasına sebep olurdu.

Ufak çantamı koluma takıp hemen yanımdaki Parıl'ı duymazdan gelerek ellerimi yıkamaya koyuldum. "Ben diktim."

"Uydurma," dedi dalga geçercesine gülerek, elindeki kırmızı ruju dudağına kaç kat sürmüştü bilmiyordum ama çatlamış beton gibi görünüyordu artık. "Parayı nereden buldun? Instagram takipçilerine mi dilendin Iban atıp?"

Peçeteyi neredeyse isyan eder bir tavırla çekip aldım makineden, ardından ellerimi kurularken doğruca aynadan Parıl'a baktım. Sıkıcı, siyah bir Chanel takımı giyiyordu, muhtemelen üvey annem Asya ona avrupa gezilerinden birinde almıştı çünkü kızını kendisi gibi eski tarz giydirmeye bayılıyordu. Eğer dalgalı saçlarını düzleştirip sımsıkı bir atkuyruğu yapsaydı ve ceketi altında etek olmadan kısa, siyah bir şortla giyseydi harika görünürdü ama tarz denen şeye her insan sahip olmuyordu.

Chegaste ao fim dos capítulos publicados.

⏰ Última atualização: Apr 26 ⏰

Adiciona esta história à tua Biblioteca para receberes notificações de novos capítulos!

TEHLİKELİ MADDELEROnde as histórias ganham vida. Descobre agora