4. GÜN 🌶

507 58 225
                                    

Şarkı: Crystalised - Martina Topley Bird

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

Şarkı: Crystalised - Martina Topley Bird

(Uyarı! Bu bölüm smut sahne içermektedir. Yetişkin içeriklerden rahatsız olan okurların 🌶 ibaresiyle işaretlenmiş kısımdan yine aynı işareti görene kadarki paragrafa kadar atlamasını öneriyorum. Keyifli okumalar.)

Arz'ın kollarını sandalyeye mıhlayan bağlar çözülürken günün ilk ışıkları doğuyordu. Vampirler, doğaötesi hızlarına ve az önce anlattığım kısıtlı zamana rağmen ağırca hareket ediyorlardı. Bunda gün ışığının güçlerini önemli oranda düşürmesinin payı vardı. Ayrıca temkinlilerdi. En az benim, gözlerimi üzerine diktiğim Arz'a baktığım kadar temkinli.

Bir hareket bekledim. Serbest kalınca kurt formunu almasını, çevresindeki vampirlere ona yaptıklarını ödetmesini ve yalnızca tozu dumana kattıktan sonra Palasın kapısını parçalayıp özgürlüğe doğru delicesine koşturmasını bekledim. Arz bunların hiçbirini yapmadığı gibi hevesli adımlarla bana gelip dansa kaldırmayı teklif edercesine elini uzattı.

Gerginlik içinde parmaklarım avucunun içine kayarken sağ elimi kullanmaya gerekenden ayrı bir özen göstermiştim. Bizi en başta o korkunç kavgaya tutuşturan ve henüz bizden başka kimsenin bilmediği özelliğimiz, belki işler iyice sarpa sararsa işimize yarayabilirdi. Odadaki yabancıların buna tanıklık etmesi bir yana, Arz'ın tehdidi halen kulaklarımdaydı. Onu bir daha onayı olmadan dönüşüme sürükleyeceğimi sanmıyordum.

Şansını çok zorlamadığı sürece...

Az önce söyledikleri aklıma geldi.

Paçasını kurtarmak için attığım yalanı, sahiden de sürdürmeyi düşünüyorsa ve bana el uzatırsa, işte o zaman sol elimi tüm gün boyunca üzerinde tutar, yatakta dizlerime kıvrılmasını emrettiğim kurdun tüylü başını okşayarak vampirlerin gelip bizi o halde bulmasına izin verirdim.

Arz'ın elini tutup kalkarken, bir yırtıcıya ait gülümsemesi yakışıklı yüzünü kapladı. Hızlı bir güç gösterisiyle elimi çekiştirdi ve ayaklarımı yerden keserken dudaklarımdan kısa bir şaşkınlık çığlığı kaçmayı başardı. Bir elini belimden, bir diğerini bacaklarımın altından geçirerek beni kucağına aldığında utançtan kıpkırmızı kesilmiştim.

Düğün gecesindeki bir çiftmişiz gibi beni üst kata taşımadan önce başıyla saygılı bir selam vermesi de cabasıydı. Pislik herif! Ona acı çektirme sırası bendeyken sabırla beklemişti. Şimdi sıra ondaydı ve hiçbir fırsatı kaçırmayacağını tahmin edebiliyordum.

Adımları arasında kısa hoplamalarla sarsılarken boşta kalan elimi yardım dilenir gibi Persi'ye uzattığımı onun dışında kimse fark etmemişti. Ne yapmakta olduğum dank eder etmez, elimi kaldırıp Arz'ın köşeli çenesine kondurdum ve duygulu bakışlarla buna en az onun kadar heyecanlandığımın izlenimi yaratmaya çalıştım.

K.U.Y - ön taslakDonde viven las historias. Descúbrelo ahora