20.BÖLÜM TATLI CEZA

420 21 4
                                    

20

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

20.Bölüm tatlı ceza

Benim şuan hisettiklerim normalmiydi? onun söylediği her kelime kalbimin ritmini bozuyordu adeta.

Cümlesi ile tam anlamıyla erimiştim nerdeyse ağzımın suyu akacaktı.

Bu adam fazlamı çapkındı yoksa banamı öyle geliyordu gerçi çapkın olsundu böyle gözüme daha çok sexsi ve karizmatik geliyordu.

Hafif gülüp. "beni zaten her anlamda rahatlatıyorsun."

Sahte bir şekilde düşünüyor gibi yapıp. "Her anlamda derken?"

Demek boyutu açmak istiyordu açardık bizde.

Cevap veremeyeceğimi düşünüyordu her halde ama ben cevap vermeyi çok severdim. Pars'a yakınlaşıp."sana hemen şimdi nasıl beni rahatlattığını gösterebilirim." gözleri istediğini almış gibi parlamıştı. "ama hayır şuan sırası değil." elimdeki bardağı gösterip. "alkollün etkisindeyim biraz kendimi sana karşı asla durduramam sonumuz başka yerlerde bitebilir."

"Ya başka yerlerde bitmesini istesem."

Boşuna uğraşıyordu şuan ah Para ah "bana cevap vermen gereken konular var." Bardağımı masaya bırakıp. "mesela benim orda olduğumu nereden biliyordun?"

"Ben en son gözlerimi Turgut denilen adamın evinde açtım bağrıp çağırdım onlarda canlı yayında senin atladığını falan söyleyince direk telefondan canlı yayına baktım zaten o uçurumu biliyordum o yüzden hemen Senin yanına gelmek için Turgut'tan araba istedim geldim yüzmeye çalışıp seni bulmaya çalıştım ama bulamadım öldüğünü zanettim."

"Uçurumu nereden biliyorsun?"

Yüzü bembeyaz kesilmişti. "uçurumu biliyorum çünkü kardeşim anne ve babamın şiddettine dayanamayıp intihar etmişti o uçurumda."

Buz kesilmiştim.Ölmüştüm.ruhum artık yoktu. Allah belamı versin Allah belamı versin ben ona ne yaşatmıştım? Bu o kadar ağır bir şeydiki kardeşi o uçurumda intihar ettmiş üstüne sevdiği kadını kaybettiğini düşünmüş hemde aynı yerde.

Önüme dönmüştüm.

hiç bir şey diyemiyordum. Utanıyordum kendimden iki kadeh daha şarap içmiştim. Pars bunu hak etmiyordu benden daha iyilerini hak ediyordu.

"Sormayacakmısın?"

Çenem titriyordu dişlerimi sertçe birbirine sertçe sıktım.

Altüst olmuştum.

Ben çokmu bencildim? Sanki sadece benim dertlerim varmış gibi kimseyi umursamıyordum. Canımdan daha çok sevdiğim adamın hayat hikayesini bile bilmiyordum gerçi oda benimkini bilmiyordu biz birbirimizi tanımıyorduk bile birbirimize yabancıydık.

Biz birbirimizi tanımamamıza rağmen aşık olmuştuk. Her şey benim aptallığımdı her şey o gün başlamıştı o gece Pars'la sevişmeseydim belki o bu kadar zarar görmeyecekti. Yine Pars'ı kaçırabilirlerdi yine işkence edilebilirdi belki daha kötüsü direk öldürürebilirlerdi. Pars'ın ölme ihtimali bile beni mahvediyordu.

Hacker Where stories live. Discover now