Miles From Where You Are

9. Tanıştıkları zaman dokuz yaşındaydılar.

Yaz mevsimiydi Minho ve ailesi tatili geçirmek için küçük bir sahil kasabası seçmişlerdi. Kibum'un sahil kasabasını...

'Kibummie, yeni çocukla tanıştın mı? Buraya büyük bir gemi ile geldiler birazdan onunla tanışmaya gideceğim. Belki gemiye binmeme izin verirler ha!. Benimle gelmek ister misin?' diye sordu Kibum'un arkadaşı Jonghyun.

'Hyung, sence gelirken yunus görmüşler midir?' diye sordu Kibum yola düşerken, Jonghyun yalnızca bilmem der gibi omuz silkti.

Birlikte limana gittiler ve Kibum dokuz yıllık hayatında gördüğü 'en güzel şeyin' o olduğunu düşündü. Esmer bir ten,koyu uzun saçlar,büyük derin gözler ve yaşıtlarından biraz uzun bir beden.

Çocuk diğer çocuklarla konuşuyordu hafif peltek çıkardığı harflerin hepsi dinlemeye değerdi. 'Çok eğlenceliydi ama gelirken köpek balığı gördük öyle kocamandı ki birazcık korktum.'

Ve Kibum tamda o anda ruhunun sesini, havasını hatta aşkını bile bulmuştu ancak o zaman farkında değildi.

Ertesi sabah Kibum erkenden kalkıp garajdan babasının olta takımını aldı. Koşturarak limana gitti ve oltanın ucuna yem solucanlardan bir tane yerleştirip babasından gördüğü gibi oltayı denize fırlattı. Tahta zemine yerleşti ve beklemeye başladı ne kadar süreceğini bilmeden.

Yarım saat kadar sonra kulağına bir şekilde tanıdık gelen bir ses duydu. 'Burada ne yapıyorsun?' Başını yukarı kaldırdı ve çocuğu gördü ardından denize doğru kısık sesle cevap verdi.

'Köpekbalıklarını yakalamaya çalışıyorum.'

'Neden?' diye sordu çocuk kaşları merakla kıvrılırken çünkü biliyordu ki tropik sularda olurdu köpekbalıkları.

'Çünkü onlardan korktuğunu söyledin' dedi Kibum utanç içinde ve Minho Kibum ile birlikte oturup bir şey demeden beklemeye başladı. Bu sadece arkadaşlarının başlangıcıydı, herşeyin başlangıcıydı...

°•○●●○•°

12. On iki yaşına geldiklerinde birbirlerinin en iyi arkadaşıydılar.

Minho ve ailesi her yıl yaz tatilini geçirmek üzere aynı yere geliyordu ve Minho tüm tatili Kİbum ile oynayarak geçiriyordu.

Minho çakıl taşlı yolda kendi kendiyle yarışıyordu çünkü Kibum ona yetişemiyordu bunun düşüncesiyle dolu dolu gülerken rüzgar şapkasını uçurdu ama umurunda değildi. Birkaç metre gerisinde Kibum umutsuzca pedal çeviriyor ve ona sesleniyordu.

'Minho,dur!' daha yüksek bağırdı 'Minho!'

Nihayet Minho Kibum'u dinledi ve bisikleti kaydırarak durdu arkasına dönüp aralarındaki mesafenin kapanışını seyretti.

'Acele et Kibum! Çok yavaşsın, sanırım yeni bir en iyi arkadaşa ihtiyacım var.' dedi ve az öncekinden daha yavaş bisiklet sürmeye başladı.

Bu cümle Kibum'un canını oldukça yakmıştı ama yine de Minho'ya gülümsedi. O yazdan sonra Kibum her gün sürüş yeteneğini artırmak için tek başına bisiklete bindi çünkü Minho'yu başka biri ile görmek istemiyordu.

°•○●●○•°

16. Minho'ya karşı olan hislerinin değiştiğini fark ettiğinde Kibum on altı yaşındaydı.

Birlikte bir plaja gittiler ve Kibum bunun berbat bir fikir olduğunu düşünüyordu yani gün sonunda öyle olduğunu düşünecekti. Çok gençtiler, genç ve toy... Yeni ergenlik hormonları vardı, dizginleyemedikleri ne zaman ortaya çıkacaklarını bilemedikleri ve birde Minho'nun yaşının aksine erkeksi bir vücudu...